6 entry daha
  • the lobster adlı filmiyle cannes film festivalinde jüri özel ödülünü aldıktan sonra hollywood'da kendine yer edinmiş hatta sonra ki filmini hollywood'da tamamen ingilizce olarak ve hollywood'un kendine has sinema doneleriyle çekmiş, yunan yönetmen.
    (bkz:ilker canikligil'in kendisini eleştirme ve ikiyüzlü olduğunu iddia etme sebebi budur çünkü kendisi piyasaya ilk çıktığında sinema otoriteleri tarafından "yeni nesil haneke" olarak tanımlanmıştır fakat sanat sinemasını hollywood'u görünce tamamen bir kenara bırakmıştır.")
    günümüzde; yarattığı sinemanın sadece "ufak bir fikir" üzerinden, konuları enine boyuna uzatmasıyla da eleştirilir.
    ayrıca; filmlerinin konusu genelde modern dünya ve modern dünyanın yarattığı insanlar & yaratılan insanların ilişkileri üzerine verip veriştirmektir. ek olarak; kendisi oyuncularını mekanikleşmiş bir biçimde oynatmaya bayılır ki bu bence sinemasının fikirleriyle uyuşan bir tutum.

    not:dogtooth çekimleri sırasında bilerek eski bir kamera kullanmış dönem havası verebilmek adına.
44 entry daha
hesabın var mı? giriş yap