4 entry daha
  • hindistan'da ingilizlerle mücadele kurtuluş savaşı'ndan önce başlamıştı. kurtuluş savaşı'ndan feyz alan hareket daha da ileri boyuta taşındı ve sonunda ingilizlerin koloniyel devrinin kapanarak, üstünlüğü abd'ye devretmesi ile sona erdi.

    hint bağımsızlık hareketinde en önemli kırılma noktası, mustafa kemal'in diğer tüm seçenekleri bir kenara iterek tam bağımsızlığı sağlamak için savaşması ve bundan taviz vermemesidir. hintlilerin, bundan önce akıllarına getirebildikleri sadece iyiniyetli bir manda yönetimidir.

    ...

    keza, ismet inönü, ölmeden önce verdiği bir röportajında mustafa kemal ile diğer tüm herkesin arasındaki farkı anlatırken, "o devrimciydi. bizim aramızda en ilerimiz olsa olsa bir tanzimatçıydı." der.

    ...

    uzun lafın kısası... en hafif tabiriyle vizyon, büyük ihtimalle insanlık onuru ve haysiyet yoksunluğudur.

    bugünse, başta ekonomik düzen olmak üzere, ulusların ve/veya devletlerin birbirlerine karşılıklı bağlılıkları gibi sadece kapitalist düzeni besleyen bir aldatmacanın öne sürülmesi yoksunlukların sürdüğünün en büyük kanıtıdır, zira, bunu hala söyleyenlerin büyük çoğunluğu babadan oğula nesildir.

    sanki abd'nin ırak'a ihtiyacı vardı... ya da libya'ya...

    --- spoiler ---

    temel ilke, türk ulusunun onurlu ve şerefli bir ulus olarak yaşamasıdır. bu, ancak tam bağımsız olmakla sağlanabilir. ne denli zengin ve gönençli olursa olsun, bağımsızlıktan yoksun bir ulus, uygar insanlık karşısında uşak durumunda kalmaktan kendini kurtaramaz.

    yabancı bir devletin koruyuculuğunu istemek insanlık niteliklerinden yoksunluğu, güçsüzlüğü ve beceriksizliği açığa vurmaktan başka birşey değildir. gerçekten bu aşağılık duruma düşmemiş olanların, isteyerek başlarına yabancı bir yönetici getirmeleri hiç düşünülemez. oysa, türklerin onuru ve yetenekleri çok yüksek ve büyüktür. böyle bir ulus tutsak yaşamaktansa yok olsun daha iyidir. öyleyse, ya bağımsızlık, ya ölüm.

    --- spoiler ---
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap