9 entry daha
  • az gelişmiş ülkeler büyüyor ama gelişmiş ülkeler istedikleri için büyüyor ve gelişmiş ülkeler onlardan kat kat daha çok büyüyor. bu büyüme oranının gelişmiş "merkez" ülkelerde daha büyük oranda gerçekleşmesi, merkez dışı ülkelerden merkez ülkelere "artık transfer " üzerinden yapılan sermaye akışı neden olmaktadır . başka bir deyişle merkez ülkeler merkez dışı ülkelerin büyümelerine kendi çıkarları doğrultusunda izin veriyor ya da yönlendiriyor. bu nedenle gelişmiş ülkeler dışındaki ülkelerin durumu "merkez" ve "çevre ülke" konumlarinda aynı kalmak durumundadır.

    bu yaklaşım imanuell wallerstein' a aittir. merkez ülkelerin en büyü avantajı olarak sermaye ve teknoloji olanaklarını gösterir. bu olanağın en büyük avantaji işgücü niteliğini önemli ölçüde etkilemesi. çünkü sermaye ve teknoloji olanağı olan merkez ülkeler küresel dönemin koşullarına göre nitelikli işgücü yetiştirme olanağı da bulacaktır. böylelikle sermaye, teknoloji ve işgücü avantajıyla katma değeri yüksek üretim olanağı yaratarak çevre ülkelere göre büyük bir avantaj elde etmektedir. bu nedenle gelişmiş ülkelerin geçilmesi zordur. dolayısıyla azgelişmişliğin sürekliliği olmaktadır.

    wallerstein, frank'tan biraz farklılaşır. farklılaşma, wallerstein'nın "merkez" ve "çevre " ülke kavramlarına "yarı çevre " kavramını ekler. ancak bu kavram da ülkelerin var olan konumundaki sürekliliği değiştirmez. sanırım bu döngü ancak sistemin yıkılmasıyla aşılabilir.
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap