8 entry daha
  • [1]
    sevgili halkimiz, kafanizi sikmek icin gece gunduz calisip biraraya getirdigim bir tarih kitabi ozetini daha okumak icin, guzel sehrimiz diyarbakira hosgeldiniz. bu muk kemmel ozetin konusu, alan palmer diye bir elemanin 92de kaleme aldigi, the decline and fall of the ottoman empire. yani bu bir osmanli tarihi filan degil, daha ziyade avrupayla olan siyasi ve askeri cekismelerimizin ikinci yarisinin kaydi. zart diye girmeden once uc dort entry boyunca biraz arkaplan olusturmak lazim; bu ilk donemleri de gerci istanbul un fethi basliginda yazmistik ama bir de stephen turnbull’un essential histories serisini kullanarak ozet gecelim cunku baska bilgiler de var. ustelik simdi oturup da ayiklamakla ugrasamadim, tekrarsa tekrar napalim.*

    simdi osmanlinin koku gaziler, islam dinini yaymaya and icmis, yagma ve ganimetle gecinen sinir savascilari. gaziler teoride, once sinir beylerinin, sonra selcuklu sultaninin yonetiminde olsalar da, pratikte ne bunlara, ne soylarina ne de topraklarina bir baglari yok; kuvvetli herhangi bir askeri liderin arkasinda toplanabiliyorlar. kic kadar osmanli beyliginin, kisa zamanda cok buyuk bir insan kaynagina sahip olmasinin nedeni bu; bizans siniri ve bir iki askeri basari bu insanlari cekmek icin yeterli. bu ilk basarilar da 1301de iznik cevresinde yasaniyor. binlerce adam gelmis osman icin savasmaya. bizans dogal olarak killanip, mogollarla ittifak yapmaya calisiyor ama 1302 'de selcuklularin yikilmasi ve ortaya cikan karisiklik, osmanlinin anadolu kanadini kisa sureligine saglama almis.

    osmanin oglu orhan bey bursayi, izniki, izmiti alip marmara kiyilarina yayiliyor. burada tikanip kalmis gibi gozukse de 1342deki bizans ic savasi yardima kosuyor. cocuk imparatora karsi mucadele eden regent john cantacuzenus umur bey diye bir gazi liderinin askerlerini kiralamis ama adamin kampi basilip asker kaynaklari azalinca, alternatif olarak orhan beyi onermis *. orhan’in 6000 adaminin yardimiyla john imparator oluyor ve tahtta bulundugu 8 sene boyunca, ozellikle 1348de umur beyin olumunden sonra, bizansin musluman parali askerlerinin lideri olmus orhan. ona baglilik bildiren 20 bin musluman bizans icin savasiyorlarmis bu yillarda. romayla germenleri andirdi simdiden demi kuzuciklerim.

    1352de, onceki bizans taht mucadelesi, ayni oyuncularla tekrarlanirken bizimkiler yine yardima gitmisler ve bu sefer, imparatorun izni olmadan, gelibolu civarinda bir yeri isgal etmisler. bizanslilar burayi buyuk paralar karsiliginda geri almak icin gorusmeler organize ederken, beklenmedik bir depremle (beklendigi de var bunun) civardaki bir kac kasabanin sehir surlari yikilmis ve orhanin askerleri firsat bu firsat diyerek oralari da ele gecirmisler. [demek gelibolu ingilizlere nasip olsaydi 1915te de deprem olurdu, bizim makineli tufekler tepelerden sahile yuvarlanird] bizimkiler burayi us olarak kullanip, anadoludan gelenleri yerlestirmeye basliyorlar. bu operasyon, edirneyi * alan birinci muradin zamaninda, istanbulun cevrelenip, neredeyse vassal yapilmasina kadar suruyor.

