3 entry daha
  • 60'lı yıllarda yapılmış en iyi filmlerden biri.

    --- sıpoylır değil ama öyle de ---

    anthony quinn'in barabbas olarak kendine göre yaşayan, biraz karanlık, hiçbir kural kanun tanımayıp dünyayı siklemeyen bir karakterde izliyoruz filmde.
    taa ki; isa'yla (evet bildiğimiz) hapse/nezarete düşüp halk isa'yı ölüme, barabbas'ı yaşama mahkum edene kadar.
    o andan sonra barabbas ölümsüzlükle lanetleniyor. birkaç insan ömrü yaşıyor.
    gladyatör oluyor, köle oluyor, madenlerde çalışıyor.

    o, inanmayı deniyor.
    hristiyan biriyle madenlerde yakınlık kurduktan sonra madalyonuna bir haç işareti kazıyor barabbas. ama gel gelelim istediği gibi olmuyor bu inanç işi.
    şöyle güzel bir diyalog var filmde;

    + sen de mi bu tanrıya inanıyorsun?
    - benim tanrım yok.
    + eğer senin bir tanrın yoksa, neden madalyonunda onun işaretini taşıyorsun?
    - çünkü ben inanmayı denedim.

    barabbas hep bir arayış içinde, içinde yapayalnız ama bir şeylere tutunmaya çalışan bir adam aslında. ama ne kadar denediyse bir türlü alışamıyor..

    --- sıpoylır değil ama olabilir de ---

    3 saate yakın uzun bir film bu. şöyle güzel bir gece yarısı izlenebilir.
    harcanılan vakit için pişman etmeyen ve barabbas ile beraber kendi iç yolculuğunuza çıktığınız bir yapım aynı zamanda.
6 entry daha
hesabın var mı? giriş yap