120 entry daha
  • amerika savaş boyunca girdiği tüm muharebereleri kazandı ama savaşı kaybetti, bu nasıl iş demeden önce mücadelenin niteliğini doğru anlamak gereken savaştır.

    abd generalleri, sahip oldukları teknoloji üstünlüğü, bir başka güneydoğu asya ülkesi olan kore'de yapılan savaşın verdiği deneyime güvenerek vietnam komünistlerini kolaylıkla yenilgiye uğratabileceklerini sanıyorlardı.

    vietnam'ı kore gibi düşünme hatasını yaptılar. karşılarında kore'deki gibi üniforma giyen, nizami birlikler halinde hücuma kalkan, geri çekilen birlikler bulacaklarını sandılar. bunlar da komünistti, bunlar da çekik gözlüydü.

    amerikalılar ikinci yanlışı bunun komünist yayılma mücadelesi olduğu tespitiyle yaptılar. karşılarında yayılmaya çalışan bir güç değil, tarihinin her döneminde yabancı egemenliğine girmekten hoşlanmamış, son olarak da sömürgeci fransızlar'ı ülkelerinden kovmuş vietnamlı yurtseverler vardı. vietnamlılar sadece kolonici batılılara değil, tarih boyu üzerlerinde egemenlik kurmaya çalışan çin'e de karşıydılar. iki kutuplu dünyada biraz da zorunluluktan sosyalist ideolojiyi benimsemiş olmalarına rağmen, verdikleri mücadelenin bir numaralı hedefi ülkelerini yabancılardan temizlemekti.

    amerika'nın muharip birlikleri vietnam'a ayak bastıklarında karşılarında üniformalı düşman değil, köylerin ve cangılın içinde gizlenmiş, saldırıp derhal geri çekilen hayalet bir düşman buldu. bütün teşkilatlanması ve taktikleri düzenli bir ordu ile yapılacak savaşa göre olan amerikan birlikleri ne yapacağını bilemedi.

    amerika kuzey vietnam'ı bombaladıkça, vietnamlı komünistler gerilla faaliyetini arttırdı. amerikan askerleri baskını yedikçe, pusuya düştükçe psikolojik olarak dağıldı. çünkü çoğu bırak abd'yi yaşadıkları eyaletin dışına çıkmamış 20 yaşında toplumun alt tabakasından gençlerdi. (bkz: fortunate son/@vecihi hurkus) ölen, yaralanan arkadaşlarının acısını vietnam köylüsünden çıkarmaya başladılar, köyleri yaktılar, kadınlara tecavüz ettiler vs. (bkz: my lai katliamı)

    bir de güney vietnamlılar vardı. amerikalılar'ın silah ve malzeme verip komünistlerle savaşmasını beklediği güney vietnamlılar. kuzeydeki vietnamlılar mücadelelerine ne kadar inanmışsa, güneydeki vietnamlılar başlarındaki yolsuzluğa batmış ve baskıcı yöneticilerden o kadar bıkmış durumdaydı.

    vietcong kazdığı tünel sistemleriyle, yürttüğü başarılı gayrinizami harple amerika'yı yıpratıcı bir savaşın içine soktu. (bkz: attrition warfare) amerikalılar kuzeye uçaklarla bombardıman yaptıkça, güneydeki gerilla faaliyetleri aynı oranda arttı. iş öyle bir hal aldı ki saygon'daki amerikan büyükelçiliği'ne çatışarak girecek hale geldiler. (bkz: tet offensive) savaş uzayıp amerikan kayıpları arttıkça ve komünistlerin savaşma kararlılığında en küçük azalma olmadıkça amerikan kamuoyu ayaklandı. 1968'de seçilen richard nixon'ın en önemli vaadi onurlu bir barışla vietnam'dan çekilmekti.

    amerikalılar'ın hiçbir muharebe kaybetmediği de doğru değildir, nitekim abd birlikleri hamburger hill adı verilen tepeyi ele geçirmek için 10 gün boyunca çatışmış, 72 ölü 400 yaralı vermiş daha sonra da tepeyi boşaltmıştır. çünkü düzenli bir savaştaki gibi karşınızda cephesi ve kanatları olan bir ordu yoktur. size saldırıp verebildiği kadar zararı verip, yeni bir saldırı için çekilen son derece esnek bir düşman vardır.

    vietnam savaşı'nda ilginç olan bir şey varsa, o da sscb ve çin halk cumhuriyeti başta olmak üzere doğu bloku ile detant denilen yumuşama sürecine girip, komünistlerle ilişkilerini geliştiren abd'nin, bu bloğa mensup küçücük bir ülke ile kıyasıya bir savaşa tutuşması ve sahip olduğu askeri güce rağmen rezil olup bu küçük ülkeden arkasına bakmadan kaçmasıdır.

    edit: hearts and minds belgeseli mutlaka izlenmeli.
61 entry daha
hesabın var mı? giriş yap