12 entry daha
  • kaliteli film olsa da öyle mükemmel bulduğumu falan söyleyemem. ama sağlam tarafları var. mesela stephen frears'in filmin merkezine pakistanlıları koyup onların dertlerini tasalarını, ezilmişliklerini, yükselme, sınıf atlama ve bu eziklikten kurtulma çabalarını anlatması, üstüne eşcinsel ilişkiyi klişelere kaçmadan aktarması. asıl başarılı tarafı da merkezdeki omar/ömer karakteri. iyi yazılmış ve oynanmış bir karakter. öyle özgün bir karakter değil, hep tanık olduğumuz karakterlerden ama iyi işlenmiş. lakin ezilmişliği, bunun getirdiği yükselme ve intikam hırsı, açgözlülüğü nedeniyle itici bir karakter aslında. tabii ki ezilmekten kurtulmak istemesi normal, sınıf atlama isteği de normal ama mesela arkadaşına "eskiden sen beni hep ezerdin, şimdi benim çamaşırhanemde yerleri paspaslatıyorum sana" demesi karakteri itici yapmaya yetiyor. zaten sadece bu cümle karakterin hırsını, yükselme ihtiyacını, intikamını bi güzel özetliyor.

    frears ırkçılığı, ingilizlerle göçmenler arasındaki bitmek bilmez (bitmeyen, bitmeyecek) çatışmaları da aktarıyor. aslında her açıdan spike lee'nin en kaliteli filmi do to the right thing'i hatırlatıyor. bu film, lee'nin filminden önce çekildi. lee filmini yaparken bu filmden esinlendi mi bilemiyorum, ortak tarafları mevcut. bu arada lee'nin filmi bence daha iyi, daha etkileyici. daniel day-lewis her zamanki gibi iyi oynamış, keza ömer'i oynayan gordon warnacke de iyiydi, rita wolf pek güzelmiş. son not; kumail nanjiani bu filmi dizileştirecekmiş. bakalım katledecek mi, yoksa üstüne koyup kaliteli bir dizi mi yapacak göreceğiz.
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap