• omleti olmaz, rafadani lopu olmaz, cilbiri olmaz, zkmisim oole yumurtayi
  • hazar kıyısında doğup büyümüş bir arkadaşımın çocuklukta yemekten kusma noktasına geldiğini anlattığı siyah altın. üst seri beluga havyarının buradan çıktığını. bugün bazı özel serilerinin sadece 30 gramına 400 euro sayıldığını düşünürseniz gerçekten akıl almaz bir lüks. sabahları kelle başı birer somun sıcak ekmeğe zeytin ezmesi gibi süre süre yerdik yine de bitmezdi derdi.

    sscb'nin dağıldığı ilk seneler havyar üretimi yapan devlet şirketi işçilere maaş ödeyemediği vakitlerde kilo kilo havyar dağıtırmış. işte o vakitler bizim arkadaş havyardan tiksinmiş. marketteki dandik margarini almaya paramız yetmezdi ama evde kaşıkla havyar yerdik demişti. tam bir halimiz itten beter keyfimiz paşada yok durumu.

    o değil de sovyetler birliğinin ilk dağıldığı yıllara dair kaliteli bir belgesel yapılsa tadından yenmez. dinlediğim hikayeleri birden çok ve farklı kişilerden duymamış olsam hayatta inanmayacağım mevzular var. ilk kez türkiye'ye gelip ticaret yapan insanları düşünüyorum da, onlar bile beni hayrete düşüren nice garip hikayeler anlatmışlardı. sıradan markaların kalın poşetlerini dahi, bunlar çok kaliteli diyerek toplayıp götürürlerdi. meğersem taşradaki eş dost akrabaya çanta hediye eder gibi verirlermiş bu poşetleri.

    --- rica ---

    sevgili sözlükçüler, sabah kalkmamla birlikte bir mesaj yığını ile karşılaştım. sscb yıkıldığında özellikle trakya tarafta yaşayan yazarlar yukarıda değindiğim poşet biriktiren ruslara benzer çok enteresan anılarını yazmışlar. sizin de böyle anılarınız varsa mesaj atın lütfen. hepsini toparlayıp uygun bir başlığa ekleyeyim. enteresan ve üzerine pek düşülmemiş bir dönem olduğu için bu anıların çok değerli olduğunu düşünüyorum.

    --- rica ---
  • havyar yani ingilizcesi ile caviar sadece hazar denizinde yaşayan mersin baligi yani sturgeon lardan elde edilen yumurtaların tuzlanması ile hazırlanır. en iri taneli ve rengi açık gri olanları en az bulunan ve pahali belugalardır. ossetralar orta irilikte ve sarı ila kahverengi tonlarındadır. sevrugalar ise siyah ve küçük tanelidir.
    nazim hikmet bakude yasadığı sıralar her sabah kahvaltısında verilen havyardan urtiker olup kaşıntılara boğulunca durumdan şikayet edince, ya siz ne yersiniz kahvaltıda sorusuna muhatap olmuş ve verdiği, zeytin süt yumurta cevabı üzerine oha o kadar zengin misiniz? sorusuyla karşılaşmıştır.
  • bugüne kadar zengin semtlerde bulunan şarküterilerde dahi canlısını görmediğim, bana zenginlerin, fakirleri kandırmak için uydurduğu birşey gibi gelen yiyecek. yani aslında havyar diye birşey yok galiba. zeytin ezmesi o.
  • bağcılar merkez pazarında kilosu 3 liraya satılan müthiş yiyecek. normal tavuk yumurtası boyunda boyutu ama pazarcı dostumdan öğrendiğime göre fransız havyarı olduğu için bu kadar ucuz ve büyükmüş bu havyar. ayrıca tadı tamamen tavuk yumurtasıyla aynı. tek fark tavuk yumurtasının dış yüzeyi beyazken, bu yumurtanın dış yüzeyi sanki yeni boyanmışçasına siyah.
  • kimi zaman uskumrunun çeşitli hilelerle dönüşüm geçirerek büründüğü yeni hal. fake.

    ''geçen gün bir marketin balık reyonunda gördüm.
    bilenler bilir, havyar (siyah) kutusu tipiktir.
    baktım, rusça ve kiril harflerinin taklidi ingilizce 'chaviar' yazıyor kapakta.
    bir de mersin balığı resmi. altında da, "original product of russia" yazmışlar.
    karadeniz’de mersin balıklarını bitirdik şükürler olsun.
    ruslar, azeriler ve iranlılar uyanıklık yaptılar, hazar denizi'nde balığı yakalayıp ameliyatla yumurtasını alıp, balığı geri bıraktılar.
    biz türk usulu çalıştık, balığı da, yumurtayı da yedik. (hatta yumurtlama erginliğine gelmemiş balıkları da yedik).

    kavanozdan gördüğüm kadarıyla siyah inci taneleri parlıyor, tıpkı havyar.
    satıcıya sordum, "bu mersin balığı havyarı mı?", "evet abi"dedi.
    "neden ucuz?""rusya'dan geliyor abi, hazar havyarı".

    kavanozun altındaki etiketi de okumalı. derin bilgiler var orada.
    içindekiler: okyanus balık bulyonu (uskumru), tuz, zeytinyağı, pektin e211, sodyum benzoat. e202, potasyum sorbat, doğal renk e153.

    muhteşem, değil mi?
    sen uskumruyu al, parçala, minik toplar yap, siyaha boya, koruyucu kimyasallarla harmanla ve elaleme "doğala özdeş havyar" diye kakala.
    satan adamın haberi yok*.''
  • tuzla hazırlanmış yarı ezme durumunda balık yumurtası. tıfıl zamanlarımızda amerikan filmlerinde bolca duyduğumuz havyar, son on yılda ülkemizde de bolca tüketilmeye başlanmış, ortadirein evine girmiştir. siyah ve kırmızı olmak üzere iki türü wardır, en iyisi siyah havyardır ve tatlı sularda, ırmak ağızlarında yumurtlayan mersin balığı yumurtasından yapılır. iyi havyar kışın elde dilir, hazırlanması ve taşınmasındaki zorluklar nedeniyle pahalı bir yiyecektir, dünyanın en iyi havyarları rusya ve iran'da yapılır. reçel gibidir [hahı], kişi ilk başta tiksinecek, daha sonra utana sıkıla yemeye devam etmek isteyecektir.
  • sampanya ile bareber tuketilmesi gerektigi soylensenede henuz birakin tatmayi daha gorme sansina erisemedigim balik yumurtasi ki siyah olani makbulmus.
  • kökeni tartışmalı olan havyar sözcüğünün, farsça xaye kökünden geldiği kabul edilmektedir; xaye, yumurta yani hayadır; balığın taşakları olsa amcam olurdu misali..
    batı dillerine türkçe'den rumca veya italyanca yoluyla inmiştir havyar zembili*; orta dönem farsça'daki haline bak bir de: xayak..
  • gün geçtikçe kirlilik düzeyi artan hazar denizi'nin olumsuz yaşam koşullarına karşın,
    iran hükümetininin,her yıl,
    özel havuzlarda yetiştirdiği 6 000 000 (yazıyla: altı milyon) mersin balığı yavrusunu,
    hazar'ın sularına bırakarak,
    tamamen duygusal nedenlerle geleceğini garantiye almak istediği deniz ürünü.
hesabın var mı? giriş yap