6 entry daha
  • beşiktaş'ta gordon milne dönemi öyle bir dönemdir ki illa ki bir benzetme yapacak olursak demokrat parti'nin iktidardaki ilk yılları ile akp'nin geçtiğimiz yılki dönemi örnek gösterilebilir. yani rakiplerin olağandışı güçsüzlüğü ve iktidardaki partinin herhangi bir seçim bölgesine odun dahi koysa seçtirebilme gücü. zaten bunu adnan menderes de formüle etmiştir zamanında, malumdur. (zaten ben adnan menderes'in bu sözünü rakibine bir uyarı, halka da "bokunu çıkardınız" esprisi olarak algılamışımdır daima) neyse efendim şüphesiz mutlu topçu'ya odun filan diyor değilim, ama kabul edin ki dönemin en yetenekli defans futbolcusu da değildi. yetenekleri epey sınırlıydı. lakin az önce de bahsettiğim gibi o dönemde rakip takımlar öylesine pejmürde idi ki gordon milne bu mevkiye 90 dakika koşabilme yetisi dışında herhangi bir özelliği olmayan birisini koyma hakkını kendinde görebiliyor, aslında adrnan menderes gibi rakipleriyle dalga geçebiliyordu. (aynı dönemin bir başka "yeteneği sınırlı" beşiktaşlı defans futbolcusu ismail'i de hatırlayınız lütfen-unutum şimdi soyismini) mutlu'ya böyle baktım onu hep böyle andım, lakin sevilir tabii şüphesiz en azından çirkef bir futbolcu değildi, dönemin ruhuna uygundu. candır.
42 entry daha
hesabın var mı? giriş yap