• kelime anlamı olarak yunan benzeri -greek like- demektir. makedonya kralı iskender m.ö 330 yılında gaza gelerek ben dünyayı fethedicem, pers imparatorluğunu da yıkcam deyip önce yunan anakarasına sonra da anadolu, mezopotamya, iran vs gibi yerlere yelken açar. bi sürü savaş yapar, şanslı adam vesselam savaşların hepsini kazanır. hakkaten pers imparatorluğunu yıkar. ancak hesaba katmadığı bisey olur, pers imparatorluğundaki yönetim sisteminden ve medeniyetten etkilenir. yine gaza gelir ben yunan ve pers karışımı bişeyler yaratıcam deyip hellenistik uygarlığını kurar. bunun için de bir sürü şehir kurar, bunlardan en bilineni mısırdaki alexandaria (iskenderiye)dır. anadoluda adına iki şehir kurulur ki bunlar alexandria troas (kuzeybatı anadoluda assos ve troya arasında biryerde) ve alexandrette (iskenderun)dur. netcede iskender ateşli hastalık sonucu babilde ölür ve generalleri bu uygarlığı dallandırıp budaklandırırlar. hellenistik uyagarlığın en önemli özelliklerinden biri güzelim sanat eserleridir ki knidos afroditi, lakoon heykel grubu ve intihar eden, ölmekte olan galat heykelleri bunlara dahildir. tarihte hellenistik uygarlığı tam olarak m.ö 330-30 arası olarak geçer.
  • hellenistik (evet iki l ile) lafı ilk kez 17. yüzyılda johan gustav droysen diye tarihçi bir dayının teki tarafından kullanılmıştır.

    kimilerine göre bu dönem mö 338 de atina ve thebai orduları birleşip 2. philip le yaptığı savaşta yenilmesi ile başlar.
    başka yerlerde 2. philip ölüp yerine büyük iskender geçince başlar diye görebilirsiniz (yani mö 336).
    daha başka yerlerde iskenderin ölümüyle başlar diye görebilirsiniz (mö 323).
    bu sonuncusu daha mantıklıdır, zira anadolu ve mezopotamya ele geçirilmiş, helen ve doğu kültürünün kaynaşmasının temelleri atılmaya başlanmıştır.

    başlattın bari bitir editi: bu dönemin de bir kapanışı var tabi. yine hangi kaynağa baktığınıza göre bunun kapanışı bilgisi de değişir.
    esasen roma asyaya girip tüm asyayı ele geçirip eyaletlere bölmesi aşağı yukarı mö. 30 dur. bu da dönemin kapanışı olur. fakat başka kayankalara göre, roma nın küçük asyayı, mısırı vs. ele geçirmesi insanlar arasında, "hadi artık bu dönemi kapatalım" şeklinde olmaz, kültür devam eder. bu şekilde bakıldığında ms. 500 küsürlere kadar devam eder.
  • yunan tarihinde, klasik dönem sanatından sonra gelen sanat akımıdır. hellenistik sanatta, odak tanrıları yüceltmeden bireyleri yüceltmeye kaymıştır. mimaride artık sadece tanrı tapınakları değil (bkz: parthenon) büyük savaşçı ve imparatorları anmak için büyük yapıtlar yapılmaya başlanmıştır. (bkz: halikarnas mozolesi). bergama akropolündeki zeus sunağının frizinin çatıda değil tapınağın alt kısmında bulunması, göz odağını klasik dönem mimarisindeki gibi çatıya yani yukarıya, tanrıların olduğu yere değil, toprağa yani insanların olduğu yere çekerek bu geçişi açıkça gözler önüne sermektedir. sanatı etkileyen idealizm yerini realizme bırakmıştır. yapılan heykellerde klasik pozisyondan sıyrılmaya ve duygular, kusurlar ve karakter farkları işlenerek bireyselliğe önem verilmeye başlanmıştır. hellenistik heykeller hareketleriyle etraflarıyla iletişim kurarlar ve genelde bir hikayeyi anlatmak amaçlı (bkz: laokoon)ve ya yine kişiyi yüceltmek amaçlı yapılırlar.
  • sert söylemleri ile insanları ezmeyi sanat ve başarı bilen, benzetmelerinde bile bir meslektaşına hayvan sıfatını yakıştıracak kadar haddini aşan, kontrolsüz bir güç !

    (bkz: tembelkoala)
  • bu kültür (i.ö. 336-30 arasini kapsar), hellence konu$mayan uzak diyarlarda bile (kücük asya'dan, taa bugünkü tacikistan dahil olmak üzere orta asya sinirlari icinde bulunan barbar kavimlere dek) ortak dil-ortak kültür kazandirma düsturuyla hareket eden filip oglu iskender (i.ö. 336-323) tarafindan yayilmi$tir. hellenistik dönem kendi icinde bir "özgürlükler" devridir. toplum ya$ayi$i ve politik hayattaki yenilikler, sanata ve kültürün aki$ina da ivme kazandirmi$; yeni tarzlar ortaya cikar olmu$tur (örnegin komedya ve tragedya, ya da yontu sanatinda bergama, iskenderiye ekolleri gibi).dönemin etkili felsefe ekolleri ise peripatos (kurucusu aristoteles, theophrast), stoa (kurucusu zenon), ve kyniker'dir (diogenes).
  • ayrica onemli olan bir diger husus ise yunan kulturunun de helenizm yoluyla dogu kulturlerinden etkilenmesidir, zira yunan muzigi bunun onemli bir ornegidir
  • helenistik felsefenin ana konusu ahlaktır, insanı nasıl bir yaşayışın mutlu edeceğini arar. bu dönemde tek tek bilimler felsefeden ayrılmaya başlamıştır. oysa aristoteles e kadar bilim ve felsefe birlikte yaşanmıştı. felsefe hem bilimi, hem felsefeyi ifade etmişti. ancak antik felsefe nin ilk çağ bitimine kadar olan gelişiminde ulaşılmak istenen idea bilgelik olmuştur ve aydınlar için dinin yerine geçen bir dünya görüşüdür artık.
  • hellenistik doneme tarihlenen en gorkemli anit da bergama zeus sunagi'dir. suphesiz eger varligini surdurebilseydi halikarnassos mausoleium'u en muhtesemi olacakti.
  • yunan site devletlerinin tatlı mı tatlı kraliçesi helen'in medeniyeti kuzey afrika'nın verimli toprklarına, iran'ın kurak çöllerine uzanınca, doğu ile batı sentezlenince karşımıza çıkıyor: helenistik
    arabesk nasıl doğu batı sentesiyse helenizm'de bu şekilde çıkıyor karşımıza.
  • bu akımdan esinlenen kıyafetler ararken, helenistik yerine "grecian" kelimesinin kullanılması çok daha verimli olacaktır.
hesabın var mı? giriş yap