2 entry daha
  • sinemalarda gösterime girdiğinde truffaut'nun ilk büyük başarısızlığı olmuştur bu film. halbuki güzeldir. jules et jim'in hemen ardından hitchcock ile beraber o meşhur röportaj kitabını tamamlamış, zannediyorum onun etkisiyle bir aldatma hikayesi olan la peau douce'ü oldukça hitchcockyen bir tavırla (yani eskisine oranla daha fonksiyonel, hikaye anlatmaya yönelik bir tavırla) çekmiş, temponun hızlandığı kimi noktalar dışında yeni dalga üslubundan uzaklaşmıştır. hikaye dönemine göre oldukça yeni bir şekilde, eşini aldatan bir adamı anlatırken, aşk üçgenünün her elemanına eşit davranmış, kimseyi kötü kılmamayı (yuva yıkıcı, şirret kadın, sorumsuz erkek, frijit eş.. bu klişelerin hiçbiri yok), suçlu kılmamayı becermiş turufo.
10 entry daha
hesabın var mı? giriş yap