9 entry daha
  • katı olan her şey buharlaşıyor adlı kitabında charles baudelaireden, ''telaş içinde,... devingen bir kaosun ortasında, her yanımda ölüm dört nala koştururken karşıdan karşıya geçiyordum.'' alıntısını yaparak şunları yazmıştır:

    ''arketipik modern insan, burada gördüğümüz gibi modern şehir trafiğinin girdabına sürüklenmiş bir yaya, ağır, hızlı ve ölümcül bir kütle ve enerji yığınına tek başına karşı koymaya çalışan bir insandır. hızla gelişen sokak ve bulvar trafiği hiç bir zaman ve mekan sınırı tanımaz; her kentsel mekana dalar, kendi temposunu herkese dayatır, tüm modern çevreyi bir ''devingen kaos''a dönüştürür. burada kaosu yaratan devinim halindekiler -kendileri için en uygun yolu bulmaya çalışan tek tek yayalar ya da sürücüler- değil, onların etkileşimi, ortak bir mekandaki devinimlerinin bütünlüğüdür. bu durum, bulvarı kapitalizmin iç çelişkilerinin mükemmel bir simgesi haline sokar: tek tek her kapitalist birimdeki rasyonalite, bütün bunları bir araya getiren toplumsal sistemdeki anarşik irrasyonaliteyi doğurmaktadır. (*...şunu da belirtelim ki baudelaire'in ''devingen kaos'' deneyimi 1905'de amerika'da geliştirilen trafik ışığından, kapitalizmin kaosunu düzenlemeye ve rasyonelleştirmeye yönelik ilk devlet etkinliklerinin bu harika simgesinden önce gelmektedir.)

    bu girdabın içine sürüklenmiş olan modern sokağın insanı, hayatta kalabilmek için kendi kaynaklarına başvurmak -ki çoğu kez sahip olduğunu bile bilmediği kaynaklardır bunlar- ve onları sonuna kadar kullanmak zorundadır. devingen kaosun içinden geçebilmek için onun devinimlerine uymalı ve uyarlanmalı, onu yakalamaktan öte, bir adım ileride olmayı öğrenmelidir. 'soubresauts' ve 'mouvement brusques'da, ani, zamansız, beklenmedik dönüşler ve sıçramalarda ustalaşmalıdır -sadece bacakları ve bedeniyle değil, zihni ve duyarlılığıyla ustalaşmalıdır hem de.''
8 entry daha
hesabın var mı? giriş yap