• bütün bu yeni teknolojide, cebinizdeki telefonla yapamayacağınız tek şey ukulele çalarken video çekmek. bunun için ödediğiniz bedel de, iki dakikada bir burnunuzun dibine reklam dayanması olacak herhalde. kahvemi içmemişim, pencereden dışarı bakıyorum, "burada oturabilirsiniz", hadi canım sen de.
    yola çıkıyorsun, burnunun dibinde 8 mesaj görüntüleniyor, 6'si spam, biri fatura, bir de kız arkadaşınız arıyor, "aç kamerayı, nerdesin görücem" diye tutturuyor. bu arada karşıdan karşıya geçmeyi beceremeyen bir salak gibi dikilip kalıyorsunuz.
    ayrıca ne kadar salak göründüğünü çaktırmamak için videoda bizim cengaverden başkası kullanmıyor bu teknolojiyi. görüntülü konuşma yapacağı kızcağız akıl etmiş de bir webcam'in karşısına geçmiş. yoksa ancak bilgisayarında açık ekranları görürdük herhalde.
    başta ne kadar fantastik görünürse görünürsün, çabuk parlayıp sönen bir moda olabilir bu ancak.

    not: allahaşkına, bir söyleyin, kaçınız 3g ile karşılıklı görüntülü konuşma yaptı? kaçınız bunu ikinci kez yaptı?
  • çok kurcalamazsanız şarjı iki gün gidiyor.
  • bir dönem bluetooth kulaklıkla gezen müdür modası olmuştu (bkz: bluetooth kulaklık ile hava atmaya çalışan insan). onun gibi kısa vadeli bir müdür modası olarak geçip gideceğini düşünüyorum. en büyük problemleri:

    - cep telefonunun yerini almıyor. daha çok bir aksesuar gibi. o yüzden taşıdığınız ve sürekli şarj etmeniz gereken eşya sayısı aynı kalmıyor, bir artıyor.
    - sürekli dışardan görünür bir aksesuar taşımak oldukça cesur bir hareket. cep telefonu kadar rahat benimsenmesi mümkün değil o yüzden. "haa bu normal" dedirtecek kritik eşiği aşması daha zor.
    - cep telefonunun ya da güneş gözlüğünün aksine kullanmadığınız zaman çıkaramıyorsunuz, zira bütün avantajı ancak her zaman takıyor olduğunuzda anlamlı. o da durduk yere çok büyük bir kişisel yatırım.
    - "ok glass... record video" deme süresi ile cep telefonunu yukarı swipe edip videoyu seçip kaydetmek arasında kazanılan zaman bence marjinal ve abartılıyor. aynı şey fotoğraf için de geçerli. 2012 senesi içinde birkaç saniyeyle kaçırdığım tek bir video var o da ben kanepede uzanırken köpeğin uykusunda havlaması idi. o sırada zaten glass takmıyor olacağımdan faydası da olmayacaktı. çocuklu ailelerde bu ihtiyaç daha büyük olabilir ama evde glass'leriyle dolaşan ebeveyn olmayacağından yine manasız.

    neticede app'lerle şu anda öngöremediğimiz ciddi bir değer üretemezse bundan bir cacık olmaz.

    edit: "privacy" bence google glass'in zayıf bir noktası değil. tam tersine glass'le gizlilik ihlali daha güç. (kabak gibi gözlük takıp çektiğin yere bakmak zorunda kalıyorsun)

    edit: kanzuk'tan "glass'in büyük olayı handsfree" iddiası geldi. bana üretilen handsfree senaryolarının çoğu zaten araç kiti, bluetooth, gopro gibi yığınla teknolojiyle örtülü, kalanlar da glass'i ana akım yapmaya yetmeyecek kadar az ve önemsiz görünüyor.
  • optik gözlük kullananları düşünmeyen teknoloji. biz neremize takacağız?
  • microsoft hemen cevap vermiş bu projeye.

    http://www.youtube.com/watch?v=zwmodzmozds
  • google glass ciktigi zaman, hatta cikmadan once (https://developers.google.com/glass/), birisi fotograf cekip, google image search ile cikan ilk facebook profil linkini getiren bir uygulama yapacak. ve milyonlar kazancak.
  • kanepede uyurken havlayan köpeği çekemeyeceksem ne sikime yarayacak olduğunu (!) düşündüğüm alet. bilim kurgu filmlerinde gördüğümüz olaylar hayatımıza girmeye başladı,bok atmayalım. hele hele ekşi sözlük kullanıcı girişi yaparken error verirken hiç atmayalım.
  • (bkz: google gelecek hepimizi sikecek)
  • http://i.imgur.com/mhoeb.jpg
  • 31 çekmeyi yaygınlaştıracak alettir. [(bkz: #29173933) ]

    konumuza dönersek, özetle dünya üzerinde privacy bırakmayacak bir alettir. siz kaldırımda yürürken hiç tanımadığınız ve kafasında bu alet olan bir kişi karşıdan gelirken taktığı project glass'ın kamerası (belki de siz istemiyor olsanız bile) sizin görüntünüzü otomatikman alacak, silikon vadisindeki bir server'a otomatik olarak kaydedecek ve bu datayı siz sildiremeyeceksiniz. ayrıca aldığı görüntü ile sahip olduğu yüz tanıma yazılımı sayesinde o an bulunduğunuz konumu network üzerinden ifşa edecek ve yine silikon vadisinde bir server'a bu datayı kaydedecek, sonrasında bu datayı gören stalker'larınız gittiğiniz her yerde tesadüfen (!) karşınıza çıkacak. hatta şöyle birşey bile olabilir tabi. bizim gibi, yönetimi, güç sahiplerinin diktasına doğru giden ülkelerde, sıradan vatandaşa kamu alanlarında, unique id barındıracak bu gözlüklerden takmak zorunlu hale getirilip (nüfus cüzdanı taşımak nasıl zorunluysa), hem sizin hem de etrafınızdaki insanların tüm yaşamı kontrol altına alınıp, yaşamınıza ait toplanmış data silsileleriyle şantajlara uğrayıp daha da köle hale getirilebilirsiniz bile. ayaklı mobese diyebiliriz ve bu fikir bürokratların, iktidar sahiplerinin çok hoşuna gidecektir eminim ki. ütopik gelebilir ama çok uzak değil. daha az ütopik olanı ise : devlet olmazsa işverenler, iş sözleşmesine iş saatlerinde bu aleti takmayı zorunlu kılan maddeler getirerek, bu aleti takmayı zorunlu hale getirebilirler.

    privacy olayının hukuki düzenlemesi belki batı ülkelerinde çabuk olur ama türkiye gibi çağ dışı bürokratların olduğu bir ülkede bunun hukuki düzenlemesi çok zor.

    ayrıca her türlü internet sitesinde hesabı bulunup tüm hayatını netten umarsızca paylaşan henüz özel hayatın önemini kavrayamamış karacahil bünyeler bu makinayı alıp kafasına takıp 31 çekerken penislerini ve penislerinin dünya üzerindeki koordinatlarını da tüm dünyayla paylaşmak isteyebilirler belki de.
hesabın var mı? giriş yap