voyage

• yanında uyuduğum kız,
  ağında bir örümcek gibi
  sarıyor beni altın sarısı saçlarıyla
  ona kuzeyi gösteren yıldızım diyorum.
  
  kayıklar, uzun yolculuklardan aşınmış
  limanın sakin sularında dinleniyorlar hala
  kıyıyı bana terkettirecek olana karayel diyorum.
  
  korkuyu yırtan gece
  artık derin rüyalarımın tersi değil
  bana altın bulduracak olana
  kum çölü diyorum
  
  yanılmaz algılarımın ortak uyumlarının
  yol göstermesiyle
  çekip gideceğim
  bana ölümü bulduracak olan
  tanrıyı ve şeytanı çağırıyorum.
  
  yanında uyuduğum kız,
  ağında bir örümcek gibi
  sarıyor beni altın sarısı saçlarıyla
  
  edit: ayaküstü çevirmiş ve esasen sözlerin yarısını bile anlamamışım! çeviri doğru görünebilir; baba başka anlatıyormuş!