2 entry daha
  • palyatif "paltoyla örtmek" anlamına gelen pal/iare sözcüklerinden oluşur. tıpta temeldeki hastalığın tedavisinin mümkün olmadığı durumlarda hastanın acılarını geçiştirmek için kullanılan yöntemlerdir.

    palyatif toplum aynı zamanda bir "beğendim" toplumudur. beğeni çılgınlığına kapılmıştır. "like" günümüzün imi, hatta ağrı kesicisidir. sadece sosyal medyaya değil, kültürün bütün alanlarına hakimdir. bizzat hayat instagramlanabilir olmak durumundadır; yani acı verebilecek çatışmalar giderilmiş olmalıdır. acının arındırıcı olduğu unutulur. acı katartik bir etki gösterir. beğeni kültürü katharsis (arınma) imkanından yoksundur. bu da insanların beğeni kültürünün yüzeyi altında biriken olumluluk cürufunda boğulmasına yol açar. günümüzde acı deneyiminin temel özelliklerinden biri acının anlamsız olarak algılanmasıdır. acı karşısında bize dayanak sunacak ve yön verecek anlam bağlantıları mevcut değildir. acı çekme sanatını hepten yitirmiş durumdayız. acının tümüyle tıp ve eczacılık alanlarına ait kılınması "acıyla kültürel olarak başa çıkma programı"nı bozar. acı artık ilaçlarla mücadeleyi gerektiren anlamsız bir kötülüktür.

    dijitalleşme anestezi uygulamasıdır. dijital platformlar bizi sürekli olarak gözetliyor ve yönlendiriyor. duygularımız ve niyetlerimiz toplanıp sömürülüyor. interneti, gözetlenmeyi gerçek hayata yayıyor. takılabilir/ giyilebilir nesneler bedenimizi de ticari müdahaleye açıyor. algoritmik iplerle bağlı kuklalar hâline geliyoruz.

    motivasyon hocaları ve olumlu düşünmenin diğer temsilcilerinin iş piyasası yüzünden mali yıkımın eşiğinde bulunan insanlara iyi bir haberi var: en ürkütücü 'değişimler'i bile kucaklayın ve bunları fırsat olarak görün.

    mutluluk herkesin kendi başına uğraşması gereken bir şeydir artık. eziyet de kişinin kendi başarısızlığının sonucu olarak yorumlanır. böylece devrimin yerini depresyon alır. kendi ruhumuzu tedaviyle uğraşırken sosyal çarpıklıklara yol açan toplumsal ilişkileri gözden kaçırırız. korku ve güvensizlikle boğuşurken bunun sorumlusunun toplum değil kendimiz olduğunu düşünürüz...

    byung-chul han
16 entry daha
hesabın var mı? giriş yap