9 entry daha
  • shades of god en sevdiğim doom metal albümlerinden biri olmasına rağmen paradise lost öyle takip ettiğim bir grup hiç bir zaman olmadı. hatta 2009'daki konserleri sırasında 16 yaşında bir ergen gerisi olarak "kreator kreator!" diye bağırma densizliğinde bile bulunmuştum.

    bu sene brutal assault'taki bloodbath konserinde nick holmes'un ne kadar mübarek bir adam olduğunun bir kez daha farkına vardıktan sonra grubun son zamanlarda çıkardığı albümlere de bir şans tanımaya karar verdim ve aman allahım!

    doksanlı yılların sonundan itibaren hep belirli bir kalitenin üstünde olmasına rağmen eski görkemli zamanlarını aratan işler ortaya koyan paradise lost'un the plague within ile doom death metal'e dönüşü muhteşem olmuş. albümü dinlerken üzerinize çöken kasvetin yanında zaman zaman da ritme kendinizi kaptırıp boynunuzu koparırcasına kafanızı sallayabiliyorsunuz. elli dakika boyunca çılgın atılmasına karşın özellikle yer yer stoner rock tadı veren cry out çalışmadaki favorim. yirmi otuz senelik grupların geçmişte çıkardıkları iki üç albümün mirasından yemek yerine hala dinleyiciyi şaşırtabilmesi gerçekten çok heyecan verici. geçen sene benzer hisleri a skeletal domain'i dinlerken yaşamıştım.

    bu arada bu sene doom metal için baya bereketli geçiyor. lucifer, windhand, uncle acid and the deadbeats, torche başarılı albümler çıkardılar. ekimde exhausting fire'ı yayınlayacak kylesa'dan da beklentilerim yüksek. soundcloud'da dinlemeye sundukları şarkılar gayet sağlam.
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap