3 entry daha
  • malafa'yı tanımlamak için hakan günday'ın diğer kitaplarını referans alırsak ;
    kinyas ve kayra'dan başlayan ve her kitapta azaldığı görülen,okuyucu şaşırtan,farklı dşündüren tespitler çok uzakta kalmış. kinyas ve kayra'da çokça düşünmeniz gereken fikirler vardı,bu fikirlerin arasında nadir olarak çok çocukça düşünceler de çıkıyordu ama onlarda kitabın akışı içinde kendi yerini buluyor bir kılıfa uyuyordu, bu yüzden kitabı bir çırpıda okuyup bir kenara atamıyordunuz ama malafa birgünde bitti, güzel tesbitler bir elin parmaklarını geçmiyor ki hakan günday kitaplarının en büyük özelliği budur. tespitler ve bu tespitleri yapan karakterlerin hayata bakışları, olaylara verdikleri tepkiler. daha iyi anlatabilmek için kitaptan iki örnek vereyim.

    benim beklentimi karşılayan kısım

    --- spoiler ---
    "sizin en büyük sorununuz da bu.bir rakı sofrasında dost olup, ertesi sabah birbirinizi bıçaklayabiliyorsunuz. ilk tanışmada yakınlaşıp, birbirinizi tanıdıkça uzaklaşıyorsunuz. bizse tersini yapıyoruz. uzaktan başlayıp, ağır ağır yaklaşıyoruz. dost olmamız uzun sürüyor ama dostluklarımız kalıcı oluyor. doğu ile batı arasındaki fark hilal ile haç arasındaki fark kadar. hilal bombeli. haçtaysa dik açılar var. hilal altında yaşayanlar da bombeli hayatlara sahip. genişler,kurallarla ilgilenmiyorlar, zamanla ilgileri yok, çöl kumu gibi uçuşuyorlar. haçın gölgesindekilerse set ve köşeli hayatlar yaşıyorlar. yasaları, kuralları olan, dik açılı hayatlar. hilalin altındaki insana, haçın gölgesindeki düzeneğe inanıyor.dolayısıyla hilalle yaşayanların her biri ayrı bir düzenek geliştiriyor. küçük çeteler. küçük düzenekler. haç, insana tek bir düzenek emrediyor. doğu ile batı arasındaki fark bu."
    --- spoiler ---

    kitapta sıkça rastlanan tarzda tespitler ;

    --- spoiler ---
    "....birleşmesi gereken zihinlerimizdir. bunun da tek yolu bir sandık inşa etmek. piramitler kadar büyük bir sandık. içine on binlerce insanın, aynı anda girebileceği bir sandık. sandık titanyumdan yapılmış olmalı. insanlar, doğdukları andan itibaren öğrendikleri her şeyi sırasıyla düşünecek ve sandığa girdikleri ana kadar akıllarından geçen bütün düşünceleri anımsayarak zihinlerini boşaltacaklar. sandık titanyumdan yapıldığı için bütün düşünceler içeride kalacak. sırayla, yeni doğmuş bebekler dahil, bütün insanlar sandığa sokulacak. son insan da girdiği zaman, sandık insanlık bilgisiyle dolmuş olacak. işte o zaman, sandığın titanyum kapağı açılacak ve içinden tanrı çıkacak...."
    --- spoiler ---

    hakan günday tarzını bilenler ve sevenler ne demek istediğimi daha iyi anlamışlardır sanırım. kayrada zihnini boşaltma süreciyle bitiriyordu hikayesini, ütopikti ama bu değildi..sanırım antalya da ki hayatı çok fazla yansımış kitaba.

    birde kitapta kullanılan üretilmiş kelimeler varki sıkılganlar, üşengeçler ve sabırsızlar için birkısmının karşılıklarını yazayım buraya.

    ahçik = kadın
    meterlemek = becermek-sikmek
    meter = seks
    tram = para
    dacik = yerli / türk
    pıt = ecstasy
    paks = kişi
    mart = adam
    pata = penis
    vardik = külot
    tetas = göğüs / meme
    deşa ! = siktir !
    pörç = ibne
    koks = kokain

    son olarakta karakterlerin tarzlarının yumuşadığını görüyoruz bu kitapta. zargana'yı sokak ortasında tecavüze uğratan, betty'i çocuk fahişe yapan hakan günday..kozan'ın audrey'e dokunmasına izin vermiyor. kitap kötü bir kitap değil ama benim sıralam hala

    (bkz: kinyas ve kayra)
    (bkz: piç)
    (bkz: zargana)
    (bkz: malafa)

    şeklinde..

    edit : yoğun istekler üzerine kelime listesini güncelliyorum

    yumoş : euro
    çikolata : isviçre frangı

    edit : entry'i yazalı 11 sen olmuş. piu. bugün gelen uyarıya göre o kelimelerin çoğu ermeniceymiş. bilgilerinize.
125 entry daha
hesabın var mı? giriş yap