• bu arabanın herşeyini kötüle, hepsini anlarımda viraj konusunda laf atılmasını anlamam

    yok artık daha neler allasen

    rahatsız edici bir durum varsa gösterin derim nacizane, zira arabanın neredeyse tek başarılı yani hayvani yol tutuşu
  • yaklaşık 1 ay önce satın aldığım ford kuga ile ilgili kısa dönem izlenimlerimi almayı düşünenler için yazmak istedim.

    kullandığım araç ford kuga'nın style, yani en boş paketi. benim 1 ay önce bu araca verdiğim 365.000 tl. bu paraya neler satın aldığımı kısaca yazarak başlayayım.

    her şeyden önce 365.000 tl'ye dizel 8 ileri otomatik vites 120 beygir bir c-suv alıyorsunuz. donanım olarak:

    - ön ve arka park sensörü
    - far sensörü
    - anahtarsız çalıştırma
    - andorid auto ve car play özellikli 8” sync 3 multimedia
    - şerit takip sistemi ve şeritte kalma yardımcısı
    - çarpışma önleme sistemi
    - adaptif uzun far asistanı
    - çift bölgeli dijital klima
    - kablosuz telefon şarjı
    - auto hold
    - led gündüz farları ve led arka stoplar
    - e-call acil durum çağrısı
    - elektrikli ısıtmalı sinyalli katlanır yan ayna
    - seçilebilir sürüş modları (normal, eco ve sport dışında bir de ağır çamur/kar modu)
    - ford asistan (örneğin “klima 20 derece” diye söylediğinizde klimayı 20 dereceye ayarlıyor vs)
    - ön yan, perde hava yastıkları dahil epey bir güvenlik donanımı alıyorsunuz.

    şimdi öncelikle aracın donanımına baktığınızda bazı gariplikler mevcut. mesela arabaya kablosuz şarj (ağustos 2021 sonrası üretilen araçlarda kaldırıldı) yada adaptif uzun far asistanı falan koyup (gerçi onu da gizli özellik olarak aktif ettik) geri görüş kamerası takmamak neyin kafası anlamıyorsunuz. ben aracı alırken çok önemsemedim zira kamera araca çok rahat eklenen bir donanım diye düşündüm. ancak ford servisleri araca kamera takmıyorlar. dışarıda yaptırırsanız da “elektrik aksamı garanti dışı kalır” diye dikte ediyorlar. bu sinir bozucu bir durum. şimdi fırsat bulursam araca kamera montajı yaptıracağım ki bu kadar büyük hacimli bir arabada kamera büyük eksiklik.

    bunun dışında aracın bir diğer eksikliği de tıpkı corolla'da olduğu gibi baldır desteğinin oldukça yetersiz olması. ayrıca yanal desteklerinin sizi yeterince kavramadığını da hissediyorsunuz.

    bunun dışında aracın otomatik vitesi kol şeklinde değil de, range rover'daki gibi döndürmeli vites seçicisi şeklinde tasarlanmış. araca ilk kez binenler bunu havalı bir özellik gibi görse de, otomatik vitesi bile manuel gibi kullanan benim gibi biri için alışması çok zor ve pratiklikten uzak.

    aracın konsol tasarımı focustan copy paste alınmış. açıkçası biraz sıkıcı bir iç tasarımı olduğunu söyleyebilirim. arka kapılardaki sert plastik yüzeyin haricinde ön kapıların kaplaması da görüntü olarak fazla ucuz bir etki yaratıyor.

    son olarak büyük araçlarda cam tavan hem ferahlığı arttırıyor, hem de aracın satışına olumlu etki ediyor. keşke olsaydı dediğim bir özellik açıkçası.

    gelelim aracın güzel özelliklerine. kuga'da bulunan akıllı anahtar özelliği çok güzel düşünülmüş. ikinci anahtara özellik atayarak kullanımına kısıtlama getirebiliyorsunuz. mesela ikinci anahtarı evin oğluna verip bu anahtarın maksimum hızını 90 km ye sabitleyebiliyorsunuz.

    bazıları için büyük ebatlı jantlar tercih sebebi olsa da, ben küçük ebatlı jant ve kalın lastik yanağının konforunu seviyorum. ayrıca lastik büyüdükçe maliyette artıyor. dolayısıyla üst paketlerde 18 jant olması benim için tercih sebebi değil.

    aracın içi ve bagajı inanılmaz ferah. nissan qashqai ile kıyaslarsak, nissan fordun yanında b-suv gibi kalıyor adeta. ayrıca arka koltukları öne arkaya hareket ettirerek (koltukları yatırmakdan bahsetmiyorum. arka koltuklar öne doğru komple hareket edebiliyor) bagaj kapasitesini daha arttırmak mümkün.

    bence ford'un bu araçtaki en büyük artısı ve rakiplerinden üstünlüğü kesinlikle yalıtım. bu konu youtube'daki otomobil kanallarında bile atlanmış. benim corolla'da en sinir olduğum durumdu açıkçası. kuga'da davlumbaz içlerinde kalın yalıtım malzemeleri bulunmakta. motorla kabin arasında da bu kaplamanın devam ettiğini görüyorsunuz. kaputta kalın bir izolatör mevcut. aracın ön camında “soundscreen” etiketi görüyorsunuz. bu akustik camları ford ve lincoln marka araçlarda gürültüyü önlemek için özel tasarlıyorlar. etkisi oldukça hissediliyor ve sürüş konforunu arttırıyor. mesela aracın yan camları yaklaşık yarım santimetre kalınlığında. bir kıyas yapmak gerekirse corolla'da yan camlar yaklaşık 0.3 mm kalınlığında. kuga'yı rakiplerinden ayıran özellikler herkesin görmediği ve ne hikmetse ford'un da tanıtmayla uğraşmadığı alanlarda göze çarpıyor.

    aracın performansı ve yakıt tüketimi de çok iyi. ağırlıklı şehir içi dur kalk trafikte 7,2 litre ortalamaya sahibim. yaklaşık 1600 kiloluk bir makine için gayet iyi bir değer.

    bunun dışında aracı aldığınızda bir obd cihazı ile pek çok gizli özelliği aktive edebiliyorsunuz (adaptif uzun far, kapıların otomatik kilitlenmesi, açılış ekranını değiştirme, sesli klima vs).

    peki kuga alınır mı? açıkçası kısa dönemli kullanımım sonucunda kesinlikle iyi bir tercih olduğunu düşünüyorum. ancak bu arabayı alacaklara tavsiyem teknoloji paketli titanyum donanımı uygun fiyata bulurlarsa kesinlikle almaları yönünde olacaktır.

    ekleme: 21.11.2021 itibari ile araca vavacars'ın verdiği fiyat 538 bin tl oldu. piyasa allak bullak.

    aracı kullandığımız yaklaşık 4 aylık sürede yukarıdakilere ek olarak bir eksi şey daha söyleyim. bu araçta adblue menzili inanılmaz düşük. 10 litre ile yaklaşık 3500 km ancak gidebiliyorsunuz. vw yada psa grubu araçlarda bu menzil iki katından fazla.

    ayrıca yukarıda değindiğim şu koltuk olayı gerçekten kötü. resmen bacaklarımın yarısı boşta seyahat ediyorum. şu koltuğa bir baldır desteği eklemek bu kadar mı zor?

    ekleme 2: bagaj pandizotunun sürekli yerinden çıkması konusunda arkadaşlara katılıyorum. ancak çok basit bir çözümü var. elektrik bandı olarak bildiğimiz banttan biraz koparıp pandizotun klipse giren tellerinde 3-4 tur atıp kalınlaştırın. bir daha kolay kolay çıkmayacaktır.

    ekleme 3: adblue uyarısı yandığında hemen en yakın istasyonda dolum yapın. sakın “nasıl olsa 1400 km daha var. bir ara alırım” demeyin. zira adblue seviyesi azaldığında emisyon değerleri standartlardan saptığı için, araç daha az yakıt püskürtmeye ve kendince emisyon standardından çıkmamaya çalışıyor. tabir-i caizse eco + mod gibi düşünün.

    ekleme 4: aracıma nihayet geri görüş kamerası taktırdım. artık bırakın sıradan oto elektrikçileri, ford'un kendi servisinin bile neden geri görüş kamerası takmak istemediğini daha net anlıyorum. zira kugalara geri görüş kamerası yaptırmak tam bir işkenceymiş. çünkü apim modülü o kadar kötü bir yerde ki; kamera kontrol ünitesi, multimedya, hatta vitesin olduğu alanın bile sökülmesi gerekiyor. bagajdan başlayıp bu alana kadar tesisat yapmak ve bunu yaparken arabanın trimlerine hiçbir şekilde zarar vermemek, tecrübe sahibi olmayanların kesinlikle becerebileceği bir iş gibi görünmüyor. ben bu işlemi youtube'da da videoları olan ford_mods demir bey'e yaptırdım. işlemler 2 saate yakın sürdü. ancak sonuç gayet iyi oldu.

    bunun dışında bu aracın yakıt tüketimi gerçekten çok iyi. yaklaşık 400 kilometrelik uzun yolda yakıt tüketimi ortalama 5,5 litreyi geçmedi. (130 km cruise controlde araçta 3 kişi ve bagaj doluyken)

    ekleme 5: 2022 yılı itibariyle ülkemize getirilen tüm kugaların (donanım fark etmeksizin) arka süspansiyon sistemi torsiyona dönmüş durumda. sanırım şu vakitten sonra çevremdeki kimseye kuga almalarını tavsiye etmem.

    ekleme 6: geçtiğimiz haftalarda ön taraftan küçük bir kazamız oldu. belki çok ciddi bir kaza değildi. ancak ford otosan'dan tüm parçalar 5 günde getirildi. bir kıyaslama olması açısından şirket aracımız clio'nun kapısına motor çarptı. 1 aydır kapı paneli bekliyoruz.
  • 2017 yılında 1.5 tdci powershift yani otomatik vites olanını aldığım ve 60.000 km yol yaptığım araç.

    golf'ü satıp bu aracı aldım 2017 ağustosta. çünkü 2014 otomatik 1.2 benzinli comfortline golf'ü satıp 2017 benzinli highline golf'ü bu paraya alamıyordum.

    ayrıca büyük araba sevdası (bkz: suv) tüm ülkeye yayılmıştı. ve ilginç şekilde ford müdavimleri almam için baskı yapmıştı. gerçekten ford markasının tutkunları var. garip.

    markanın algısı da garip. volkswagen aldım deseniz insanların bir fikri var. iyi derler. mercedes, bmw, audi alsan ooov. nissan'a binsen kötü derler. peugeot'a iki sene sorunları görürsün derler. toyota alsan sağlamcı. honda keko. bir sabit bir fikirleri vardır yani. ama ford deyince hiç bir kelime gelmez akla. iyi marka, servisi çok demişti bir büyüğümüz. ama önce keşan, sonra çorlu, en son lüleburgaz servisleri kapandı. aynı km'deki servise edirne 1.900 lira (tuzcular tartışmasız en iyi, en ilgili servis), tekirdağ 2.600 lira (tekirdağ servisi hem kötü hem de kazıkçı), otokoç ataşehir 2.300 lira (saatlerce beklemeyi göze alırsanız iyi) dedi.

    öncelikle belirtmek isterim ki yukarıda yazılan entry doğru ve tamamen ülkemizdeki organizasyonsuzluktan dalga geçiliyor artık.

    bütün -bakın bütün diyorum- ecoboost benzinli kuga'larda - üstteki entryde yazılan ve editle yeni denilen 1.5 ecoboost muhtemelen ki, 1.5-1.6 ecoboost ayrımı olmaksızın- sekman kırılması oluyor. üretim yılı fark etmeksizin. servis 20.000-40.000 lira para istiyor. sıkıntı şu ki yaptırsan da yine kırılıyor. bu sefer 50.000 lira sandık motor parası alıyorlar. sanırım nissan qasqai'nin 1.2 benzinli motorlarında da aynı sorun vardı. piyasadan çekmişlerdi aracı. motor yetmiyordu araca. dünyanın her yerinde bu oluyor, millet çatır çatır hakkını alıyor. zaten amerika'da 15.000 dolara satılan araç, bildiğim kadarıyla en çok satan suv kuga diğer adıyla ford escape. girin bakın forumlara milletin 15.000 dolarını çatır çatır ödüyor.

    benim tanıdığım iki benzinli kuga kullanıcısında da oldu ve garantiden değişti diye sustular. iyi niyet değil garanti süresi içinde oldu diye. ama bu suç. acil bir şekilde birleşilmesi ve dava açılması gerekiyor.

    koç grubu sabahtan akşama kadar, saçma sapan futbol kanallarında saatlerce kuga reklamı veriyor. lig tv'de 10 saniyedeki bir reklamlarından midem bulandı. sosyal medya fenerbahçe kanalları kuga reklam kanallarında dönmüş. ama nedense müşterinin en ufak sorununu çözmekten acizler.

    milyonları fenerbahçe'ye bu şekilde aktarana kadar, müşteri memnuniyeti halletsinler. yukarıdaki entryi yazan kişiye yaşatacağınız memnuniyeti, lig tv'ye vereceğiniz 100.000.000 liralık reklamla yapamazdınız mesela.

    sorunu fark ettiler ki; makyajlı kasada transit'te, connect'te kullandıkları tdci motoru koymuşlar. köylü motoru. haliyle problem yaşamadık.

    60.000 ortalaması 6 litre mazot. genelde uzun yol ağırlıklı.

    daha önce vw grubu araba araçlara bindiğim için, ilk defa araç bana değil ben araca alıştım.

    mesela sıfırdan yokuş çıkarken bir yavaş gidiyor. sonra birden hızlanıyor. ama ne hızlanma. direksiyon da kaymamak için kilitleniyor. resmen druck yarışı.

    yokuş inerken aniden vites yükseltmesi ile ayrı heyecan. çılgınlık.

    5 yıl volkswagen servisine gittim. görece kötü arabalarla. ne zaman girsem kendimi lord gibi hissettirdiler ilgileriyle. ford servis'te kötü değil. ama şöyle bir sıkıntısı var. transit kullanan servisçi olsun, f-max kullanan kamyoncu olsun, connect kullanan taksici, ambulans şöförleri, jandarma er ve erbaşları olsun hep berabersiniz. adam çıkarıyor ayakkabıyı, yatmaya başlıyor servis kısmında. hele çay getir, çay götür; bisküvi getir götür. hatta yemekhanede çalışanlarla bile yemek yiyorlar. bir sürü sohbet imkanım oldu. onlarca servis dolandırma yöntemi öğrendim taksicilerden.

    aynı tdci motora transit 100.000 km'de, ticari connect 50.000 km'de, ben 15.000 km'de servise girdiğimi öğrendim mesela. yine transit 1.250 lira, connect 800 lira verirken, ben 1.900 lira ödedim servise.

    iyi de tüm tdci'lar aynı motor değil demeyin. dikkatli şekilde baktık, birebir aynı motorlar.

    heybetli araç. gerçekten jip gibi duruyor. kasası ağır oturaklı. 230 km'yi gördüm en son. 140'tan sonra ses alıyor içeri. trim sesleri vazgeçilmezi.

    ford'un suv pazarından eksik kalmamak adına, hızlıca tasarladığını düşünüyorum aracı. bu nedenle eksikleri olan bir araç. makyajlanmış-yükseltilmiş connect tanımı en uygunu.

    ford v ferrari filminde aslında ford markası kullanıcıları için bir çok bilgi veriliyor. firmanın eski kafalı oluşu. 50 tane müdür yardımcısı olması. hepsinin kafasının başka yerlerde olması. müşteri memnuniyetsizliği. çözümsüzlük. memur zihniyeti. modernizasyona duyulan tepki. madem böyle eski kafalısınız turbo motor neyinize. 2000'lerde focus'u efsane yapan eski atmosferik motorla devam etseydiniz. muhtemelen türkiye'de ki yapılanması da bu şekildedir. memurlar.

    yeni kasası amerikan arabası gibi değil, daha soft. kadınsı. muhtemelen 3008'in, tucson'un başarısına ortak olmak istediler ama iş işten geçti. tucson dururken bu kadar benzeyen çakmasını kimse almaz. zaten dizel üretmeyerek baştan kaybettiler türkiye'de. abd başlangıç fiyatı olan 24800 dolardan, türkiye' ye gelişte sorunlu ecoboost manueli 250.000 liradan aşağı fiyata da çıkmaz. otomatiği 300.000 lira. o paraya koç ailesinden değilseniz kimse ford almaz. ayrıca ben olsam ford gibi şüpheli bir markanın sorunlu ecoboost motorlarını kullanmam. başa dönersek kuga'nın tüm benzinli modelleri sorunlu. kaldı ki ilk defa ürettikleri hibritlerini denemek için ali koç olmak lazım. çöpe atılacak paranız varsa alın.

    koç grubu kiralama şirketleri hariç de dışarıda görebileceğimizi sanmıyorum.

    edit: araçları güzel ülkemize özel dizel olarak getirdiler.
  • 2018 titanium dizel manuel modeline sahip olduğum araç.

    6 aylık araştırma ve takip sürecinden sonra benzer/mümkün olan en üst donanımlı yeni dacia duster, nissan qashqai, peugeot 3008, renault kadjar, seat ateca arasından seçerek aldım. ve ilk araştırmalara başladığım zaman(2017 ekim sonu) peugeot'un ardından en pahalı araç iken aracı satın aldığımda(mayıs 2018) yeni duster'dan sonra en uygun fiyatlı araç idi.

    şimdi rakiplerine göre nasıl karar verdiğime gelelim:
    öncelikle aradığım araç c sınıfı manuel dizel suv idi.
    -dacia duster : çok konuşmaya gerek yok yenisi bile kalite olarak çok düşük bir araç, 4x4 olması ve uygun fiyatı nedeniyle baktım ama hemen vazgeçtim.

    -nissan qashqai : makyaj yemeden hemen önceki kasasını çok uygun bir fiyata (116bin) almak üzereydim ki babam 6 ay bekle para veririz rahat alırsın dedi diye araç almayı ertelediğim için direkten döndüm. nisan ayında yeni kasasına baktığımda ise fiyatları uçmuş idi.

    ama karşılaştırmam gerekirse dış görünüş, malzeme kalitesi ve sorunluluk (boya sorunları, turbo sorunları ve akü sorunları yaşayan çok kullanıcı var) durumu en kötü yanları. ayrıca servisi beceriksiz ve pahalı. ülkemizde nasıl bu kadar çok satılıyor şu anki fiyatlar ile anlamak güç.

    titanium eş değeri donanımda (sky pack) otomatik kararan dikiz aynası gibi basit ama kullanışlı bir donanım mevcut değil, şaka gibi sadece en en üst donanımda mevcut.

    -renault kadjar: nissan qashqai ile aynı araç artıları servisinin becerekli bakımının ucuz olması.

    - peugeot 3008 : ben hem markayı hem de modelinin dış görünüşünü hiç sevmesem de eşim dış görünüşünü sevdiği için onun zoruyla baktık. bir kere çok pahalı muadilleri 130 civarı iken 180'e satılıyordu, oradan kafamda eklemiştim. sürücü koltuğuna oturunca ise iç dizaynını hiç beğenmeyip eşimle beraber eledik.

    - seat ateca : dış görünüşünü beğendiğim ve ilk baktığımda fiyat/performans olarak iyi bir araç olduğundan doğuş grubunda olmasına rağmen bir şans verip showroom'a gittim sinir olup çıktım. böyle bir "lakayıt, dünya sikime minare götüme araç burda alıyorsan al yoksa alma seninle mi muhattap olacağım" modunda satış temsilcisi olan araç firması görmedim ben. doğuş otodan araç alanlar hakikaten sikilmeyi hakediyor.

    şimdi gelelim kuga'ya.

    iyi yanları :
    - yol tutuşu bir suv'a göre iyi.
    - iç mekan geniş, diz mesafesi çok başarılı.
    - bagaj aslında yeterli ama araç boyutuna göre küçük.
    - konfor gayet iyi.
    - yakıt tüketimi ağırlığına göre iyi.
    - dış görünüş bence çok iyi.

    kötü yanları :
    - 120 üzerinde rüzgar sesi almaya başlıyor ama test sürüsüne çıktığım ve yolculuk ettiğim muadilleriyle ya benzer ya da daha iyi.
    - motor performansı zayıf. araç ivmelenmesi yetersiz. tabi dizel olduğu için dağda bayırda kalmazsınız.
  • yeni nesli dun tanitilmis olan arac.

    ford bu tasrimla ne yapmakta, ne amaclamaktadir.

    elbette zevkler tartisilmaz ama bence olmamis. yerden yuksek focus yapmislar.
    ozellikle arka gorunum cok siradan ve basit.
    ici guzel, yeni focus'un aynisi.