    kuzeyde de sirplar var. 1331de stephen dushan onderliginde kralliklarini birlestiriyorlar ve dushan gunun birinde yeterince gaza gelip kendini sirplarin ve rumlarin imparatoru unvaniyla taclandiriyor. bu gazla, ortodoks ve katolikleri birlestirmek amaciyla venediklilerle ittifak kurup istanbula yurumeyi planliyor, hatta papadan destek de garantiliyor ama 1355’te yola cikacakken oluyor ve imparatorluk hizla dagilmaya basliyor. turklerin ilerleyisine karsi birlesseler de artik belli oluyor ki bizansi bitirecek olan onlar degil osmanli. nitekim 1365’te baskent bursadan edirneye tasinmis. baskentin, dusman bolgesinin dibine tasinmasi, muthis bir ozguvenin simgesi ve gelecek harekatlarin da habercisi tabii ki.

    balkanlara yayilma esnasinda, bu gazi gelenegi akinci adini alsa da asagi yukari ayni. anadoludan gelen gonulluler, "timar ediniriz, edinemezsek de ganimet aliriz" ruyasiyla bu guclere katiliyorlar. fakat tabii bu birlikler, yeni kurulan duzenli orduya ek olarak kullaniliyor, haberalma, baskin ve dusmani yandan kusatmak * icin mesela. nasil ki zamaninda mogollar yanlarinda dorder beser at getirirlermis (bu yuzden olduklarindan cok daha kalabalik gozukuyorlarmis) bu akincilar da genel de ikiser atla yolaliyorlar ve mogollar gibi yavaslamadan at degistirebiliyorlarmis. imparatorluk gelistikce, bu akincilarin da kafalarina gore baskin yapip yagmalari azalmis ve ordu tarafindan daha duzenli kullanilmaya alismislar. zaten dedigim gibi cogunun amaci da o noktadan sonra orduya gecip, timar alip, gecinme derdinden kurtulmak.

    duzenli orduya gelince zaten sipahileri ve yenicerileri biliyoruz. osmanli, roma imparatorlugundan beri avrupa topraklarinda duzenli ve surekli ordu besleyebilen ilk kuvvet oluyor. deli takimi bile varmis, bunlarin ayri ozel birlikleri var, onden yolluyorlar dusman saflari dagilsin, kale kapilari zorlansin diye. (edit: mindtraveler dedi ki delilerin yanında deli olmayıp düşmana korku salmak ve düzenli ordudan önce düşmanı yıpratsınlar diye yollanan çapulcular da varmis. yani adamlarin hepsi klinik deli degil. ama bazen su dunyaya bakiyorum da biz de deli degil miyiz, asil akillilar iceri tiktiklarimiz degil mi, yaa yaa).

    [edit 2: efendim buyuk hayalkirikligi icindeyim. meger bu deliler aslen deli falan degilmis, cok korkusuzca saldirdiklari icin oyle isim koymuslar. dahaya hayallerimi yiktigi icin tesekkur ediyorum. cekko da bu delilerin normalde akincilarin da onunde hareket ettiklerini, ordunun rahat hareket etmesini sagladiklarini ve cogunlugunun devsirme oldugunu soyledi.]

    imparatorluk (genelde ikinci mehmetten sonrasi icin gecerli) savas odakli oldugundan, o kadar organize bir askeri yapilanma varmis ki, 1550lerde perslere saldirdigimizda, sah’in, ordunun gececegi yerleri onceden yakip kurak birakmasinin * lojistigimiz sayesinde zerre etkisi olmamis. ozellikle askeri kamplarin nizami gunun sartlarina gore mukemmelmis. 1462de bir avrupali gorevli fatih’in ordusunu savas kampinda gozlemlediginde, “bu kadar disiplinli ve mukemmel birliklerle isterse tum avrupayi ele gecirebilir” yazmis gunlugune.

    bu gazi sindirmek icin bir nefes alin, eveeet, simdi de 2005 oecd raporuna bakip kendinize gelin.
37 entry daha
hesabın var mı? giriş yap