• ninni gibi bir açılış parçasına sahiptir.
  • keyifsiz ruh haline birebir gelen anime. tohru'nun polyanna halleri ilk izlediğimde daral getirmiş olsa da bir sonraki izleyişte ilaç gibi geldi nedense. bir de bunların kazayla çarpıştıkları sahneler filan oluyor, bence animenin en muhteşem bölümleri onlar.

    --- spoiler ---

    özellikle ilk bölümde tohru'nun bunların lanetinden bihaber olup hepsiyle çarpıştığı sahne var ki açıp açıp tekrar gülüyorum, özellikle kucağındaki kyo-kun'un yüz ifadesine. sonra ondan daha da bir komik olan bir sahne de tohru'nun arkadaşlarının ziyarete geldiği bölümde var ki bunu ilk izlediğimde gülmekten karnıma ağrı girmişti.

    --- spoiler ---

    şahsen çok sevdiğim, huzur veren bir şoujo animedir işte. yalnız anime izlemeyi nasıl özlemişim yahu. keşke gerçek hayatta da böyle havadan damlacık filan çıkarabilsem gözlerim neyin küçülse sapıttığımda, kendimi daha rahat ifade ederdim sanki.
  • animesi güzeldir, süperdir. horie yui'nin sesine kurban olursunuz hatta hattori'yi bile naruto'dan kakashi'yi seslendiren abi seslendirir ama o akito'nun sesi var ya. senelerdir o ses hayatımda duyduğum en berbat seiyuu sesi lan. halen arada rüyalarıma girer böyle geceleri sizi telefonla rahatsız eden telefon sapığı gibi. bak yine kafamda yankılanmaya başladı ve an itibari ile çıldırmaya başladım yine. her neyse umarım bu güzel serinin devamını çekerlerde takvimde geri kalan diğer kişileride görme fırsatımız olur böyle canlı kanlı. senelerdir o kadar beklesem de adamlar sailor moon'un remake'ini yapıyorlar ama bu güzel klasik serinin neden devamını getirmiyorlar işte bu beni çok üzüyor. ama yine her zaman bir ihtimal diyip umutla manganın geri kalan bölümlerinin animeye uyarlanmasını bekliyoruz.
  • 2001 yılında shouju dalında ödül alan mangadır. bide animesi var ki izlemeyen kalmamalıdır.
  • shoujo'nun "empatinin dibine koymus" dedirten animesi. huzur dolu, sevimli, komik... ayrica, hani ille de yorumlarsak, honda tooru en baba super kahramanlardandir, socialize uc bin yuz doksaninci dan siyah kusaktir.
  • duygusal komedi diyebileceğimiz türden 26 bölümlük bir shojo animesi. her ne kadar duygusallık her bölümde ağırlığını gösterse de aşk öğeleri bulundurmayan ilginç bir seri. japonların aşkı vurgulamadan da insanı duygu seline boğabileceğini gösteriyor izleyenlerine. animasyon hakkında pek olumlu şeyler söyleyemiyeceğim ama idare eder diyebilirim. aslında animasyon güzel ama japon animasyonunun çıtası daha yükseklerde olduğu için daha güzel animasyonlara alışkın bireylere yeterli gelmiyor.

    konusu ise şöyle: honda tohru adlı ortaokul öğrencisi bir kız yakın zamanda annesinin vefat etmesi üzerine yalnız başına yaşamaya başlar, ama dedesi falan da vardır arada bir uğramaktadır onlara. gel zaman git zaman bu kız insanlarla pek barışık olmayan bir aile ile yakınlık kurar. sonra bu ailenin neden insanlardan uzak yaşadığını öğrenir. çünkü bu ailenin fertleri başka bir bireyle kucaklaşınca çin takvimindeki hayvanlardan birine dönüşmektedir. ayrıca birisi bunu farkedince onun hafızasını silebilmektedir. ama bunu honda tohru'ya yapamazlar çünkü bir bağ oluşmuştur bu kızla. olaylar gelişir. konu itibariyle ranmayı anımsatmakla birlikte tohru'nun karakteri itibariyle bana pollyanayı hatırlatmakta. ayrıca bolca özlü söz ve ders çıkarılacak hikayeler barındıyor. bir köylünün ormandaki canavarlarla olan diyaloğu beni çok etkilemişti örneğin.

