1974 entry daha
  • 4. sezona doğru olaylar biraz karışıyor. olay zinciri ve dizideki minik ayrıntılar gözden kaçabiliyor. haliyle ben de diziyi izlerken kendimce küçük notlar almıştım. diziyi daha iyi anlamanızı sağlayacağını düşünüyorum.
    --- spoiler ---

    1820 yıl önce; ymir fritz, yeryüzü şeytanı ile anlaşma yapıp devlerin gücünü elde etmiş. ymir, ölümünden sonra ruhunu dokuz dev'e vermiş ve eldia imparatorluğu'nu inşa etmiş; ve marley ülkesini yok edip bu diyarın hükümdarı olmuşlar. böylece karanlık çağ başlamış. ymir halkı, diğer ırkların alt tabaka olduğunu bellemiş ve onları baskı altına almaya çalışmış. toprakları ve servetleri çalmış ve diğer ırkları, sayılarını arttırmaları için çocuklarını doğurmaya zorlamış. bu etnik temizlik 1700 yıl kadar sürmüş. fakat bir gün büyük marley halkı, eldia'yı içeriden yıkmaya çalışmış. üstelik dokuz dev'in yedisinin kontrolünü ele almış. ve 80 sene önceki büyük dev savaşı'nda zafer kazanmış. o zamanlar ki eldia kralı, paradis adasında üç sur örmüş ve halkıyla oraya kaçmış. eldia halkı bu kıtada terk edilmiş.

    eldia halkı, kurucu'nun "savaştan kaçınma" ideolojisinden dolayı surların içerisinde, dış dünyadan habersiz yaşamakta. kurucu dev'in gücü, aynı ideoloji ile nesilden nesle aktarılırken, daha sonrasında eren bu döngüye son verip tüm dünya halklarına karşı savaşı seçiyor.

    ------

    eldia halkı (ymir ırkı): paradis adasında yaşayan, kurucu dev'in kanına sahip, serum enjekte edildiğinde deve dönüşebilen ırk. sadece eldia halkındaki insanlarına omurilik sıvısını enjekte edilirse deve dönüşüyor. o yüzden eldia halkına şeytan ırkı diyolar.

    ------

    eren yeager'in babası grisha yeager, kız kardeşi faye ile marley'de yaşıyorlardı çocukluklarında. grisha'nın kız kardeşini marley halkı öldürüyor. sonra grisha, babası yeager'e anlatıyor kardeşini marley polislerinin öldürdüğünü. yeager pısırık olduğundan bir şey diyemiyor kızının ölümüne. babası marley'de yaşayabilmek için her şeye boyun eğen bir korkak.

    sonra grisha büyüyor marley'de. paradis adasında yaşayan kendi halkı eldia'yı (ymir ırkı) savunan gizli bir tarikata üye oluyor. bu tarikatta, arada bir paradis adasından haber
    getiren baykuş isimli biri var (hatta ismi eren kruger. grisha, baykuşla tanışınca, paradis adasında doğuracağı oğlunun ismini eren koyuyor). bir gün bu tarikata, adadan gelen, ymir soyundan olan bir kadın geliyor (paradis adasında yaşayanlar zaten ymir soyu oluyor). grisha, paradis adasından gelen kadınla samimi olup bir sene sonra bu kadınla (dina fritz) evleniyor. bu kadının önemi, historia gibi soylu kraliyet ailesinin kadını taşıyor olması. ve sonrasında kadın, zeke yeager'i (maymuna benzeyen dev) doğuruyor (yani aslında eren ile zeke kardeş).

    ------

    marley halkı, ymir halkından, yedi devin güçlerini miras alacak kişiler olarak ''marley savaşçıları'' seçeceğini ve seçilen ymir ırkından 7 kişiye ''şanlı marley'liler'' unvanı vereceğini açıklıyor. marley'in böyle bir plan yapmasının sebebi, yeni askeri teknolojik ilerlemeler çağında bir an önce doğal kaynakları güvence altına almak içinmiş. yani marley'i, dünyanın hükümdarı yapan yedi devin gücünün yok olacağı günler yakın, çünkü teknoloji çok hızlı ilerliyor. haliyle de artık dev güçlerine gerek kalmayacak. bu yüzden, devasa fosil yakıtları barındıran paradis adasını fethetmek istiyor artık. ancak paradis adasındaki kral, yani surların kralı, bir mektubu var, şu şekilde:

    'bizi rahatsız etmeye cüret ederseniz surların içerisindeki gizlenen milyonlarca dev ile yeryüzündeki her şeyi ezip geçerim' diyor.

    bu tehdit var olduğu sürece hiç kimse cesaret edip de paradis adasındaki doğal kaynakları sömürmeye cesaret edemiyor. yani şu çıkarımda bulunabiliriz, marley hükümetinin hedefi, marley'de örgütlenmiş ymir halkından olan tarikat üyeleri ile aynı: surlara sızmak ve paradis adasında yaşayan kurucu dev'i geri kazanmak (kurucu dev, tüm devlere hükmedebiliyor, surların içerisindeki devler dahil). bu yüzden grisha, oğlu zeke'yi ''marley savaşçısı'' yapmak istiyor. böylece zeke'yi marley hükümetinin içine sızdırıp eldia'yı kurtaracak, paradis adasındaki kurucu devi alarak.

    ama zeke, babası grisha'nın tüm bu gizli yapılanmasının marley halkı tarafından öğrenileceği korkusuyla kendini, büyükanne ve büyükbabasını korumayı seçip annesi dina fritz ve babası grisha'yı marley'e karşı gizli tarikat üyeleri oldukları için ele veriyor. zaten marley halkı, kendinden olmayan ymir ırkı üyelerinin kollarına kol bandını zorunlu tutuyor. hatta marley halkı, ymir ırkına deve dönüşebilen tek ırk oldukları için ''şeytan ırkı'' diyor. zeke de her ne kadar ymir ırkından biri olsa da marley halkını benimseyip tüm sırları ifşa ediyor, tüm gizli tarikatı da.

    haliyle grisha ve eşi diana yakalanıyor ve cezalandırılmak için iğne vurulup deve dönüştürülmek üzere liberio'ya gönderiliyor. hatta deve dönüştürmekle görevli olanlardan biri de eren kruger (diğer adı baykuş. marley'in içine sızmış bir eldia'nlı). baykuş, grisha'yı tepeden atmıyor. bunu gören (grisha'nın küçükken sırf ymir ırkı olduğu için kardeşini öldüren öldüren polis gross de burada çalışıyor) gross, dina'ya iğne sıkıp deve dönüştürüyor ve uçurumdan atıyor. hatta deve dönüşen dina, grisha'nın paradis adasında evlenip eren'i doğuran carla yeager'i dev saldırıları esnasında yiyen dev**. yani dina, eren'in öz annesi carla'yı yiyen dev oluyor. sonra baykuş, elini kesip deve dönüşüyor. limanı yok edip dev gücünü grisha'ya teslim ediyor. sonra grisha, paradis adasına gidiyor. carla'ya aşık oluyor, eren doğuyor derken hikaye başlıyor.

    bu baykuş'un adı aslen eren kruger. marley halkına gizlice sızmış bir eldian'lı. yani ymir ırkından. dokuz devden birinin gücüne sahip. bu baykuş, bir doktorla anlaşıp kan testinde (marley halkı, ymir ırkından olanları tespit edebilmek için kan testi yapıyor) hile yapıp marley halkına ajan olarak karışıyor ve marley halkının polisi oluyor. baykuş, grisha'dan paradis adasına gizlice sızıp kurucu dev'i geri almasını istiyor (baykuş, savaşçı dev'ini grisha'ya teslim ediyordu. grisha'da savaşçı devi daha sonrasında eren'e veriyor). baykuş 13. senesini doldurmaya yakın olduğu için bu görevi kendisi yapmayıp grisha'ya yapması için ikna ediyor. zaten dizinin ismi de buradan geliyor: baykuş'un devinin ismi savaşçı dev (shingeki no kyojin). baykuş, grisha'ya iğneyi vurmadan önce aklına neden böyle bir düşünce geldiğini bilmeden grisha'ya şunları söylüyor: ''mikasa, armin ve diğer herkesi kurtarmak istiyorsan o adaya git, bir hayat kur, evlen, çocuk yap vs.'' falan diyor. demek ki bu hikaye, geçmişten gelen, kendini sürekli tekrar eden bir döndü.

    ------

    dokuz devin gücünü kullananlar en fazla 13 sene yaşayabiliyor. eğer kendi gücünü 13 sene dolmadan birine teslim etmezse kendi ölüyor, gücü ymir ırkından doğan bir bebeğe geçiyor.

    ------

    diziden bir alıntı:

    ''eldia, suçlarını bir kez daha tekrarlarsa kendi yok oluşumuzu kabul edeceğiz. ben savaştan sakınmak için kurucu dev ile bir anlaşma yaptım''. surların kralı, geçidi kapatmadan önce bu mesajı kıtanın kralına bıraktı. surlardaki devlerle dünyayı dümdüz edeceğini de söyleyen surların kralıydı (herkes bu tehdide inandığı sürece, duvarların huzurlu olmaya devam edeceğine inanılıyor). surların kralı, halkından anılarını çalıp surların dışındaki insanlığın yok olduğuna inandırdı. halkını cahilleştirdi ve orayı 'cennet' belledi. yani halkını korumayan kral kral değildir diyor baykuş grisha'ya; ''o korkak kralı bulup, kurucu dev'i ondan geri almalıyız'' diyor. grisha, görevini tamamladı ve kurucu dev'i oğlu eren'e emanet etti (grisha, buzlu mağarada kral olan kurucu dev'i ve diğer aile üyelerini öldürüyordu, sonra eren'e iğne ile devrediyordu kurucu dev'i). ama kurucu dev'in tam gücünü kullanabilmesinin şartı, kralın soyundan gelen birinin o gücü taşıması olduğundan, o kişi, kurucu dev'i miras alsa bile surların kralının gayeleri tarafından ele geçirilecek ve geriye kalan tek seçenek insanlığın çöküşü olacak. ve bu da muhtemelen savaştan cayma yemininden kaynaklanıyordur (kurucu dev, marley ile savaşmak istemeyip paradis adasına gidiyor ve o üç duvarı yapıyordu). eren kral soyundan değildi ama temas ettiğinde saf devleri kontrol edebiliyordu (bir anlığına annesini yiyen devi kontrol etmişti. historia'nın eline dokunduğunda da hissetmişti) . kraliyet kanından olmayan eren'in bu gücü kullanma ihtimali olabilir.''

    ------

    grisha, reiss ailesinden kurucu dev'i çalıp eren'e teslim etmesiyle eren, devleri kontrol etme yeteneğine sahipti ve devleri seçtiği hedefe acımasızca saldırmalarını sağlayabiliyordu. ancak eren bu yeteneğini yalnızca kraliyet kanından bir dev ile temas halindeyken kullanılabilir (bir anlığına annesini yiyen devi kontrol etmişti. historia'nın eline dokunduğunda da hissetmişti).

    ------

    kral reiss (paradis adasının kralı), devlerin gücünü kullanıp tüm halkı kandırmıştı hatıralarını değiştirerek (surların dışındaki bütün insanlığın yok edildiğinine inandırarak halkını). şimdiki kral da halkı kandırmak istemiyor; tüm hikayeyi, geçmişi, bu adayı. grisha'nın bodrumda sakladığı 3 kitabında yazıyor tüm bu sırlar.

    ------

    marley krallığı: marley, büyük dev savaşı'na son veren kahraman helos'un iktidara ikinci kez yükselişini gören askeri bir krallıktır. diğer ulusları işgal etmek üzere dokuz dev'den yedisini ezici güçleri olarak kullanıyor.

    ------

    tybyr ailesi: büyük dev savaşı'nda eldia'nın karşısında olan asil aile. o zamanlar, eldia imparatorluğu'nu terk edip marley'in kahramanı helos ile el ele verip savaşa son verdiler. tybur'lar, o zamandan beri nesiller boyunca savaş çekici dev'i mülkiyetlerinde bulundurmaya devam ettiler ve gücü sayesinde bir tek bu soylu aile marley'in tüm askeri durumunu kontrol ederek hem yurt içinde hem de uluslararası alanda büyük bir etkiye sahip oldular. şu anda ailenin reisi willy tybur.

    ------

    paradis adası harekatı: 845 senesinde savaşçı birliği komutanı theo magath'ın gözetiminde gerçekleşmiştir. katılımcılar olan marcel galliard(kemikli dev), reiner braun(zırhlı dev), bertolt hoover(muazzam dev) ve annie leonhart(dişi dev) idi. amaçları kurucu dev'i paradis adasından alıp marley'in kontrolüne bırakmaktı. harekat başladıktan 5 sene sonra, savaşçılardan ikisi düşman tarafından yakalandı, biri de öldürüldü. marley'e sağ salim dönen tek savaşçı olan reiner braun, yanında kemikli dev'i devralmış(ymir) bir mahkumu getirmiştir.

    ------

    eren, paradis adasından gizlice marley adasına sızıyordu. sahnede deve dönüşüp her şeyi yakıp yıkmadan önce willy tybur'un anlattığı hikaye:

    ''yaklaşık yüz yıl önce, eldia imparatorluğu, devlerin gücüyle dünyaya hükmediyordu. kurucu ymir'in ortaya çıkması ile bugüne kadar geçen süre zarfında şu anki nüfusun üç katından fazlası kadar insan devler tarafından hayattan koparıldı. sayısız ırk, kültür ve tarih devler tarafından çalındı. bu katliam, insanlığın ve eldia imparatorluğu'nun tarihi haline geldi. düşmanı kalmayan eldia imparatorluğu, kendi ırkını katletmeye başladı. böylece büyük dev savaşı başlamış oldu. sekiz dev'i tutan aileler kendi aralarında kan döktüler. ve böyle bir zamanda, zafer ışığı görmüş bir marley'li bir komutan vardı: kahramanımız helos. ustaca gerçekleştirdiği bilge savaşlarıyla eldia imparatorluğu'nu birbirine düşürüp ölmelerini sağladı. ve o, tybur ailesi ile el ele verip kazanma ihtimali kalmamış kral fritz'i paradis adası'na defetmeyi başardı. ancak, paradis adası'na defedilmiş olsa da kral hala gücü elinde tutuyor. dünyayı dümdüz edebilecek on milyonlarca dev hala o adada uykuda bekliyor (3 surun içerinde gizlenen devler). şu an dünyamızın dümdüz edilmemesinin şans eseri olduğu dev araştırmacılarımızın vardığı açıklamadır. vatanımız marley, bu tehdidi ortadan kaldırmak adına dört devimizi o adaya gönderdi ama plan başarısız oldu ve geriye yalnızca zırhlı dev dönebildi (adaya bertolt hoover yani muazzam dev, reiner braun yani zırhlı dev, annie leonhart yani dişi dev, marcel galliard yani kemikli dev gönderilmişti.

    (bu dördü paradis adasındayken marcel'i, ymir yemişti. ve bu dört kişi de marley tarafından seçilmişti, üst paragraflarda yazmıştım).

    yani tarihinin belası eldia imparatorluğu hala diriliğini koruyor. büyük dev savaşı'nı sona erdiren helos da, tybur ailesi de değildi. o savaşa son verip dünyayı kurtaran kişi karl fritz idi. o, eldia imparatorluğu'nun vahşi tarihine içerlenip kendi insanları arasındaki savaş tarafından tüketilmişti. hepsinden önemlisi, baskı görüp duran marley'lileri kederlendi.
    kurucu dev'i devralmasının akabinde, tybur ailesiyle bir plan yapıp bir marley'liyi savaşın kahramanı olarak gösterdi. o adamın ismi de helos idi. ve olabildiğince eldia'lıyı adaya götürüp surların kapılarını kapattı. bunu yaparken, her kim onun huzurunu bozarsa binlerce devin gazabına uğrayacağını beyan etti (surların içine gizlenmiş devlerle). fakat asıl niyeti bu değildi. karl fritz, ülkülerinin miras alınmasını sağlamak için savaştan cayma sözü verdi. bundan dolayı karl fritz'in ülküleri nesilden nesle aktarıldı ve bu sayede de bugüne kadar adadaki devlerin saldırısına uğramadık.

    diğer bir deyişle, dünyayı koruyan, surların aşağılık kralı olarak bildiğimiz karl fritz'in barışı amaçlayan yüreğidir. amacı barış idi. ''ilerde olur da marley güç kazanıp
    kraliyet ailesinin ve kurucu dev'in gücünü almaya çalışırsa buna razı gelirim'' demiş. ''eldia'lıların günahı o kadar büyük ki ne kadar kefaret ödesek de yetmez. ancak kefaretimizi
    ödeyeceğimiz güne kadar, surların içindeki dünyada savaşın olmadığı bir cennet bahşedin bana. hiç olmazsa bu kadarını maruz görün'' demiş. karl'ın son sözleri bunlardı. tybur ailesi olarak güvenliğimizi garantilemek için karl fritz ile bir olup eldia'yı marley'ye sattık. tybur ailesi, başkasının ürünü olan onura gözlerini dikmiş aşağılık haydutlar güruhundan ötesi değildir. bugün burada durup o şanı kenara atışım, dünyamızın içinde bulunduğu tehlikeli durumu anladığım içindir. karl fritz, kurucu dev'in gücü sayesinde üç eş merkezli sur inşa etti. milyonlarca muazzam dev'den yapılma bu surlar mızrak ve kalkan görevi görüp barışı muhafaza etmekte. ancak birkaç yıl önce, paradis adasında bir devrim yaşandı. karl fritz'in barış ülküsü yıkıldı ve kurucu dev biri tarafından çalındı (grisha çalıyordu, grisha da eren'e teslim ediyordu kurucu dev'i). dünyada tekrardan bir tehlike büyümekte. huzurumuzu bozmaya yeltenen bu isyancının adı eren yeager'dır. paradis adasında teşkil ettiği tehdit ''muazzam devler'' ordusunun saldırısı misali saldırı, izdihamdır. az önce açıkladığım gibi kraliyet soyu, savaştan cayma sözü gereğince kurucu dev'in gücünü kullanamaz. ancak şu anda kurucu dev'e sahip olan eren yeager'in izdihamı kullanma olasılığı mevcuttur. bir kez izdiham başlarsa, ortada yapabileceğimiz hiçbir şey kalmaz. insanlık yalnızca kıyametin ayak sesleriyle korkudan titrer, kaçacak bir yerleri kalamaz hale gelir. çeşitli medeniyetler ve şehirler yok olur, kelimenin tam anlamıyla her şey yerle yeksan olur.

    kanımdan nefret ettim (ymir ırkı olduğu için bunu söylüyor). herkesten daha çok eldia'lıların kökünü kazımak istedim. fakat ölmek istemiyorum. çünkü bu dünyada doğdum ben. hepimiz millet ve köken olarak farklıyız ancak vakit, karşımızdaki devasa düşmana karşı tek yumruk olma vaktidir (eren'e karşı). bu yüzden şu anda ölmek istemeyenlerin, gücünü bana bahşetmesini istiyorum. hep beraber geleceğimizi aydınlatalım istiyorum. güçlerimizi birleştirirsek her türlü zorluğun üstesinden geliriz. lütfen benimle güçlerinizi birleştirip paradis adası'ndaki şeytanlarla savaşalım istiyorum. ben will tybur, marley hükümeti adına şu anda burada ilan ediyorum: paradis adası'na savaş açıyoruz!''

    tam konuşması bittiğinde eren kendini deve dönüştürüp her yeri yakıp yıkmıştı.

    ------

    marley, eldia'lıları tepeden devleştirip paradis adasına salmasının nedeni, adadaki surların içine, surların içindeki eldia'lıları hapsetmekti. ama zamanla tam aksine, eldia'yı saldırılardan koruyan (eldia'nın doğal zenginliklerine ulaşmak isteyen diğer ırklardan) varlıklar haline geldiler devler.

    ------

    edit: bir takım düzeltmeler
    edit2: bir takım düzeltmeler
346 entry daha
hesabın var mı? giriş yap