kösedağ savaşı

• bence tarihimizin en utanc verici başarısızlıklarından biri. tabi yazacaklarım doğruysa. yanlışsa tarihçi yazar arkadaşlar uyarsın.
  selçuklu öyle zayıf bir dönemi değil gayet de güçlü olduğu bir dönemde noyanım komutanlığındaki 30 bin kişilik moğol ordusuyla kösedağ'da karşılaşır. selçuklu ordusunun 80 bin kişiden oluştuğu söyleniyor. sultan gıyaseddin keyhüsrev genç ve tecrübesiz biri.
  selçuklu ordusu 20 bin kişi ile öncü birlik oluşturuyor ve moğol ordusuna saldırıyor. 30 bin kişilik mogol ordusu, bizim savaş taktiğimiz olan kurt kapanı taktiği ile öncü birliklerimizi darmadağın ediyor.
  sayı 60 bine 30 bin oluyor. hala sayıca ezici üstünlügümuz var. ama o da ne?
  genç sultan yenildik sanıp kaçıyor. sultanin gittiğini öğrenen askerin büyuk çoğunluğu da kaçıyor. az bir asker ise durumdan habersiz hala savaşmaya hazırlar. bu sırada moğol ordusu bakıyor ki bizim çadırlar terkedilmis, boş, in cin top oynuyor. bunu taktik sanıyorlar. 2 gün yaklaşamıyorlar acaba birşey mi var diye. sonra dayanamıyorlar ve saldırıya geciyorlar. o da ne? selçuklu ordusu piyasada yok.
  bu mağlubiyetten sonra selçuklu dağılma sürecine giriyor.
  genç ve tecrübesiz bir liderin yerine kuvvetli bir lider olsaydı tarihin akışı nasıl olurdu? hep merak ettiğim birşeydir geçmişte şu olmasaydı alternatif gelecek nasıl olurdu meselesi. ve ufak bir şeyin sebep olduğu büyük vakıalar. bir adam genç ve tecrübesiz olunca apayrı bir tarih var ve eğer bir adam nitelikli lider ise apayrı bir tarih olacaktı mesela.
  illiyet bağını geniş tutarsak, gıyaseddinın babası alaaddin keykubat kuş etinden zehirlenmese çok farklı bir tarih ve gelecek olacaktı. kuş etine zehir koyan ismini bilmediğimiz bir katil, tarihe nasıl etki edebiliyor görüyor musunuz? illiyet bağı daha da genişlerse (kelebek etkisine doğru gidiyoruz) o katilin annesi ve babası sevişmese...