the ten commandments
-
charlton heston ve yul brynner in devleştiği gerçekten de sinemadan çok tiyatroya benzeyen, bununla birlikte gösterişli, ağdalı oyunculuklarıyla ve zamanının ilerisindeki efektleriyle seyredilebilesi görkemli film. filmdeki mantık hatalarını ise tamamen filmin konusunun tanrılar peygamberler vs. olmasının doğal sonucuna bağlıyor ve sadece filmin vcd türkçe dublajında hikayeyi anlatan adamın performansını dinlemek için bile seyredilebileceğini savunuyorum zira adam hikayeyi öyle bir özümsemiş ki, sık sık yüksek sesle nefes alması ve ilginç tonlamasıyla ister istemez havaya giriyorsunuz.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap