the dark knight rises

• uzun yıllardır batman en bi sevdiğim en bi fanatiğim olduğum çizgi roman kahramanıdır. nolan'ın bu son filmi de 2008 yılında the dark knight'tan çıktıktan hemen sonra heyecanla beklemeye başladığım filmdi. peki ne oldu? sizi şu spoiler ifadesinin arkasına davet ediyorum;
  
  --- spoiler ---
  
  filmin sonunda "robin" kelimesini duyunca tarifsiz derecede mutlu oldum. ayrıca efsanevi "i break you" sahnesini canlı canlı gördüğüm için de mutlu oldum.
  
  ammavelakin filmden çıktıktan on dakika sonra mutsuzdum. çünkü filmde bir şeyler eksik ve bazı şeyler rahatsız ediciydi. yukarıdaki entrylerde bahsedilen polisin kutsanması, amerikan ulusal marşının seyirciye dinletilmesi vs işin politik yönünü oluşturuyor buna girmek istemiyorum. ama şehre umut vermek için beş ay bekletip sonra şehri yoketmek? allasen koskoca gölgeler birliğinin bu kadar sikko bir plan yapması aşırı saçmaydı. beni en çok rahatsız eden birinci şey bu oldu. bu filme watchmen'in ozymandias'ı ayarında bir villain lazımdı. bane sesiyle duruşuyla ufak çapta bir karizma yaptı ama çizgi romandaki bane'in zeka anlamında tırnağı olamazdı.
  
  ayrıca batman'in sakatlanıp sakatlanıp geri dönmesi de gereksizdi. eğer adam gibi aktaramayacaksan neden knightfall u zorlama biçimde filme dahil ediyorsun ki? gerçekten bunun cevabını verin bana. o sahnede mutlu olduğumu yukarıda yazdım ama devamının abesliği mutsuz etti beni.
  
  benzer bazı senaryo kopuklukları vs. onlara da hiç girmiyorum.
  
  filmde aksiyon sahnesi de yok. evet gerçekten de yok. saçma bi takım araçlı takip sahneleri vardı. o kadar.
  
  the dark knight çok daha olgun bir filmdi. öyle işte. ekşi sözlük bi siki beğenmeme timi klişesiyle gelenin çok fena kalbini kırarım.
  
  catwoman'ı önyargılı olmama rağmen sevdim.
  
  hafif bir burukluk var üstümde.
  
  --- spoiler ---