1 entry daha
  • muğla'nın ula köyü'nden bir türkü.
    hikayesi şöyledir:
    çaydereli osman kuzeni nasuh çavuşun gelin alması ile ula'ya gelir. hep birlikte marçal dağlarını aşıp ula'ya geldiklerinde, kız evinde eğlence sürmektedir.
    osman, kapının yanında dikilip oynayan kızlara göz gezdirir ve (her zamanki gibi) bakıları bir kıza takılır kalır.
    ne yaparsa yapsın gözlerini kızdan (gülayşe) ayıramaz, ama bi aktivitede de bulunamaz.
    gelin alayıyla beraber çaydere'ye dönerken yanındaki mehmet'e "içimde bulgur kaynıyor, kafamda kireç söndürülüyor" der, haklı olarak mehmet'de "ne diirsin lo?" tepkisi veriyor.

    o günden sonra osman, ula düğünlerine çağrılmadan giden konuk haline gelir. her düğün haberini aldığında atına atlayıp, soluğu ula'da alır.
    çoğu düğünde gülayşe ortalıkta görünmüyordu ama bir gördümü de içinin tüm "denizleri köpürüyor"du. yine böyle bir düğünde gülayşe'ye "gel ayşe" diyecek cesareti toplayabilmek için birkaç şişe rakıyı devirir, daha sonra bir "oğlanlar mi geçmiyor gözlerim mi seçmiyor" türevi olan "ayşe mi dönüyor dünyam mı sönüyor?" sorusunu sorar kendisine.
    tam o sirada biri koluna girer "gel be dost, derdin var herhal, gel meclisimize katıl" der.
    çaydereli osman kendini ula'lı gençlerin sofra kurdukları hasırın üstünde bulur. herkes kendisine dostça bakmaktadır. merhabalaştılktan sonra ona da bir kadeh sunarlar. bir aşık sazını ayarlarken "osman kardaş, ula düğünlerini kaçırmayışının nedeni ne ola ki?" diye sorar.
    o güne dek bağlamayı eline bile almamış olan çaydereli osman birden irkilir. yeniden doğmuş gibi olur, aşığın elinden bağlamayı alır. o gün çaldığı türküdür bu:

    "deniz üstü köpürü ah yarim rinna rinna nay
    kayığa da binsem götürür ah yarim ah
    benim de buraya geldiğim ah yarim rinnanay
    rinna rnna nom
    bür güzelden ötürü ah yarim ah

    karıncanın katarı ah yarim rinna rinna nay
    yüreğime değdi batarı ah arim ah
    benim de buraya geldiğim ah yarim rinnanay rinna rinna nom
    bir güzelin hatırı ah yarim ah"
239 entry daha
hesabın var mı? giriş yap