• "eskiden derdim ki; insanın başına gelebilecek en kötü şey, bir gün yalnız kalmasıdır... öğrendim ki; insanın başına gelebilecek en kötü şey, yapayalnız hissetmesine neden olan insanlarla yaşamasıdır".
  • neden goethe! olan orjinal ismi yerine goethe'nin ilk aşkı şeklinde çevrilmiş bilmiyorum ama beklediğimden daha iyi vakit geçirten bir film oldu. ismi de beyoğlu sineması'ndaki şakacı biletçi amcayla aramızda güzel bir diyaloga sebep oldu. (ilk aşkı bu salonda ama sonuncusu nerede bilmiyorum şeklinde) beyoğlu'nda sadece beyoğlu sineması'nda oynuyor ama bizim evin salonundan hallice pera salonunda izlemek zorunda kaldık filmi.

    "genç werther'in acıları"nın haybeye yazılmadığını anladık, moritz bleibtreu izleriz en azından demiştik alexander fehling'i de pek sevdik, almanca'nın bazen sempatik olabildiğini gördük, 1770'lerde doktora tezi sunulan avrupa'ya vay bee dedik, insanların imkansızlıklara rağmen bir zamanlar ne kadar üretken olduğunu hatırladık.(bir sürü kardeşe yemek hazırlamak, ekmek pişirmek, kağıttan tiyatro yapmak, mum ışığında oya işlemek vb.)

    eski zaman kıyafetlerini, kadın-erkek karşı karşıya geçilerek yapılan toplu dansları ve biyografileri seviyorsanız seversiniz. hem gülersiniz hem içiniz burkulur, ama illa ki genç werther'in acıları'nı okumak istersiniz.
  • "bilmek yetmez, uygulamak gerek.. istemek yetmez, yapmak gerek.. " sozlerinin sahibi ustad..

    yetmiyor ustad, yetmiyor..
  • philipp stölzl yönetmenliğini yaptığı 2010 yapımı goethe!, young goethe in love ya da goethe'nin ilk aşkı isimli şiir tadındaki filmi izlemelisiniz. goethe'nin yazmış olduğu genç werther'in acıları kitabının aşığıyım. aşk bir melankoli halidir. umarım yalnız kitaplarda ve filmlerde kalır bu.

    ben filmde resmedilmiş goethe karakterine ısındım çünkü bu denli derin aşkın çılgın izlerini taşıyan adam albert gibi herşeyi olgunlukla karşılayan bir tip olamazdı. bu öykünün bu denli sevilmesinin nedeni romantik bir hikaye gibi görünse de gerçek hayattan kesitler sunması ve bunu filmin ya da kitabın her anından hissediyor olmanızdır.
  • philipp stölzl'ün yönetmenliğini yaptığı 2010 yılı çıkışlı film. ülkemizde goethe’nin ilk aşkı olarak çevirisi yapıldı ki, keşke yapılmasaydı dedirtiyor insana.
    goethe’nin bu biyografik filmi, onu genç werther’in acıları kitabını yazmasına iten sebepleri ele alıyor. hakkında birkaç kelam daha okumak için.
  • "dünya hassas kalpler için cehennem gibidir"
  • ''tüm zirvelerde sessizlik,
    tek bir ağaç bile solumuyor,
    kuşlar ormanda susuyor,
    biraz daha bekle,
    yakında sen de gömüleceksin sessizliğe…'' demiş şahıstır.
  • “bu dünyada nadiren iki insan birbirini anlıyor!”
  • "dünya hassas kalpler için bir cehennemdir."
  • "ürkütülüp koşturulan soylu atların,nefes alabilmek için içgüdüleriyle boyun damarlarından birini ısırdıkları anlatılır.ben de kendimi çok kez böyle hissediyorum;beni sonsuz özgürlüğe kavuşturacak bir damarımı açmak istiyorum."

    genç werther'in acıları
hesabın var mı? giriş yap