12 entry daha
  • zweig ile ilk kez tanışmama vesile olmuş kitaptır.
    kitap bir çırpıda, bir kahve eşliğinde, güzel bir playlist ile bir saate bitebilecek kalınlıkta, öncelikle belirtmek lazım.
    konusu çok da mühim değil, bir kitapta konu arıyorsanız eğer, aramayın.
    hikaye anlatımı ise, çok hoş ve başarılı.
    en çok hoşuma giden kısmı ise,

    adamın ve kadının, cinsel ilişkiden sonraki rollerini, sabahında değiştirmiş olmaları. kadının ona hayat vermesi. kadının, ölü bir bedene kadınlığıyla hayat vermesi. sırf buradan bile, o kadar uzunca bir açıklama yazılabilir ki, öykünün kendisini aşar ve gider.

    hikayenin gözüme çarpan diğer bir noktası ise, o kadar güzel şekilde anlatılmış ki kumar masası sahnesi, o ellerin çözümlemesi, herkesin bir nevi pokerface olduğu ama kimsenin ellerini saklayamadığını, ellerin ise gören gözler karşısında tam anlamıyla çıplak olduğu hakkındaki kısım, inanılmazdı.

    peki adam ne yaptı ? ona bir hayat veren kadını bir azize olarak gördü ve geçti. onu farketmedi der kadın. beni farketmedi bile. bir kadın olarak beni farketmedi.

    adam yine kumar masasında, kadın yine izliyor. verdiği hayatın, alınmasına izin vermediği hayattan farklı olmadığını görüyor.
    buradan gülerek şuraya bağlıyorum, dr.house'a bağlıyorum.
    " neredeyse ölmek hiçbir şeyi değiştirmez. ölmek, herşeyi değiştirir. "
62 entry daha
hesabın var mı? giriş yap