2 entry daha
  • beyoglu'ndaki can yaınları binasına ilk girdigimde karşıma çıkan, kim oldugunu ve ya olmadıgını piri isimli kitabını okuduktan sonra kavradıgım ve oturup adam gibi konusmak yerine mal mal yuzune baktıgım yazar. agırlıgı ve aynı zamanda olgun dinginliği, kime karşı koyduğu belli olmayan mesafe beni kendimden sogutmuştur.

    affına sığınarak piri isimli kitabından bir bölüm yazıyorum:

    seferis kendi ışığı vardır suyun, deyince ben,

    "başka şeylere yansımayan bir ışık mı," diye sordum gülerek.
    "kendine yansıyor," dedi, "fakat, nesnelerden gelen ışıkları da geri gönderiyor."
    "çok saçma," dedim, " suyun ışığa hakim oldugunu mu sözlüyorsun."
    "evet," dedi, "maddeler içinde birşeye hakim tek maddedir su!"
    "kendine hakim değil ama," dedim "akıyor?"
    "iyi ya," dedi, "yeryüzüne hakim olmaya çalışıyor, akması ondan."
    "yok oluyor," dedim.
    "hayır," dedi seferis gülümseyerek.", "kendine dönüyor!"
31 entry daha
hesabın var mı? giriş yap