• 1998 yılından beri oynuyorum, bi bağımlılık yaptığını görmedim.
  • insani coluk cocuga madara eden eden bir oyunmu$.

    oyun: football manager 2010
    oyuncu: ben
    soruyu soran: kar$i kom$unun a$klarinin meyvesi onur (onur 14 ya$inda)
    soru: (takimima bir goz attiktan sonra) abi neden scoutlari bo$ bo$ oturtuyorsun ki? yolla hepsini guney amerikaya. ayrica tek physio ile olmaz 2-3 tane bulundurucan. idman bolumunu iyi kullanamami$sin. butun koclari ozelliklerine gore pay edicen abi. sen boyle nasil zevk aliyorsun ki?
    tekrar ben: cevab veremedi

    onur ipnesi aha yaziyorum buraya, daha yeni ba$lami$tim oyuna lan. tam $eyemedim arayuzunu, o yuzden $eyoldu.
  • isviçreli bilim adamlarının yaptığı bir araştırmaya göre bu seriyi oynarken sadece yemek ve tuvalet molaları için ara veren oyuncuların, özellikle büyük tuvaletlerini bir süre erteleyip çok önemli maçlardan önce tuvalete girdiklerini ve bu süreyi de oyundan kopuk bir aktivite olarak değil, hayali bir basın toplantısı yaparak geçirdikleri saptanmıştır.
  • bu oyunu oynarken;

    cok salak bi gol yediginizde, gozunuzun onune caresizce saga sola bakan herhangi bi kaleci goruntusu geliyorsa...

    yeni sezona ba$larken, trt spor'un alt liglerle ilgili programlarinda oldugu gibi antreman sahasinda takiminizin hocasi olarak trt muhabiriyle hayali bi roportaj kurguluyorsaniz...
    "hocam merhaba, yeni bi sezon ba$liyor. neler soyleyeceksiniz?"

    herhangi bi yerli futbolcuyla anla$tiginizda bayrak operkenki hallerini du$unuyorsaniz...

    cok cok ama cok onemli ve cantada keklik bi macin devre arasina yenik girdiginizde, soyunma odasina hi$imla girip futbolculari fircaladiginizi hayal ediyorsaniz... (tercuman da olacak yabancilar icin.)

    kaybettiginiz onemli bi mactan sonra futbolcularinizin mac sonu uzgun bi $ekilde "onumuzdeki maclara bakicaz..." gibisinden aciklamalar yaptigini hayal ediyorsaniz...

    maclardan sonra spor gazetelerinin man$etlerini du$unuyorsaniz...

    sezonu surpriz takim olarak ba$ariyla bitirdiginizde hayalinizde ntvspor'a konuk oluyorsaniz. :(

    yurt di$i transferleri goru$melerine ozel ucakla gidiyorsaniz... (hayal)

    alt yapidan yeti$tirdiginiz futbolcularin en ufak bi sikintisinda ofisinize geldigini kurguluyorsaniz...

    siz varya siz. siz en asil duygunun insani... degilsiniz amk! manyak misiniz lan ruh hastalari? abartmayin olm bu kadar kafayi yiyeceniz bak.

    $aka lan $aka. yukardakilerin hepsini yapiyorum amk. :(
  • sene tas catlasa 87, belki daha da once. kuzenimle yesil ekranli, klavyesinde gomme kaset surucusu olan amstrad'inin karsinda 5 saat uzeri vakit geciriyoruz. nicin? everton'imizi ingiltere premier ligi sampiyonu yapabilmek icin. lakin 3. ligde ilk sezonda sampiyon olsak bile 2. lig en az 2 sezon aliyor, ve gecenin en "prime time" zamaninda herkes tv seyrettigi ve istanbul'un o zamanlar elektrik altyapisi kavrami ilkel oldugu icin, voltaj anormal seviyelere dusuyor. sonuc surekli kayan egri bugru yesil bir ekran ve oyunu 3. gozleriyle goren, 6. his yardimiyla oynayan, kafayi yiyen gencecik dimaglar. o halde 2. ligi sampiyon bitirdigimizi goz onune alirsak, uzak dogulu bilgelerin takdirini kazanacagimiz inancindayim.
  • sevmek, sevilmek ve benzeri şeyleri öğretiyor insana. o altyapıdan çıkan potansiyeli olan çocuk yok mu? oğlum gibi seviyorum ben onu.
  • çıkar... 2 ay oynanır... her türlü kupa kazanılır, onore olunur, rekorlar kırılır... sonra bayılır... 10 ay beklenir... yenisi çıkar... 2 ay oynanır... her türlü kupa kazanılır, onore olunur, rekorlar kırılır... sonra bayılır... 10 ay beklenir... yenisi çıkar...
  • hayallerde yaşıyor bazı ibneler sözünün manejer medya demeçlerinde seçenek olarak konmasını istediğim oyun. zira bana denk olmayan bir takımın menejerinin "sahamızda sizi yenmenin tadını çıkaracağız." sözüna karşılık hayallerde yaşıyor bazı ibneler demek istiyorum delicesine. federasyon isterse yarım sezon tribüne yollasın, istiyorum bunu.
  • takdir ettiğim oyundur. tamam dandik kuntik gelebilir bazılarına, hatta vakit kaybı olarak görenler çoğu zaman haklıdır fakat oyundaki emeği bu sezon süper lig'in başlamasıyla anladım. football manager adlı oyunun 2005 yılında çıkan sürümünü çok oynadım. o yaz çok fazla olanağım yoktu kendimi eğlendirmek için, fm'ye sarmıştım. bilgisayar patlarcasına ısınıyor, buna aldırış etmiyordum. sabah kahvaltımı bilgisayar masasında yapıyor, akşam yemeğine çoğu zaman gitmiyordum. oyunu yapan yaratıcı zekalar oyunu oynayacak kişinin ne menem bağımlılıklara maruz kalacağını düşünüp, exit butonuna gelindiğinde şu ifadeyi bile yazmışlar : ''oyundan çıkmak ve gerçek dünyaya dönmek istiyormusunuz..?''. türkçesiyle bunun gibi birşeydi. ordaki 'real world' ifadesine aldırmıyorsunuz zaten oynadığınızda. konuyu dağıtmadan değinmek istediğim yere geliyorum, şaşkınlığıma. gençlerbirliği bu sene labinot harbuzi adında bir oyuncu aldı. bu transferi ilk duyduğumda ''lan lan bizim harbuzi lan..!'' gibi bir tepki verdim. o yaz oyunu oynarken o kadar fazla oyuncu keşfetme fırsatım olmuştu ki ıncık cıncık herkesin herşeyini bilir olmuştum. harbuzi'yi feyenoord'dan almıştım. isveç'li, 18 yaşında, iki ayağını da kullanabilen bir amc gördüğünüzde almak istiyorsunuz. çünkü o zaman armasını beğenip wolverhapmton wanderers*'ı almıştım ve transfere ayrılan bütçe çok kısıtlıydı. harbuzi oyunda yürür gibi adam geçen, şutları uzaktan sert ve kimsenin beklemediği anlarda olan, tekniği iyi, fizik gücü vasat bir oyuncuydu. 2 hafta önce gençlerbirliği - beşiktaş maçını izlerken gördüklerime inanamadım. yürür gibi adam geçiyor, zımba gibi şu atıyordu. kendim yetiştirmişim gibi maç sırasında evdekilere ''ben bunu 18 yaşında buldum, ee şeydeydi bu hollanda'da, getirdik ingiltere'ye sonra az bi fiyata, çok iyi çocuktur..'' filan dedim. (??) biliyorum boş boş baktılar ve deli olduğumu düşündüler fakat bu kadar inandırıcı bir oyun karşısında böyle inanmış olmak normal bir hareketti. nasıl üşenmeyip izlemişler, her oyuncunun teker teker teknik özellikleriyle ilgili not mu tutmuşlar bilmiyorum. bir football manager klişesi olan ''bu adam ileride çok iyi oluyor..'' lafını baya bir yaşadım diyebilirim.
  • bu oyunun olmazsa olmazlarından bir tanesi evlatçılıktır. daha iyi bir takımın başına geçen herkes, eski takımında sevdiği bir oyuncuyu yanında götürür. yazılı olmayan fm'ci kanunlarındandır.
hesabın var mı? giriş yap