1 entry daha
  • olga (rus, 36):
    nasıl oldu anlayamadan bölünüverdik. ya ben çok duyarsızdım ya da herşeyi ortak yaşamaktan sıkılmıştık. herkes farklılaşmak istiyordu. yaşadığımız şehirlerde karneler vardı. ben bilmem ne şehrinde yaşamalıydım, bir gece moskova'da kalsam, polis yakalasa cezası vardı. haa yakalanmazsın diye düşünme, sık sık çevirmeler, kontroller vardı. az kazanıp, az harcanıyordu, insanlar arası çekişmeler çok yoktu, hayat daha standartizeydi. dağıldı rusya. ben göçtüm oradan, bir fransızla evlendim, güzelim diye aldı beni. üstelik farklıydım diğer avrupalı kızlardan, kapitalizmle büyümemiştim. 3 çocuk yaptık, vatandaşlığımı aldım, çocuklarım rusya ve fransızca konuşuyor. şimdi herkes ruslardan yakınıyor, çok kabalarmış da, çok görmemişlermiş de... evet bazıalrı aniden zenginleşti, mafyalaştı. tehlikenin farkındaydı herkes ama yapılacak yoktu. kimileri zenginleşmenin okullardan geçmediğini, okullar bitince anladı. görmediğimiz bir sürü şeyi, yemediğimiz bir sürü yiyeceği gördük, merak ettik. zorundaydık, tehlikeli miydi bizim için bilemiyorum.... herkes ülkesine, etnik kimliğine kavuştu. ama biraz da geçti sanırım, bizimkiler özbekistan yakınlarında yaşamaktalar, ancak özdillerini sadece çok yaşlılar konuşuyor, rusca konuşulmakta. herkes ayakta durmaya çalışıyor, kör topal.

    liyan (çinli, 31)
    mao öldüğünde çocuktum. biz çinliler emperyalist değiliz, japonlar emperyaliğst mesela ama tayvan'a, tibet'e de özgürlüklerini vermek istemeyiz. siyasi alanda güçlüyüz, herşeyi ucuza üretiyoruz, dünya ekonomisi bize ihtiyaç duyuyor şu aşamada. çabuk öğrenip, ucuza mal ediyoruz. diğer ülkeler, tayvan'ı, tibet'i tanırsa mal kotası koyup onları tanımamaya zorluyoruz. tehlike var mı bilmiyorum ama ben göçtüm çin'den. hepimiz aynıydık, hepimiz eşit, hepimiz çekik, hepimiz farksız. avrupa'ya geldim, daha niceleri gibi. nüfusu kontrol amaçlı, tek çocuk politikası vardı onu kaldırdılar. avrupa'da ölen çinli yok mesela. mafyalar cesedi yok edip ölenin pasaportuyla yeni bir çinli getiriyorlar avrupa'ya. tehlikenin farkında mı avrupa bilmiyorum. görüyoruz, öğreniyoruz, buralarda işe girip bilgi teknolojisi çalıyoruz. çin'de şirketlere yabancı ortak almıyoruz mesela. ucuz üretip, kar payı yüksek oranla satıp bunu yabancı şirketlere yedirmiyoruz. ama biz de öğreniyoruz, mc donald'a bayılıyoruz, makyaj malzemesine tapıyoruz.

    miroslava (sırp, 39)
    savaş kötüydü. yakınlarımı kaybettim. kimliğimi kaybettim, yugoslav olarak anılırken hırvatistan'da kalan bir sırptım artık. ayrımcılığa tabi tutuldum ama gidemedim de sırbistan'a. hayatı burada kurmuştum, bir hırvatla evlenmiştim. dükkanım hırvatistan'daydı. göz göre göre geldi savaş, göz göre göre yaşadık. bitmiş olsa da ayrımcılığa tabiyim şimdi. tehlike her zaman, her yerde var sanırım.

    safiye (türk, 37)
    böyle değildik, biraz daha az konuşup, iyi geçindiğimizi sanırdım. geçenlerde chate girdim. sen kürtsün, sen yobazsın, sen öylesin... insanları hep ayırır olmuşlar, kendisine benzemeyeni, yargılar, aşağılar olmuş milletim. ankara, kürdistan'a verilecekmiş, kürtler ayrı ülke istermiş, lazlar pontusu kuracaklarmış, antalya'dan mini germany doğacakmış... kadıköy mü? orada da fenerbahçe cumhuriyeti olacakmış. herkes herkese karşı kin duyar, nefret besler olmuş. tolerans diye bir şey kalmamış, herşey abartılmış. tehlike var evet, abartı tehlikesi.
399 entry daha
hesabın var mı? giriş yap