• bitip tükenmez bir takiye, film fırıldak ve sürekli bir orospu çocukluğu peşinde olan terör örgütü.

    son olarak örgüt evlerinde kalacaklar için rehber hazırlamış ve "evinizi örgüt evi gibi değil bekar öğrenci evi gibi dizayn edin. evde maklube tepsisi olmasın" talimatı gönderilmiş.

    (odatv)

    ulan sanki millet sizi tepsinize bakıp tanıyor amk denyoları ya.
  • türkiye'yi tamamen ele geçirmek isteyen ama buna güçlerinin yetmeyeceğinide bilen ve bu yüzden bu ergenekon komplosu ile olabildiğince düşman gördüklerine zarar vermeye çalışan vatan haini örgütlenme. evet hep solculara denen bu "vatan haini" suçlamasını kimse bu alçaklar kadar haketmiyor.
  • anadolu'nun ücra bir köşesinde cemaatçi bir abinin itirafı ile kanıtlanabilecek tanım.
    12 sene önce masum bir şakirt adayı tintobrass dersanedeki abilerine sorar "siz ne mükemmel insalarsınız. hiç bir karşılık beklemeden
    büyük bir disiplinle devamlı çalışıyor, bizlere yardımcı oluyorsunuz. sizin amacınız ney ?"
    abi hiç duraksamadan net bir cevap verir "komünizmle mücadele etmek". birden şaşıran şakirt "hangi komünizm diye sorar"
    abide "türkiye'de doğabilcek bi komüniz" der. şakirt o zamanlar komünizm felan fazla çakmadığı için sohbet uzamaz.
    abi biraz saflık edip kafasına sokulan düşünlerin ana paydasını alenen söylemiştir, zaten aynı abi buzlu yolda tepe takla düşünce yerden doğrulmadan
    "ben ne günah işledim de bu cezayı aldım" diye kara kara düşünürdü.

    konuya dönersek cemaatin dünya genelindeki okullarına bir bakalım. okulların ilk açıldığı ve çoğaldığı bölge neresi?
    orta asya yani komünizmin yeni çekildiği yerler. tamam komünizm yıkıldı ama orada ki insaların ve yetişecek
    nesillerin bir daha komünist olmaması lazım.

    okullarda öğretim dili ingilizce. ve bu okullarda komünizmin ne kadar sakıncalı olduğu anlatıldığı gibi abd propagandası
    yapılıyor. cemaatin sahip olduğu müthiş maddi güç düşünüldüğünde olayın ne kadar organize olduğu daha net ortaya çıkıyor.

    ayrıca hoca efendi hazretlerinin nerede korunup ve saklandığını yazmaya gerek yok.

    bugün açık ki komüniz kelimesini duyunca besmele çekmiş şeytana dönen abd, komünizmle mücadele için
    her türlü yola başvurdu . çoğu soğuk savaş döneminde kullanılan yöntemler artık işlevsiz kaldı.
    bu nedenle ülkemizde de olduğu gibi gladyonun kalıntıları tasfiye ediliyor, ama cemaat gibi yapılanmalar kabuk değiştirilerek
    farklı görevlerde kullanılmaya devam ediliyor.

    (bkz: büyük ortadoğu projesi)

    masum ve olaydan bihaber şakirt kardeşlerimize tavsiyem, abilerin ablaların sohbetlerini, izletilen videoları (bilmem hala var mı)
    bi hatırlasınlar, abd'ye övgüler, abd'de bulunan mükemmel demokrasi verilen örnekler, komünizmin geçen cümleler...
    kafalarında bir şeyler parıldayacaktır.
  • türkiye'deki kontrgerilla'nın, bir başka deyişle derin devletin günümüzdeki adı. hani şu ergenekon tezgahını cia ajanlarıyla birlikte tasarlayıp uygulayan ve uygulatanlar. hani hrant dink'i öldürenlerin, cumhuriyet gazetesi'ne bomba atanların, danıştay saldırısını düzenleyenlerin, rahip santoro'yu öldürenlerin, malatya yayınevi baskınını düzenleyenlerin arkasındaki gizli örgüt. dikkat edilirse bu olaylarda zarar görenler ya gayri müslim, ya laikliği savunan ya da atatürkçü çevrelerdir. bu örgüt emniyet içinde yuvalanmıştır. tsk'dan sürekli ihraç edildikleri ve tsk'yı kontrol edemedikleri için emniyet içinde kadrolaşmaya ve örgütlenmeye başlamışlardır. ve akp ile birlikte artık iyice etkin olmuşlardır.

    türkiye'deki oligarşi akp ile değişti. daha doğrusu abd ve küresel güçler böyle istedi. ama derin devleti de değiştirdiler. eskiden ülkücü tetikçiler olarak bildiklerimiz bugün fethullahçı gladyo olarak yollarına devam etmekteler. nitekim artık ülkücülerin değil fethullahçıların kullanılması gerekiyordu. fethullahçılar çok daha uygundu ılımlı islam rejiminin oluşturulabilmesi açısından. ayrıca ülkü ocaklarının artık kirli işlerden elini çekmesi, tabiri caizse temizlenmesi abd ve küresel güçleri başka seçenekler arama yoluna itmişti.

    türkiye'de, bop kapsamında ılımlı islam projesini hayata geçirmek için akp'yi iktidara getiren abd ile, cumhuriyet rejimine karşı olan dinci kesimin ortak çıkarlarına hizmet eden örgüt de diyebiliriz bunun için. çünkü sonuç olarak ikisinin de hedefinde atatürkçüler var. 31 mart vakasının tam da yıl dönümünde türkan saylan'ın evine ergenekon tertibi kapsamında baskın yapılması çok önemli bir mesajdı bu bakımdan.
  • yillar yillar boyu sinsice devam eden hareket; amerika birlesik devletleri'nin bolgedeki cikarlari ile ortusunce, amerika'dan buyuk destek almaya basladi ve gunumuzdeki etkinligine ulasti.

    butun bolge ulkelerini ve turkiye'yi kapsami icine alan ve yapisal degisikliklere zorlayan buyuk ortadogu projesi; "sinirlar yeniden cizilecek" demis ve bir savas baslatmistir. bu fark edilmesi zor, sinsi savasta; ulkemizi icten vurucu, isbirlikci guc olarak secilmistir.

    gucunu buyuk ortadogu projesi'nin uygulayicilarindan almasi sebebi ile tapinmasi da allah'a degil amerika birlesik devletleri'nedir.
  • kendi işlediği suçları, madden ve manen yok etmek istediği kişilerin/grupların üstüne yıkma konusunda ustadır malesef. bunu yaparken demokrasi havarisi kesilir, halk dalkavukluğunu dibine kadar kullanır. yargıyı ele geçirmenin en büyük adımı olan anayasa değişikliğini, bireysel özgürlükler bakımından bir devrim olarak lanse eder. işin acı tarafı saf insanlar da buna ikna olur ve etraflarına "evet" virüsünü saçarlar. ellerindeki medya organları en büyük silahlarıdır. recep'i piyon olarak kullanırlar ve gerekirse bir kalemde harcarlar. allah tez zamanda bu ülkeyi kurtarsın f tipi akreplerden
  • ideolojileri darbe karşıtlığından asker karşıtlığına kaymış kesim için gayet önemsizdir. bunu da şöyle açıklıyorlar genelde: "elinde silah tutan adam en tehlikelisidir" ama yanılıyorlar, zihinleri kilitleyen, dini elinde tutan adam en tehlikelisidir. tarih boyunca böyle olmuştur. laik olamayan toplumlarda dini elinde tutanlar hep kazanmıştır.

    fethullahçı gladyo da dini elinde tutan fethullahçı tayfanın oluşturduğu derin devlettir. ülkücü gladyo temizlenirken, fethullahçı kesim temizlediği insanları ulusalcılarla bağlamak için çok çalıştı. ulusalcılar ve ülkücüler içinden de ekmeklerine yağ sürenler oldu tabi. ergenekon operasyonu/davası ile bu birliktelik tamamlandı. eskinin bütün suçları ülkücüler + ulusalcılara yıkılmaya başlandı. neden? çünkü ülkücü, sağcı derin güç fethullahçı gladyonun yaratılması için temizlenmesi gerekendi. solcu, ulusalcı kesim ise fethullahçı gladyoya izin vermeyecek, sesini yükseltecek kesimdi. ikisi birleştirildi, bir oldu. mustafa balbay gibi aydınlarla veli küçük gibi ülkücülerin isimleri beraber zikredildi. tek düşman yaratıldı. nereden geldiği belli olmayan, üstlerine "amirim" diye hitap eden ellerden çıkmış hayali mektuplar, sanıkların reddettiği tasarlanmış günlükler ile tek düşman yaratma hayali gerçek oldu.

