5 entry daha
  • bir psikiyatrist’in gizli defteri kitabı çok satıldı, çok sevildi. bu kitap ondan önce yayınlanmış aslında ama istanbullu gelin’e kadar (izlemedim) bilenlerin bildiği bir kitap olarak kalmış. hepsinin öncülü ise ırvin yalom sayılır gibi, o başlatmış bu terapi notlarını kağıda dökme hadisesini.

    psikolojik sorunu olan insanlar onları okuyan biz normal(!) insanlar için avunma nedeni oluyor. bu da insanın vahşi taraflarından biridir bu arada, kendinden daha kötü durumda olanın haline bakıp şükretme olarak da temize çıkarıyoruz bu durumu. aynı nedenden ‘’yakın arkadaşlar’’ bile birbirlerinin dertlerini hevesle dinler de, mutluluklarına ortak olamaz pek.

    yazarı gülseren hanım’ın biraz egosu var anladığım, normaldir, anlattığı gibi o kadar insanın hayatına olumlu dokunduysa da hakkıdır da, çok takılmadım ben, kalemini de fena bulmadım. vakalar ilk sözünü ettiğim esere kıyasla biraz daha az ilginç olsa da beni epeyce ürküttü. nietzsche’nin uçurum sözünü anımsadım okurken. tuhaf tuhaf takıntılar bir süre sonra beni de etkileyecek diye korktum. özellikle kadınlarda ailede başlayan şiddet, taciz, insan yerine konulmama gibi şeyler ortak payda gibiydi. keza temizlik titizlik takıntısı ki bunu ben de görmüştüm geçmişte. pek çok ruhsal rahatsızlığın temelinde yalnızlık, aile ve çocukluk döneminde yaşanan ya da yaşanmayanlar yatıyor gibi. yine de okumak lazım, bence cesaret işi.
19 entry daha
hesabın var mı? giriş yap