6 entry daha
  • ıduk, kutsal kabul edilerek doğaya salınmış hayvandır.

    jean-paul roux, eski türk mitolojisi kitabında ıduk kelimesinin "serbest bırakma, gönderme" anlamına gelen "ıd" kelimesinden türediğini ifade eder. sözcük, betimlediği eylemin altında çoğunlukla dini-mistik motivasyonların bulunmasından ötürü zamanla "takdis edilen" anlamında kullanılmaya başlanmıştır.

    hayvanların soyunun tükenmesinden ya da yeterince üreyememesinden veya fazla üremesinden korkulması, sürülerin sahibi olan tanrıların gazabından çekinilmesi, kimi hayvanların güzelliği veya kuvveti bakımından olağanüstü niteliklere sahip olması gibi nedenler insanları bazı hayvanları doğaya salmaya teşvik etmiştir. sahibinin adağı üzerine serbest bırakılan bu hayvana ne yük taşıtılabilir, ne sütü sağılabilir, ne de yünü kırpılabilir. ıduk olan hayvanlar, avlanamaz ve diğer insanlar onları gütmekle ve korumakla yükümlüdür. doru bir at, besili bir koyun ya da ırk bitig'te geçtiği üzere "beyaz ve benekli bir inekten doğan beyaz ve benekli bir buzağı" ıduk olabilir.

    benzer şekilde orman, nehir, göl, dağ ya da bazen mezar gibi mekanlar da kutsal kabul edilerek diğer yerlerden ayrılmıştır. buralarda dünyevi hiçbir eylemde bulunulamaz, orada yaşayan hayvanlar öldürülemez, ağaçlar kesilemez ve otlar dahi koparılamaz. mesela ötüken ormanı ve tamir nehri, ıduk olarak kabul edilen yerlerdendir.
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap