9 entry daha
  • "beni kediler büyüttü ama böylesini görmediydim. vallahi de billahi de. beni kediler, camlardan sıvışan, posta deliklerinden fırlayan, yabani tavuklarla misket oynayan kediler. ama böylesi, pes. eh kapı duvar tabii. biz eski kulak kesilmişlerden tenessee'yi tavuk karalarının yazarı diye bilirdik. "kasabamız" ölçeğini daraltıp, bizim evin arkası dondurma fabrikası bebek evinin ayıp ayaklanan biricik nora'sı yerine "ev"in nabzını toptan tutuyor - ev de ev hani- kanıksanmış diken üstülüğü - patlamaları da tahliye etmeden- canlı canlı can hıraş bağlantıya yediriyor sanardık ki kendisini iki ileri bir geri, mutfaktan salona bakan pencerenin pervazında yazardı ve salondan mutfağa, iki oda bir bakla, sonra tanrı gibi ilik gibi adamlar karakterlerine gel kemik, meğer ki kedisi.. ipliği çözülsün de kuşak geçmesin diye, akşamları ahalisi toplanan evleri, iki, üç, beş kişilik toplumları, herkesin bildiği ve güneşin altındaki yeni şeyden saymayıp sırtını döndüğü ya da en ihtimal bucak bucak kaçtığı, kaçarayak hesabı dertop edildi mi eşkiya gibi yola inen bulguru not düşe kalka, benzini bol tutan amerikan arabalarıyla bile aralarında miller olan salonların aralarındaki milleri iptal ederek ve arthur miller ayarında bir sembolizme kaçmadan ama kazanı bir o kadar fokur fokur, tavuk karalığına gözlük sanıyorduk. kazın ayağı öyle mi ya. beni kediler büyüttü ve belki en çok sırıtmalarına alışıktım. böylesini görmemiştim diyorum. vallahi. memeye doğmuş bebek gibi yirmi dakika ya uyuyor ya uyumuyor, dev bir maydanoz tarafından kovalanıyormuş gibi uykusundan fırlayıp kıyamet alameti gibi dolaşıyor evde. uyku filan kalmadı. uyku, vardıysa da. kızım, bak ağlama nolur artık. kafa kalmadı, vardıysa da, fırına. anlatı tekilleşip kümes fanusa dönünce, daha mı içinden çıkılmaz olacaktı. nerden baksan yirmi yıldır, belki çoktan, bu damar damar üstüne biniyor ya, psişe yavrucum, kitapsız kedi, yeter ulan. ne diyordum. anlatı tekirleşip.."

    zebercet, niemandsrose tarlası 1 numaradaki prens oteline aliye nefaset ve kedisini konuk diye kaybederken, "bir ve aynı günlükleri", ocakbaşı.
34 entry daha
hesabın var mı? giriş yap