19 entry daha
  • " o bina el değiştirmiş, tüm kiracılar kapı önüne konmuş. “ne yapalım, kapitalizmin doğal akışı” deyip geçiştirebilir misiniz? eğer o mekanın daha 1895 yılında jean cesar reboul adlı bir fransız tarafından grande pharmacie parisienne adıyla açıldığını... ilk eczacılarımızdan kemal müderrisoğlu’nun 1920’de burada staja başlayıp mösyö reboul’la baba-oğul gibi olduklarını...1938’de ünlü lavanda kolonyası’nı imal ettiklerini... dükkanı 1939’de devralan kemal bey'in burasını ailecek, artık rebul adıyla günümüze dek getirdiğini...

    beyoğlu belediye başkanı sıfatını taşıyan kişi, asli görevinin kentsel dönüşüm bahanesiyle eskiyi yıkıp yepyeni binalar yapmak ve tarlabaşı caddesi’ni “champs-elysees’ye çevirmek” gibi rant kokan bir iddiayla imar etmekten çok, bu semti tüm kültürü ve onu temsil eden yapılarıyla dimdik ayakta tutmak olduğunu anlamıyor mu?

    elbette tüm bunlar geçip gidecek. neler görüp yaşamış istanbul, inanıyorum ki bu yağma günlerinden de sıyrılıp çıkacak. ama tüm bunların bir tarihi de yazılacak, manevi anlamda hesabı sorulacak. bakalım, bu işleri yapanlar ve onlara alet olanlar, o gün geldiğinde, bu hesabı nasıl verecekler?"

    atilla dorsay

    http://t24.com.tr/…gma-rant-cagi-ve-direnenler,9653
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap