6 entry daha
  • bu şarkıyla tanışılabilecek en iyi yer ve zamanda* tanışmış ve sonraki bilmemkaç saat içinde itunes un söylediğine bakılırsa 112 kere üst üste dinlemiş biri olarak diyebilirim ki; çay kaşıklarının boş bardaklarda çıkardığı ses kadar acı verici, can sıkıcı bir ayrıntıdır bu şarkı. once again i do i turn to you. it's the same old s.o.s. çaresizliğinle, "imdat"larınla, iğne gibi delici damlalarıyla iyice bir ıslattıktan sonra üstünü başını, tam dindi yağmur derken, sığınacak bir yer buldun sanırken, piyanoya bırakmışken kendini tam, orana burana düşen yıldırımların gongları kadar ürkütücü, titreticidir. her vuruş bi tokattır suratına, önce ıslatır sonra döver eşşoğlusu, izi kalsın diye, acımaz bi damla. moz göğsünü tırmalar, gömleği üstünden kayar, adam davulu değil, seni yumruklar. yağmur azıtır, fırtına çıkar, yere iner binalar.. kupkurusundur bi tane bulut yoktur havada, dolunay tertemizdir aslında ama "life is a pigsty" işte, hayatı olduğu gibi hissettiren bişeydir bu şarkı, tam böyle iğrenç, pis bişey gibi..

    "i can't reach you anymore" diyor. "i feel too cold, and now i feel too warm again. can you stop this pain? even now in the final hour of my life i'm falling in love again.."

    gayet normal.
15 entry daha
hesabın var mı? giriş yap