    rakiplerin karisinda isi zor. bu segmentte arac tercih edenler daha kasli, buyuk gorunen araclari tercih ediyor. arac uzayip genislemis ama boyu kisalmis.

    https://tr.motor1.com/…316338/2019-ford-kuga-resmi/

    bilmeyenler icin not : escape=kuga. amerika ve avrupa adlandirma farki sadece.
  • isim vermiyecem da.lyarag yazarın biri öyle kötülemiş öyle kötülemiş sanki doğan şahin kullanıyorsun aq , kendisi muhtemelen 23 model range rover a biniyor, mümkünatı yok bu kadar kötülemesinin, senin ben ta amk davar herif allah bilir arabası yoktur amk cocugunun.
  • ağırlık merkezleri yüksek olduğundan dolayı 4x4 olmayan tüm suvlar karda sıkıntı çıkarıyor.

    (bkz: asfalt komandosu)
  • amerika'da 2020 - 2022 arası satılmış, 345 bin 1.5 ecoboost motorlu ford escape(kuga ile aynı) nisan 2022 yılında motorda çatlak oluşması sonucu yağ kaçağı yaşaması ve yangına neden olma ihtimali nedeniyle geri çağrıldı. ford'un tüm ecoboost serisinde benzer sorunlar var. 1.5 ecoboost olan tüm modellerde aynı sorun var.

    (bkz: ford puma/#160513186)
    edit: tum 1.5l ecoboost motorlar icin gecerli, ama sadece amerika'da insanlarin sikayetlerini kaale aliyorlar.
  • 1.5l ecoboost 182 ps - 240 nm olan versiyonu için bazı söyleyeceklerimin olduğu suv.

    ford kuga'nın güncel olarak üçüncü nesli üretiliyor. aslında model ismi ford'un bir diğer alt markası olan (bkz: mercury)'nin courgary modelinden alınma. 2007'de ilk defa piyasaya çıktığında doğu avrupa'da biraz basiretsiz kalmış. bunun nedeni kuga'nın slovence dilinde veba anlamına gelmesinden kaynaklı.

    amerika pazarında escape olarak satılan kuga'nın st-line black edition donanım paketiydi benim kullandığım.

    c-suv segmentinin sportif ve agresif suv boşluğunu dolduruyor kuga. 182 ps gücündeki ünite otomobili çok canlı hissettiriyor. tabii bu canlılığın bazı fedakarlıklara mal olduğunu söylemek lazım. mesela ortalaması 10.1 lt olan yakıt tüketimi gibi.

    citroen c5 aircross modelinin konfor odaklı bir suv olduğunu sık sık söylediler zaten. kuga ise tamamen zıttı bir otomobil. sportif yönü ve amerikanvari suv algısı çok yüksek.

    bir suv olmasına rağmen sürücüsüyle iletişime geçebilen, elektronik kontrol sistemini zırt pırt devreye sokmaktan kaçınan güzel bir şasiye sahip. özellikle uzun ve art arda gelen virajlarda 182 ps'lik 3 silindirli ünitenin hırıltısı eşliğinde yol almak pek keyifli oluyor.

    multimedya tarafı ise eh işte... ortadaki bilgi-eğlence ekranı biraz çağının gerisinde kalmış hissettiriyor artık. direksiyonun arkasındaki dijital gösterge panelinin çalışma hızı ise çok iyi. sonuçta kuga ne kadar makyaj görse bile 2018 yılının teknolojileriyle üretilmiş bir suv. dile kolay altı sene.

    ford'un binek otomobillerindeki yol tutuş becerisini bir c-suv ile aktardığını görmek çok sevindirici. kuga, c-segmentindeki ulaşılabilir ve sportif suv olma boşluğunu çok iyi dolduruyor.
  • bugün 2023 modelinin otomatiğini birkaç saat şehirlerarası ve şehiriçi kullanma imkanım oldu. valla çok güzel araçtı, çok beğendim. ses izolasyonu, süspansiyonlar, konfor hepsi tamamdı.

    buna yakın olarak yakın zamanda x1 kullanmıştım, çok daha ucuz olmasına rağmen onu aratmaz, yani o kadar güzel bir araçtı.
hesabın var mı? giriş yap