• ayni zamanda bir deneyde de,
    kadinlara yine söz konusu kokulardan en güzel olani seçmeleri istenmis,
    kadinlar en simetrik hatlara sahip olan hastaliksiz erkegin kokusunu seçmis.
    yani demem o ki, asimetrik v hastalikliysaniz irc den bagladiniz bagladiniz, yoksa araya perde koysan kar etmez.
  • barış manço nun bir şarkısında geçer.
    gönül feromon dinlemiyor bu ayrılık çok acı... *
  • iletişim, bildiğimizi sandığımız yollar dışında bir milyon şekilde daha gerçekleşir. bunlardan biri de kimyasal haberleşmedir. aslında sadece insanlarla sınırlı değil bu durum; köpeklerde, farelerde, kuşlarda, böceklerde - yani neredeyse bütün canlılarda - ayrıntıda ayrılsa bile temelde ortaktır. konuşma yeteneğini geliştirmeden önce haberleşemediğimizi düşünmüyordunuz herhalde. neyse.

    kimyasal dilin cümleleri de bu feromonlardır işte. bir çok canlıda sırf bu feromonları algılayıp merkezi sinir sistemini durumdan haberdar etmekle sorumlu duyu organları bulunur. (bkz: altıncı his) erkek köpekler dişilerin kıçlarını koklayarak yumurtlama dönemlerinde olup olmadıklarını anlayabilirler misal. bir çok kişi bir arada yaşayan kadınların menstürasyon süreçlerinin feromonlar vasıtasıyla senkronize oldugunu bilir. genelde bilinmeyen erkeklerin salgıladığı kimi feromonların da bu sürece etki edebildiğidir. yine erkekler, yumurtlama dönemlerindeki kadınları daha çekici bulurlar bahsi geçen kimyasallar yüzünden.

    aslında şunu söylemek için geldim buraya: bilinçli iletişim ile biz farkına varmadan bedenlerimizin kurdugu iletişimi bir skala üzerine koyup orantısal olarak değerlendirmeye kalksaydık, konuşmanın sadece çok dar bir bandı kapsadığını, bir çok mesajın jestler, mimikler, feromonlar gibi çoğunlukla bizim bilincimiz dışında gelişen süreçler aracılığı ile iletildiğini görebilirdik. tüm bu bilinçsiz iletişim faaliyetleri arasında hakkında en az bilgi sahibi oldugumuz kimyasal iletişimin, aslında zaten devasal kimya fabrikaları olan vucutlarımızın en çok kullandığı haberleşme yöntemi olması da muhtemeldir. üstelik koku sinirleri diğer duyulardan farklı olarak hiç bir işleme tabi tutulmadan direkt içgüdülerimizin kaynağı alt beynimize bağlanırlar.

    tabi ki hiperkarmaşık insan ilişkilerini sadece bu kimyasallara bağlamak, direkt feromonlarla açıklamaya çalışmak yerinde olmaz. lakin yine de denyo denyo "senden elektrik alamadım" diyeceğinize "senden feromon alamadım" demeniz daha mantıklıdır. bir şeyleri bilmiyor olmanız ne yazık ki kıçınızdan uydurmanızı, dahası kıçından uyduranlara inanmanızı haklı göstermiyor. (bkz: bir seyin teorisi)

    bir şey daha; bu feromonların kokuları çok önemli değil, kokuyu almasanız bile - ki muhtemelen koku sinirlerinizi aktive etmezler - etkilenirsiniz varlıklarından. çok daha baskın bir koku arkasına saklanmış olsalar bile farkedilirler yani. rica ederim feromon yayacağım diye deodorant kullanmamazlık etmeyin.

    (bkz: konusma tembelliği)
    (bkz: ruya dinamiği)
  • ticari amaçlı olarak sex shoplarda veya internet üzerinden satışa sunulan sentetik ürünleri vardır. birçoğu vaadettiğini yerine getirememekle birlikte, yine de aralarında işe yarayanları vardır. bu işi baya bir ciddiye almış kuruluşlardan olan androtics direct şirketi bu türden ürünler satar. kişiden kişiye değişmekle beraber, ürünleri arasında gerçekten de işe yarayanları mevcuttur- ki bizzat kendim denedim-

    hocam özetle: "karınca şekere nasıl geliyorsa, kızlar da bu kokuya öyle geliyor" demek isterdim ama feromonlar sosyal açıdan sadece %1 lik işi yapıyor. geri kalan %99 da sizin sosyal yeteneğinize kalmış.

    2 yıl sonra gelen edit:
    yok amk bi boka yaramıyor. para tuzağı.

    8 yıl sonra gelen edit:
    ne salak adammışım eskiden.
  • parfümlerde artık bol miktarda kullanılan hormon.feromona dair ilk araştırmalar geyikgillerin erkek üyelerinin bacaklarında bulunan tarsal bezlerin dişi bireyleri cezbettiğine dair verilerin doğruluğunun kesinleşmesiyle hız kazanmış.
    bu açıdan feromonun üreme bezlerine yakın ve ısısı daha yüksek alanlardan salgılanması şaşılacak bir sonuç değil.