    kızlara yönelik olduğunu baştan söyledim o yüzden çoğu kişinin hoşuna gitmeyebilir ancak kendi tarzındaki en güzel animelerden biri. adını ise bir bölümde geçen fruit basket oyunundan alıyor.
  • karakterleri çok abartılı, seslendirmeleri çok çok çok abartılı olsa da bence gerçekten yakışan, çizimleri pek hoşuma giden, tohru honda karakteri yüzünden arada iç bayabilen ama yine de en çok zevk alarak izlediğim animelerden biri.
    sohma ailesinin üzerindeki lanet ve çin takvimi çevresinde kurgulanan hikaye çoğunluğu erkek olan sohma'nın lanetlileri arasına tohru honda'nın girmesi, laneti öğrenmesi ve özellikle yuki sohma ile kyo sohma'nın ilgisini kazanmasıyla anime başlıyor.

    --- spoiler ---
    tohru'nun herkese, her şeye, her zaman kucak açması, empatisi ve bitmek tükenmek bilmeyen sevgisi hikaye ilerledikçe beni rahatsız etse de akito sohma ile olan final bence yeterince tatmin ediciydi. (tatmin edici derken: ateşkes gibi bir havayla bitmesini takdir ettim. yoksa finalin aceleye getirilmiş olması, bazı şeylerin gereksiz uzatılması, yok efendim shigure sohma ve saki hanajima falan konusunda gereksiz eklentiler yapılması ultra anlamsız ve rahatsız ediciydi.) ayrıca kyo'nun dönüşümünün ardından tohru, yuki ve kagura sohmanın tepkileri de ayrıca çok içten ve uygun göründü bana.
    anime bittiğinde bir çok soru işareti oluyor. bir çok karakterle ilgili çok fazla sis var, lanetin geleceği belirsiz vesaire... animenin yirmi altı bölümle son bulması mutsuzluk verici ama mangada hikaye devam ediyor.
    --- spoiler ---
  • çok eğlenceli, komik bir o kadar da duygusal olan, çok severek izlemekte olduğum anime. çizimlerini çok seviyorum ben, çoğu kişinin çizimleri yetersiz bulması şaşırttı beni doğrusu. mesela yuki sohma acayip karizmatik, çok yakışıklı hatta yakışıklıdan öte, çok güzel bir karakter. en son anime aşkım ilan edebilirim hatta kendisini *
    konusu da çok eğlenceli üstelik. insanı dinlendiren, mutlu eden bir yapısı var bu serinin. savaşlı, dövüşlü animelerden sıkılıp, farklı bir şeyler arayanlara önerebilirim bu seriyi. japonca seslendirmeler de ayrı bir güzel, bazen sırf o sesleri bir daha dinlemek için sahneleri baştan izletiyor insana. sadece eğlence üzerine de kurulu değil üstelik, çok dokunaklı ve hüzünlü kısımları da var aslında..
    nerde bulacağız da izleyeceğiz diyenler için:
    (bkz: youtube)
  • mangasi keyifle okunabilir. cok erkeksi konulari seven, samurailer veya ninjalar gibi konularla ilgilenenlere yonelik degildir. daha ziyade geyik, karakterlerin salakliklarina gulmekten hoslananlara yonelik bir anime/manga'dir (hem animesi, hem mangasi mevcuttur). bolca romantik sahneleri de bulunmaktadir.
  • 2001 yılında yayınlanmış olan versiyonunu izlemiş ve beğenmiştim. şimdi 2019 versiyonunu izliyorum. bu animenin mangasını hiç okumadığım için yenisinin mi yoksa eskisinin mi mangayla daha uyumlu gittiğini bilmiyorum. 2001 ve 2019 arasında bazı farklılıklar var olay akışında. 2001'in 8. 2019'un 7. bölümündeki hikaye örgüsü birbirinden farklı. karakterlerin yeiden çizimini ve seslendirmesini başarılı buldum. 2001'deki daha feminen yansıtılmış olan yuki sohma 2019'da daha erkeksi. animelerin yeni versiyon çizimleri genellikle hoşuma gitmez. sailor moon'un 2014 yılında yayınlanan versiyonu (bkz: sailor moon crystal) gibi yapay değil, bilgisayar efektleri ile boğulmamaş ve hala çizim havası veriyor.
hesabın var mı? giriş yap