78 entry daha
  • kapıda vizeden başlayayım... pasaportunuzda 2-3 tane avrupa giriş-çıkış'ı bulunuyorsa kapıda vize almanız kolay. ama tabii ki bir risk. kapıda vize almanın avantajı -eğer avantajsa- diğer normal vizeye göre daha ucuz alınması ve kapıdan alınabilmesi. ancak 1 ay, 3 ay gibi bir süre almanız mümkün değil. 15 gün maksimum... garanticiyseniz ve tatil tarihleriniz önceden belliyse konsolosluk vizesi almanızı tavsiye
    ederim. ben kapı vizesi aldım. son anda karar verilmiş bir programdı. polisler izin verdi geçtim. 35 euro, 10 gün verdiler. tek giriş...

    gelelim adaya... yunan adalarının en büyük 3. adası. girit ve rodos'tan sonra... merkezde yani mytillini'de
    kaldım. gümrükten çıkınca tam karşınızdaki blue sea hotel'de. otel iyiydi, güzeldi. adanın merkezinde olduğum için diğer önemli yerlere gitmem kolaydı. 6 günlük tatilimde ilk günü merkezde geçirdim. bloglardan okuduğum bilgilerle ilk olarak akşam öğle uzo'mu içmek için ermou caddesindeki -caddeden çok uzun bir sokak- o ermis adlı tavernaya gittim. sıcak bir karşılama güzel mezeler, ve o kadar yememe içmeme rağmen 24 euro ödedim çıktım. 24 euro 3 tl'den 72 tl civarı 'fazla' diyeceksiniz ama o sofrayı istanbul'da vasat üstü bir meyhanede yiyin 150 tl'den aşağı çıkamazsınız. mytilini; kafeler, restoranlar, açısından güzel bir yer. diğer yerler bu kadar kalabalık değil ve sirkülasyon olan yerler değil.

    birgün sonra artık başka şehirlere kasabalara gitmeye karar verdim. küçük bir otogar var. sorsanız herkes
    gösterir. önemli şehirlere günde en az 2 gidiş-dönüş seferi var. en uzak yerlere en fazla 2 buçuk saatte
    varıyorsunuz. 'çok' demeyin, ada gerçekten çok büyük. yerleri teker teker sıralayalım.

    plomari: ikinci gün gittiğim yer. mytillini'nin güneyinde. 12 euro git-gel para ödedim otobüse... inerinmez
    sağa ve sola giden iki yol vardı. bi tarafı seçtim. yürümeye başladım. baktım plajlar o kadar yakın değil.
    otostop çektim, bir motorsikletli aldı, 40 dakika güneş altında yürüyeceğim yolu, 2 dakikada götürdü. 2 tane butik otel ortasında uzun bir plaja geldim. adanın plajları her yerde çok uzun. kimse benim plajım demiyor. çoğu plaj ücretsiz. dibinde otel bile olsa. değnekçi olayı yok. neyse. denizi de fıstık gibiydi. otelin
    şezlongları ve duşunu kullandım kimse bir şey demedi. adanın tüm halkı gibi frappe'mi içtim, takıldım, 4
    gibi de dönüş için yola çıktım. eski uzo fabrikalarının yanından geçtim. yunanistan'ın en iyi uzosu midilli
    adasından çıkıyormuş. dönüş otobüsü 18.30'daydı. otostopla geri döndüm. ahivada adlı taverna'ya gittim.
    ahtapot, kalamar, meze ve greek salad derken bir duble de uzo içtim. 26 euro para ödedim. fazla! diğer yerde 2 katını yemiştim. 23 euroydu. uzo'm da 20'likti. burada sadece bir duble içtim. sonra otobüsle geri döndüm.

    skala eressou: üçüncü gün gittiğim yer. adanın 2 büyük körfezinigeçtikten sora batıda güneyde. körfezleri diklemesine vapurla, tünelle geçemediğiniz için etrafından dolanıyorsunuz. bu da yolunuzu bir hayli uzatıyor. zaten uzak bir yer. dağların dar virajlarında karşı şeride kornalar çala çala gidiyor otobüsünüz.
    adam için büyük işkence. eressou bir şehir. skala da iskele demek. eressou sahilinde deniz dalgalı. açık
    denize bakıyor. onun için su bluanık. plajlar, kuma yakın çakıl. ancak denizin adeta dibindeki tavernalar
    inanılmaz. çoğunun fiyatı aynı. güzel bir manzara eşliğinde yemeğinizi denize sıfır yiyorsunuz. kasabanın
    içinde de güzel kahva içilecek mekanlar mevcut.

    vatera: 4. gün... en beğendim denizi olan yer. eressou gibi açık denize bakmasına rağmen, ip gibi bir deniz. hani sabah erken denize girdiğinizde su kıpırdamaz ya. onun gibi. denize doğru baktığınızda çeşme güneyde solda, sakız adasıysa tam karşınızda kalıyor ama kara gözükmüyor. sadece yer açısından söyledim. dedim ya su mükemmel. plaj kum. deniz kum. tertemiz. 150 metre kadar açıldık. fazla derinleşmiyor. dibi çok rahat görebiliyorsunuz. hala kum. plajlar ve oradaki bar/restoran tarzı yerler çok iyi. tavernamıza gittik. balık ve deniz ürününden gına geldiği için pirzola yedim. bira içtim. dev gibi bir patates geldi 2 euroya... toplamda 14 euro ödedim çıktım. vatera denize girmek için müthiş bir yer atlamayın, kesin gidin.

    molyvos / skala skamina: molyvos tam kuzeyde. deniz dalgalı. adada kuzey tarihi yerler, güneyse plajlar için uygun. kumsal, çakıl kum karışımı. deniz heryerde temiz ama burada dalgalı.... yemekler standart. fazla kalmadık. çok da beğenmedik. arabamız da var. yola sahilden doğuya doğru devam ettik. "akşam da doğu sahillerinden mytillini'ye merkeze ineriz" dedik. sahilden giderken normal yoldan çıkmışız. taşlı garip bir yola girdik. tam denizin kenarından gidiyoruz. karşıda assos, behramkale net görünüyor. altımızdaki i10'un lastiği patlar kalırız, malırız diye fena tırsıyoruz. neyse ilerledik. ağaçlar arasında denize sıfır bir taverna gördük. in cin top atıyuor. kimse yok. açık mı, kapanmış mı, kimse var mı derken geçtik gittik. sonunda skala skamina adlı yere ulaştık. küçük bir köy. plaj yok. güzel 1-2 kafe ve taverna var. ahtapotlar taptaze asılmış. yolda birkaç kere durup denize girme fırsatımız olduğu için tekrardan girmedik. akşam üstüne doğru nerede yesek falan derken, o ağaçlar arasında ne olduğu belli olmayan yerde kaldı aklımız. geri döndük. taşlı yollara girdik. daracık yoldan zeytin ağaçları ve çalılıklar arasından ulaştık. muazzam bir yer. uzomuzu içtik yemeğimizi yedik. hamakta uyuduk. muhabbettimizi ettik. hava karardı saat 9. dönmemiz lazım. toprak yoldan, dağ yoluna çıkacağız. arabaya bir şey olmasın diye dua ediyoruz. yoksa yolda kalırız. bir şey olmaz. kimse yok ama kalırız. ingilizce kimse bilmiyor. elimizde telefon numarası da yok acil için... neyse bir ara giderken, farları kapadım. yanımda oturan arkadaşımı bile göremedim o kadar karanlık. neyse akşam dağ yollarında içimiz virajdan çıka çıka mytillini'ye döndük. skala skamina'da yediğimiz yemek ve ortam muhtemelen yıllar boyu aklımızdan çıkmayacak. sevgilinizle gitseniz evlenme teklifinizi kabul etmemesi mümkün değil. çok net. güneş de tam önünüzde batıyor.

    midilli'yi bu şekilde gezdik. bazı yerlere iki defa gittik. sonuçta dediğim gibi güneyin denizi, kuzeyin tarihi mekanları. ama vatera ve skala skamina... mutlaka diyorum.
153 entry daha
hesabın var mı? giriş yap