    bundan en karlı çıkan da ;ter bezlerindeki doğal kokunun yerini alan parfümlerin içine bu hormonu sentetik olarak katmayı akıl eden kozmetik endüstrisidir ki love essential adlı bir parfüm olayı abartıp; 10 gün içinde bu parfüm sayesinde çıkcak biri bulamazsanız paranız aynen idae adlı sırf karşı cinsin feromonundan oluşan parfümleri adına reklam kampanyası yapmaktadır.
    eh olayın boku çıktıkça,çok afaderseniz ılık ıslaklığı çıktıkça vulva nın piyasadaki yerini alması da kaçınılmaz olmuştur...(terin içindeki doğal feromonu yıkayıp enden sentetik halini süründüğümüz konusu ne yazık ki mikrobiyolojinin konusu)

    ihtimalle sağlıklı genleri (üreme bezlerinin minyatür üreme hücreleri kapsadığını hatırlayarak) ve bu gene malik sağlıklı bireyi bulmak üzere adaptasyona uğramış burundaki serbest sinirler feromonca uyarılmaktadır,ama bu uyarının bazı derin sonuçları vardır; babalarının terli atletleri koklatılan kadınlara başka birçok erkek deneğin atleti koklatılarak en çok hangi kokuyu çekici buldukları sorulur,seçili atletin sahibi denekelerin genetik frekansları ,deneye katılan kadınların babalarınınkiyle karşılşaştırılır.sonuçlarda frekansı veren dizilimlerde benzerlik görülür,bu sonuç belki de baba takıntılı kadın kavramını biraz olsun açıklamaya yeterlidir.bundan benim çıkardığım sonuç genetik açıdan kusursuz olmasa da daha önce şansını iyi kullanmış bir embriyonun benzer frekansı aramasıdır,oysa frekans benzedikçe kendileşme kaçınılmazdır ve bu saflıkla beraber hatalı genin denk gelme sıklığını artırdıından resmen zar atmaktır.

    başka bir sonuç ise beraber yaşayan kadınlarda menstrual döngünün (bildiğin adet ) tarihlerinin birbirlerine yaklaşmasında feromonun etkili olduğu sonucudur.bu feromonun sırf talamusu uyarmakla kalmayıp hipofiz ve diğer eşeysel hormonları tetikleği yönünde de okunabilir.

    ama benim dikkatimi çeken bir başka husus,reklam sektöründe ter kavramının sıklıkla kullanılmasıyla ilgili.alakalı alakasız her ürün için sexy imajıyla olarak gözümüze sokulan mankenlerin resimlerinde olmazsa olmazlardan malum irilikteki ter damlaları,tsşörtlerdeki ter izleri şüphesiz sexi anımsatması ve sex sells ilkesinin desteklenmesi açısından elbette önemli ama terin feromonla hatta kıl ve maçolukla dolaylı ilişkisi düşünülecek olursa içi hiç de boş olmayan bir rklam yöntemi gibi durmuyor da değil.
  • biyolog bir arkadasimin yaptigi arastirmaya gore bu madde en cok burun kenarlari ve dudak ustunden salgilanmaktaymis. bu durum bi anlamda neden opusme ihtiyaci duydugumuzu acikliyor gibi.
  • nesinden hoşlanıldığı bir türlü anlaşılmayan, ancak her görüşmede elleri ayakları birbirine dolayan, insanı bir havaya fırlatıp ardından yerin dibine geçirten bir adamın/kadının bunları nasıl yapabildiğinin açıklaması.
  • hayvanlarda bu kadar etkili olduğuna göre, insanlarda da çok etkilidir sanırım. hayvanlarda bu koku kızgınlık (çiftleşme isteği) döneminde deriden, cinsel organdan, idrardan veya boynuz kenarlarından yayılıyor. mesela bir aslan, karşı cinsten kızgınlık dönemindeki bir hayvanın kokusunu iki kilometreden alabiliyormuş ki biz buna oha diyoruz. veya toplu şekilde yavru alınmak istenen çiftliklerde keçilerin arasına birkaç tane teke koyulur mesela. seksen, yüz tane keçinin serbest şekilde gezdiği alanın ortasına, etrafı sınırlandırılmış şekilde koyulan kızgınlıktaki tekeler, yaklaşık bir hafta içerisinde sürüdeki hemen her koyunun kızgınlığa gelmesine neden olur. burda tekenin yaydığı kokunun yani feromonun yanında, tekenin görsel olarak mevcut olması da önemlidir. insana ne kadar benziyor. aynı şey koyunlarda da yapılır ve ''koç katımı'' olarak adlandırılır. dişi kedilerinkini çok alamayız ama erkek kedilerin idrarından yayılan o kesif koku da feromondur. bu arada ek bir not olarak belirtmek istiyorum hemen. kediler normalde mart ayında kızgınlığa gelirler diye bilinir ve sokak kedileri için durum çoğunlukla böyledir. fakat ev kedilerinde nerdeyse yıl boyunca süren bir kızgınlık hali görülebilir. bunun sebebi, kedilerin kızgınlığa gelme zamanlarının mevsime bağlı oluşu. mevsime bağlı oluşu da gün ışığının ve sıcaklığın artmasıyla alakalı. evlerde insanlarla beraber yaşayan kedilerse yıl boyu ışık ve sıcaklık içinde olduklarından kızgınlık göstermeleri sadece mart ayıyla sınırlı kalmayabiliyor. feromon köpeklerin çişle alan belirlerken bıraktıkları koku da aynı zamanda. karşı cins köpeklerin yan yana geldiklerinde birbirlerinin cinsel organlarını koklaması da feromonlardan dolayı ve tarafların birleşmeye hazır olup olmadığının kontrolü amacıyla yapılıyor. are you sex gibi yani bir nevi.
  • artık kozmetiklerle maskelenmektedir ve çarpık çiftleşmenin, insanın eşini bir türlü bulamayacak olmasının ya da bulana kadar birçok badire atlatmış olmasının nedeni budur.
  • bildigim kadariyla- hatam varsa duzeltin- feromonlar, burunla algilanir ama kokusuzdurlar
hesabın var mı? giriş yap