    şimdi fethullahçı gladyo'nun zamanı. ülkücüler temizlendi. ulusalcılar içeri atıldı. askerin imajı lekelendi. şimdi bir tek fethullahçılar ayakta ve her yerdeler. hukuku dolanan, imam hatip hayranı yök başkanı, fethullahçı rektörleri atayan cumhurbaşkanı, emniyet içindeki kadrolaşma, akp bakanlarının çocuklarının nikah şahidi anayasa mahkemesi başkanı..

    fethullahçı gladyo güçlü. ve dediğim gibi, en tehlikelisi.
  • melih aşık üstü kapalı değinmiş. okuyalım:

    --- alıntı ---

    fikret bila dün yazdı... meğer gözaltına alınan albayın şoförü olan er telefonda babasına “baba biz de evrak yakıyoruz” dememiş. zaten aramanın yapıldığı binada kalorifer kazanı da yokmuş. bina doğalgazla ısıtılıyormuş...
    kozmik odaların aranmasına bu ve benzeri yalanlar dayanak gösterilmişti.
    özellikle yandaş medyaya bu yalan haberleri, dinlemeleri vs. belli ki bir “organize örgüt” servis ediyor?
    kurumları bu haberler çatışmaya sevk ediyor, toplumu bu tür haberler bölüyor.
    bu organize suç örgütü hangisidir? neden kovuşturulmuyor?
    hukukçu noyan özkan gönderdiği notta diyor ki:
    “ankara’da yetkili savcılığın, kurumlar arasında çatışmayı hedefleyen ve bazı kurumları propaganda yoluyla alenen aşağılayan bu ‘organize suç işleme örgütü’ hakkında tck. 302. maddeye muhalefetten ceza soruşturması ve dava açması gerekirdi...”
    gerekirdi ama kimse bu konularla meşgul değil...
    akla mesela yavuz donat’ın, 11 temmuz 2003 tarihli sabah gazetesinde yayımlanan “erdoğan’ın özel timi ” başlıklı yazısı geliyor. okuyoruz:
    “doğrudan başbakan’a bağlı bir organizasyon. içişleri ve adalet bakanları’nın bilgileri dahilinde. bütün ‘iç güvenlik birikimleri’ de bu organizasyonun içinde. çalışmalar gizli... operasyonel niteliği yüksek, tribünlere oynamayan bir takım. bu işlerin yürütüldüğü karargâha gelince: o da gizli... tbmm’ye yürüme mesafesinde bir yer..”
    bu yazı o gün bugün yalanlanmadı. savcıların soruşturma başlattığı da duyulmadı!
    anlaşılıyor ki iktidar yanlısı komplo merkezlerinin ankara’da rahat bir çalışma alanı var.

    --- alıntı ---
  • ulusal kanal'da gösterilen belgesellerle varlığı, ilişkiler ağı türkiye halkına sunulmuş olan örgüt.
    abd emperyalizminin denetiminde, devletin ve gladyonun hakkından gelme yalanıyla ortaya çıkan, türlü tertiplerin altına imza atan, doğrudan doğruya abd emperyalizminin istihbarat servisleri tarafından yönlendirilen örgüttür.

    müritlere tavsiyemiz ulusal kanal belgesellerini iyi izlemeleridir.

    doğu perinçek'in resimleri geyiğini bir tarafa bırakın artık.

    asıl vatan hainliğinin ortaya çıkarttığı resmi türkiye halkı her gün görüyor.
    abd emperyalizminin hakim sınıflarının uşaklığını yapmanın da bir sonu var.

    izleyin:

    1. bölüm: http://www.dailymotion.com/…hullahcy-gladyo-16_news

    2. bölüm: http://www.dailymotion.com/…hullahcy-gladyo-26_news

    3. bölüm: http://www.dailymotion.com/…hullahcy-gladyo-36_news

    4. bölüm: http://www.dailymotion.com/…ullahcy-gladyo-4-6_news

    5. bölüm: http://www.dailymotion.com/…ullahcy-gladyo-5-6_news

    6. bölüm: http://www.dailymotion.com/…ullahcy-gladyo-6-6_news
  • yargıtay onursal cumhuriyet başsavcısı olan vural savaş, geçtiğimiz gülerde telefonla katıldığı bir televizyon programında lafın özü olarak dönüp dolaşıp çok önemli bir cümle kurmuştur. "f tipi örgütlenme, kamuya sızıyor diyorlardı. biz inanmıyorduk tabi o zamanlar. sonradan farkettik. " işin bütün özü burada. görevlerinin başındayken ciddiye almayıp, görevlerinden emekli olduktan sonra işin farkına varanlar, en az f tipi örgüt militanları kadar suçludurlar. fettullahçı gladyo, henüz fettullah ve -çı iken müdahale etmeyenler bugün herkesten daha pişmandırlar.
hesabın var mı? giriş yap