• tenor zangief
  • buyuk bir sesi olan barok bezemeli sakallari ile operaci oldugu her halinden anlasilan tenor kisisi.
    kendisinin tizlere cikarken iki bacagini acma aliskaligi mevcuttur. cikacagi ses araligini bacak acis biciminden anlayabileceginiz aysev umariz bir gun sahnede pantolonunu eline almaz.
  • yardımsever ve alçak gönüllü bir opera sanatçısı. her sene "suç işlemiş çocuklara" yardım için düzenlenen konserlere, tek kuruş almadan ve kimi zaman kalkıp izmir'den istanbul'dan gelerek katılır. genelde çocukların da izlediği bu gösterilerde çocukların sevgisini kazandığına bizzat şahit oldum. bu çocukların hayatında sadece bir zerre değiştirebilecek bile olsa takdir ediyorum ben bu iri yürekli adamı.
  • olur olmadık zaman ve yerlerde "nihoaaaaaaaaa" şeklinde kamera karşısına geçmekte herhangi bir beis görmeyen tenör.
    kardeşim, ne zaman görsem, "huleeeeeeaaan...sssssooooooooooaaaaallooooo" diye bağırmaya başlıyorsun.bu ülkede senin aldığın eğitime, yaptığın ciddi işlere saygı duyan, duymak isteyen insanlar var.

    bağırma.

    ne olur bağırma.
  • bulutsuzluk özleminin senfoni orkestrasıyla verdiği konserlerde ve çıkan albümde sözlerimi geri alamam şarkısını seslendiren gerçekten çok güçlü sesi olan bir insan. nejat kişisi canlı performansta kendi sesinin daha baskın olması için çabalamış ama başaramamıştır, çok da iyi olmuştur.
  • türk basınının ne kadar klişe olduğunun bir anısı mevcut bende kendisi ile ilgili. şöyleki, 11833 reklamlarında oynamaya başlamış sevgili tenor. reklamda gördüm hakan aysev'i fakat adı bir türlü aklıma gelmedi. girdim google'a, dedim bizim yaratıcı basınımız kesin bu adam hakkında türk pavarotti minvalinde bir başlık atmıştır herhalde. arattım aynen ve karşımda kendisi.
  • iyi solist, kötü sanatçı. kendisini anlayabiliyorum. popüler müzik alanında da bir kariyer yapmak istiyor. eğitim-ses falan tamam da bunun için çok kötü stratejiler kullanıyor. öncelikle hakan aysev sanıyor ki ne kadar çok televizyon gezsem, ne kadar çok görünsem işlerim açılır, hayranlarım artar. bunun için kah kalemler ve kılıçlar programında yalçın küçük’ün konuğu oluyor, kah ak parti hatıra ormanı’nın açılışında tayyip erdoğan ile birlikte fidan dikiyor. opera sanatındaki kariyerini, hocası pavorotti’yi anlata anlata bitiremiyor ama popüler müzikte ne yapacağını tam olarak kendisi de bilmiyor. eski şarkıları yeniden yorumlayarak (coverlayarak) popüler müzikte bir yer edinmek istiyor. ancak o formül her zaman tutmuyor sayın aysev. popüler müzik, klasik müziğe benzemiyor. popüler müzikte yorum değil, eser ön planda. dolayısıyla herkesin ağırlıkla kendi şarkılarını söylemesi gerekiyor. bu noktada hakan aysev’in mutlaka kendi bestelerini yapmasını tavsiye ediyorum. olmaz demesin. şu an popüler müzikte beste yapanlar hakan aysev kadar müzik bilmiyor. hakan aysev’in ihtiyacı olan sadece bir ses kayıt cihazı, güftelik bir iki de mısra. şiir yazamıyorsa o da sorun değil. şair milletiz; yakınında (eşi-dost- akraba) mutlaka amatör şairler vardır. hakan aysev alacak önüne kağıdı, söyleyecek gönlünce. sonrası zaten aranjör işi. ben inanıyorum ki hakan aysev’in kalbinde şu an piyasadaki birçok eserden daha güzel eserler saklı. yeter ki onları çıkarabilsin. bize de kızmasın dost acı söyler.
  • bir opera seyircisinin başına gelebilecek en büyük felaket. dün maalesef şen dul temsilinde izlemek zorunda kaldım kendisini. ezber yapmadığı için gerçekten çok komik görünüyordu. sürekli sahnenin kenarlarında durup kendisini duyurmak için bir taraflarını yırtan suflörü duymaya çalışan bir sanatçıyla ilk kez karşılaştım. duyamadığı yerlerde tekrar etsin diye suflöre bakıyor oluşunu da hiç anlamadık zaten. ne yaptığı ya da yapıyor oluşu umrumda değil. kendisi profesyonellikten uzak bir opera sanatçısı kanımca. bence 11833 reklamlarında falan oynayacağına temsillerine daha iyi hazırlansın ki bizler de suflörün sesini en arka sıradan duymak zorunda kalmayalım mesela.

    ama işte temsil sonunda da tüm parsayı topladı bu hazırlıksızlığa rağmen.
  • ruhunu 11833'e satmıştır. para neler yaptırıyor...
  • biz bu sanatcimizi cok severken birden baktik ki butun kanallarda magazin programlarinda. bir opera sanatcisi olarak populer olmasi cok güzel tabii ama ne bileyim bu kadarina gerek var mi? banu alkan muhabbeti bile yapti. kadinlara karsi olan tutumlarindan petek dinçöz'e kadar herbir konuda fikir beyan edip her ortamda arya söylüyor. yapma etme hakan abi. biz seni magazin malzemesi olmadan sevdik. yerde, gökte, denizde, kebapçıda* sarkilar söyleme...
hesabın var mı? giriş yap