draugen

• bilmecesiz adventure oyunu.
  
  ragnar, röportajlarında adventure oyunlarında bilmecelerin hikaye akışını kesintiye uğrattığını, artık pek kullanmak istemediğini söylüyordu, ama yine de hiç bilmecesiz bir adventure beklemiyordum. oyunda sadece diyaloglarda seçim yapabiliyoruz ancak onun da sonuca bir etkisi yok, yalnızca hikayenin farklı kısımlarını öğrenmemize yarıyor.
  
  oyun, bizi açık dünyaya bırakmış gibi görünüyor ancak oynanış tamamen çizgisel, her mekana sırası geldiğinde gitmek gerekiyor, erken gidince hiçbir şey olmuyor.
  
  konu olarak spoiler vermek istemiyorum ama son kısımlar haricinde spoiler verecek pek bir şey yok zaten: bir kayıp kız kardeş, bir sidekick karakter, bir hayalet kasaba, norveç'teki viking efsanelerinden bir bukle, klişeler... öyle işte. son kısımlar azıcık da olsa heyecanlı olmayı başarıyor.
  
  teknik olarak da ragnar'ın en düşük oyunu diyebiliriz. unreal engine kullanılmış ama görsel açıdan, yine aynı engine'i kullanmış ve yıllar önce çıkmış obduction kadar bile etkileyici olamıyor. bethesda'yı anımsatan bug'ları da cabası. ayrıca oyun çok kısa, kasaba demeye dilimin varmadığı oyun dünyası, bizdeki en küçük köyden daha küçük, çevre ile etkileşim de düşük. oyunu 4 saatte bitirmişim ama hızlı bir oyuncu 2 saatte sonuca ulaşır. tasarım kısmında da kısalığı örtmek için bilindik hileler kullanılmış: diyaloglar hızlı geçilemiyor, seçim yapmamız gerektiğinde ilgili tuşa basılı tutup beklemek gerekiyor vb. tabii bunlar tekrar oynanabilirliği de bitiriyor.
  
  evet yukarıda oyunu bayağı gömdüm sanırım, fakat kendi türü için [yürüme simülasyonu + resimli roman??] gayet iyi denebilir, atmosfer yer yer iyi olabiliyor, lissie karakteri de gayet dinamik ve hoş bir karakter olmuş. oyun sonunda devamının geleceğini de haber vermişler, belki devam oyunlarında hatalardan ders alırlar. ama üzüldüğüm nokta, the longest journey gibi bir şahesere imza atmış ragnar'ın her yeni oyununda bir öncekini aratıyor olması, artık kendine gelmesi gerekli.