4 entry daha
  • çiftçilik bizde dededen gelmeydi o yüzden iki kuşak arası gözlemlerimi söyleyeceğim.öncelikle bir ürünü yetiştirdiğin zaman yaptığın masrafların sana geri döneceği, kar elde edileceği gibi bir garanti yok. yaptığın tohum, su, ilaç, mazot masrafları ve toprağın yoksa verdiğin icar parası senin kazanacağın paranın yanında devede kulak diye anlatılamayacak kadar büyük bir para. miras yoluyla toprakların paylaşılması sonucu çiftçinin elinde büyük tarlaların olmaması da ayrıca bir etken.bir günde iki tarlaya gideyim dese biri anyada diğeri konya'da olduğu için zaman sıkıntısı ve mazot gibi masraflar artıyor.havadaki değişiklikler, mevsimlerin normal davranmaması ürünlere zarar verdiği için hem maddi hem manevi yönden büyük bir kayıp oluşuyor.bu gibi etkenler sonucu anne babalar çocuklarının böyle belirsizlik ve olumsuzluklarla dolu bir mesleğe yönelmelerini istemiyorlar, ve çocuklarını köyden uzak yerlerde işe göndermeye çalışıyorlar.ha bu nasıl çözülür ya da artık çözülebilir mi bilmiyorum ama kesinlikle toprak ve ekimle ilgili bilinçlendirmeler yapılmalı.yoksa çiftçilik yakın gelecekte azalarak bitecek durumda. yaşadığım yerden yaptığım gözlemlerle konuşuyorum, 20 ile 35 yaş arası çiftçilikle uğraşan insan sayısı 20yi geçmez. yaşadığım yerde balıkesir'in en verimli ovalarından biridir.
12 entry daha
hesabın var mı? giriş yap