• genşler, gelin toplanın ne anlatcam size. metal müziği çok sevdiğim için haliyle pentagram'ı da biliyoruz. şarkılarını dinledikçe üyeler hakkında da daha fazla araştırma falan yapıyorsun.

    işte böyle bir anda hakan utangaç abimiz benim için daha da değerlenmiştir. murat'ın vokalde, demir'in (daha sonra ondan aşağı kalmayan metin gelecek) gitarda olduğu, yetenekli tarkan'ın basta olduğu grupta biraz arkada kalıyor sanmıştım ilk başta..ne kadar aptalmışım.. ilk önce gündüz gece'nin konser videosunda bir şey dikkatimi çekti. videonun tam sonlarında hakan bir headbag ile o saçları geri atıyor, bilenler bilir.. yuhhh dedim, ohaaa, adamdaki karizmaya bak.. ondan sonra hakan hiçbir zaman hakan olarak kalmadı benim için, arkada olması, çok öne çıkmaması adamı daha da yüceltiyordu sanki..

    3 nisan 2015 antalya konserinde sahnenin seyirciye göre sol önünde yerimi aldım. amacım sadece şarkıları dinlemek, çekebilirsem bir iki foto çekecektim, metin'in.. metin türkcan ile aynı günde doğmuşuz, o yüzden ayrı bir sempatim var (bir for the one unchanging'in canlı versiyonundaki solosu sebebiyle)

    şansıma, metin'in olduğu yerdeyim.. metin böyle bir metre ötemde yardırıyor bildiğin, dokunsan dokunursun o derece yakın... ben tabi fotoğraf çektim bir sürü..sonra aklıma metin'in penasını almak geldi...şarkı aralarında bağırıyorum baksa söyleyeceğim pena ver pena diye... yok duymuyor zaten kalabalık, ses de duyulmuyor.. sonra aklıma telefonun flaşını açıp kapatarak dikkatini çekmek geldi.. böyle sinyal verir gibi açıp kapatıyorum hani belki dikkatini çekerim, nafile..

    sonra aklıma çok daha güzel bir fikir geldi.. telefonum note 4, devasa ekran var.. söz uçar yazı kalır dedim.. s note'a girip kalın kalın "pena :)" yazdım ve tuttum telefonu kaldırdım ekranı metin'e doğru tuttum... 2 dk bile geçmeden metin penasını verdi (bkz: jim dunlop 1 mm) penayı hemen cebe indirdim, notu silip yeni not yazıp kaldırdım yine telefonu "thanks :)" zeki olduğum kadar kibar da bir adamımdır. metin'in "thanks :)" yazısını görünce gülmesi komikti.

    penayı aldığıma göre geriye bir şey kalmıştı: selfie. hemen yeni notu yazdım "selfie together please??" ama bunu hemen kaldırıp göstermedim.. şımarıklığın luzümü yok... konserin son şarkısını bekledim.. (bkz: bir) başlar başlamaz telefonu kaldırdım..ama metin bir türlü bakmıyordu olduğum yere doğru... lan şarkı bitti bunlar sahnenin ortasına geçti kendi fotoğrafçılarına seyircileri de alarak selfie çektirdi.

    ondan sonra seyircilere son bir selam vermek teşekkür etmek için döndüler...ben bir umutla telefonu tekrar onlara tuttum..

    işte o an sahnenin öbür ucundan hakan utangaç benim telefonda yazan notu gördü ve gülmeye başladı. işaret parmaklarıyla beni işaret ederek facebook like işaretini yaptı bana.. ve geldi benimle selfie çekti.. sahnenin diğer tarafından geldi ya adam... arkada duran çok öne çıkmayan dediğimiz adam geceye damgasını alçak gönüllülüğüyle vurdu gitti.. kendisine olan saygım sevgim katlanarak arttı.

    buraları okur mu bilmiyorum ama çok teşekkür ediyorum kendisine... kendisiyle birebir tanışma fırsatım olmasını çok isterdim... en azından selfiemiz var...

    metin'i soracak olursanız, hakan'dan sonra o da benim taraftaki diğer seyircilerle selfie çekiniyordu, bir boşlukta onu yakaladım, onla da selfiemiz var :)
  • türk metal piyasasına en çok emeği geçmiş adamlardan biridir. 1990 yılında tanıştık kendisi ile. akmar pasajındaki dükkanının müdavimiydik. biz o zamanlar yeni yetme metalci gençleriz, ne bulursak dinliyoruz. sağ olsun o da hiç bıkmadan, sıkılmadan bize grupları tanıtır, hangi grubun ne tarz yaptığını anlatır bize yardım ederdi.

    kendisinden aldığımız çekme kasetler ve plaklar sayesinde tanıdık müziği. yalnız hakan abiden çekme kaset almak bayağı bir sabır işiydi. 'çarşamba gel kasetin hazır' der, çarşamba gittiğinizde 'ya unutmuşum cuma gel sen, kasetin arkasına da senin seveceğin bir şeyler çekerim' diye sizi yollar; öyleydi böyleydi derken sipariş verdiğiniz kaseti 2 hafta sonra anca alırdınız. :) hiç şikayet etmezdik ama, aramızdaki yaş farkına takılmadan muhabbet ederdi bizimle. hatta üniversite giriş sınavı dönemimde bana bayağı bir akıl verdiğini de hatırlarım.

    pentagram'ın sıkı hayranı olmam sebebi ile de çok iyi bir muhabbetimiz vardı. sonra ben yurtdışına gittim, ortamlardan uzak kaldım. türkiye'ye döndüğümde gittiğim ilk konser pentagram'ın kemancı performanslarından biriydi. sahne önünde beni görünce şaşırmıştı.

    akmar'daki dükkanın kapanması, iş-güç derdine düşmemiz vs. derken uzun yıllardır görmüyorum kendisini. sadece pentagram konserlerinde izliyorum.

    sakin, pozitif enerji veren, iyi bir insandır kendisi.
  • pentagram'ın, karizma fışkıran, seyirciyi gaza getirme ustası, ilk* albümdeki bütün ve son* albümdeki bu alem gören sensin'i söyleyiş tarzıyla bitiren, hele hele ünlü parçaları yorumlayışıyla yerden yere çarpan, ingilizcesi zor anlaşılır olduğu ve ilk albümdeki bazı parçaların sözleri unutulduğu için, anlamasak bile; "kesin süper şeyler diyordur!" sözüyle hareketle bizleri tepindiren, yüce gitarist...
  • her konserlerinde acayip şekilde rüştü reçber'e benzettiğim pentegram gitaristi.
  • zaten içinde bulunan yaratıcılık ve doğal bir şekilde sahip olduğu "insanlara yaptığı şeyi seyrettirebilme" güdüsüyle beraber, esas müzik hakimiyeti sayesinde süper klipler yapabilen yönetmen.

    bugüne kadar şebnem ferah can kırıkları ve ogün sanlısoy klipleri dışında, demir demirkan - hayat nedir ve demir demirkan - rüzgar kliplerini de çekmiştir. buz grubuna da bir klip çekmiştir ve kar yağan bir görüntüde bir sıcaklık yaratmayı başarmıştır.

    ve çektiği kliplerin dekorunda, otunda bokunda bi yerlerinde, değişen müzikle beraber mutlaka ona eşlik eden bir durum da vardır. şebnem ferah klibinde ilk nakaratta yanan ışıklar, sonraki verse'te giren arkadaki lacivert kumaşlar, demir demirkan - hayat nedir klibinde müziğe senkron bir şekilde nakaratlarda yanıp sönen mikrofonun etrafındaki florasan gibi.. ayrıca kendisi de müzisyen olduğu için şarkıların duygusuna da çok hakimdir ve bu sayede sanatçılardan, grup elemanlarından en doğru duyguları almakta, en doğru performansları yakalamaktadır.

    iyi bir şey gördü mü anlar, ve beğenisini sesli bir şekilde dile getirir. kötü bir şey gördü mü de aynı durum söz konusudur.

    şebnem ferah 10 mart 2007 istanbul konseri dvd'sinin de yönetmenidir.
  • trail blazer albümünü çıkardıkları dönemde selamiçeşme'de oturan pentagram gitaristi. siirt'te şehit düşen ümit yılbar da selamiçeşme'de oturuyordu, hatta şehit olduktan sonra oradaki bir sokağa ismi verildi. cenk ünnü de bildiğim kadarıyla moda'da oturuyor. murat ilkan yıllar önce suadiye'de evinde özel ders veriyordu. demek istediğim pentagram grubu anadolu yakası'nın grubudur aslında, hakan utangaç da grubun kurucusudur. hep sakin ve güler yüzlüdür. yıllar önce cenk ünnü'nün beşiktaş'taki dükkanında görmüştüm kendisini ve selamımı çok içten bir şekilde almıştı. eşim de birkaç yıl önce hakan utangaç'la tarkan gözübüyük'ü bir uçak yolculuğunda görüp yanlarına gitmiş ve ikisine de yıllardır yaptıkları müzik için teşekkür etmiş, hakan utangaç da her zamanki kibarlığıyla teşekkür etmiş, hatta biraz da duyduğu iltifattan utanmış. çok yaşasın pentagram...
  • az evvel bi toplantı için çalıştığım şirkete geldi. standart bi toplantı hayal ediyodum ama hiperaktivitesinden ötürü barda takılır edasıyla ayak üstü iki kelamla olayı bitirdi. aha buraya yazıyorum, 2 saatlik işi de 10 dakkada bitirir
  • hakikaten de soyadına yakışan bir çekingen havası vardır, ve geçek anlamda iyi niyetliler türünün son örneklerindendir.
  • cenk unnu ile birlikte pertevniyal lisesi mezunlarindandir ve saygi duyulasi kisilerdendir.
  • eşine ender rastlanan bir estetik anlayışına sahip, özel bir sanatçıdır.
hesabın var mı? giriş yap