5 entry daha
  • diğer hitchcock filmlerinde [gereksiz not: diğer birkaç entry de böyle başlamış be.] olan bitenden, oyuncu seçiminden dem vurduğumuzda, belki de bu kadar düşük bütçeli bir ikinci film bulamayacağımız [bulabiliriz aslında, bu filmin ne kadar az parayla çekildiğini ifade etmek için abarttım biraz.] güzide eser.

    hitchcock'un sabotage, vertigo, north by northwest filmlerini de sabaha karşı izlemiştim tıpkı bu filmi olduğu gibi.

    "a. hitchcock'un, kendisinin en beğendiği filmi" şeklindeki bir ibarenin, onun tarafından yapılmış bir ironi olduğunu düşünmek ve öne sürmek istiyorum sayın sözlük. zira; beyefendi, psyhco 'sunu da çektiği tek komedi filmi olarak değerlendirmişti.

    filmin açılışı, devamı ve sonu inanılmaz basittir. o beklediğimiz [ki ilk filmlerinden olduğu için; gelecek yıllarda çekeceği filmlerdeki tarz -neyse artık- beklenmeyebilir. yavaştan oluşuyordu hitchcock sineması. ayrıca para kazanması lazımdı, yüzde yüz kendi filmleri çekebilmesi açısından. ] hava olmayabilir filmde. ne bekliyoruz ki?

    kapı kilitlenmiş.kadın içeride kalmış, arabadan dumanlar çıkıyor. boğuldu boğulacak..

    [sıkı bir hiçkorkmaz takipçisi bilir ki; o kapı öyle ya da böyle açılacak, maksat hafif bir gerginlik olsun diye kilitlenmiştir kapı. korkmaya gerek yok.]

    "filmde katil mi varmış?" diye sorabiliriz bu film sonrası. zira bu film tertemizdir. dayı charlie'nin ruh haline büründüm daha çok. ve kaçmayı istedim. dul kadınların hayasızca tükettikleri refah yaşamın, hayatın adaletsizliği olduğu üzerine yapılan göndermeler olduğu gibi bir tarantino filminde yer alsaydı, kimse itiraz etmezdi, doğal karşılanırdı.

    hep denmişti zira;

    tarantino sinemasında; hitchcockvari bir casting, diyaloglar, müzikler vardır. başarılı yönetmen bu güzide üçlünün üstüne iyi bir hikaye koyabilendir, diye öz çıkarabilsem de aslında bu film yönetmenin bizimle dalga geçişi gibi. iki çocuk var filmde, ikisi de sanki eğitim eleştirisi gibi dimdik ayakta durmakta olan söylemlerdir.

    sıkıcı aile yaşantısının portresi de filmde ne kadar gerçek bir mesaj ise de, joe ile maloz arkadaşının edebiyat paralamaları ve cinayet, öldürme üzerine diyalogları bir o kadar tarantino'nun diyaloglarını hatırlatır.

    ya da şöyle söylemeli; bu filmi seyredin. günümüzde kim ne yapıyorsa, geçmişte mutlaka bir örneği mevcuttur, ilkemize siz de dayanın.
21 entry daha
hesabın var mı? giriş yap