23 entry daha
  • ritzer toplumun mcdonaldslaştırılmasında,

    verimlilik (neredeyse seri üretim bandı gibi çalışma tarzı, asgari çaba; müşteriye dahi iş yaptırma),

    hesaplanabilirlik ve öngörülebilirlik (nicelliğe vurgu, aynı miktar malzeme, aynı düzen, dünyanın her yerinde yemeğin kendisinin ve hatta restoranın şeklinin modelinin aynı olması),

    denetim (ritzer bunu rasyonelliğin zirvesi olarak tanımlar, neyi nasıl yiyeceğimize aslında mcdonalds karar verir),

    ve akılcılığın akıldışılığı (o kadar rasyonel bir toplum olduk ama ironik bir şekilde, yağ, tuz ve şekerden oluşan ikinci sınıf yiyeceklere talim ediyoruz. çocukları bile zehirliyoruz)

    gibi, rasyonel toplumların sahip olduğu özellikleri gösterir. ancak burda benim bahsetmek istediğim ritzer'in, toplumun mcdonaldslaştırılmasıyla yahudi soykırımı arasında kurduğu analojidir;

    yahudi soykırımı aslında rasyonelitenin uygulanmasının bir sonucudur.
    verimlilik (yahudilerin kamplarda efektif bir şekilde çalıştırılması)
    hesaplanabilirlik (kaç kişinin öldürülebileceğinin hesaplarının yapılması)
    öngörülebilirlik (öjeni ve ari ırka ulaşma çabası)
    denetim (zaten kampın kendisi)
    akılcılığın akıldışılığı (rasyonel, teknolojik bakımdan gelişmiş bir toplumun -almanlar- bu teknolojiyi bir grup insanı yok etmek için kullanmaya kalkışması) .
11 entry daha
hesabın var mı? giriş yap