725 entry daha
  • nasıl yardım ediyorsanız edin de, kaç yıllık "oturma izni"'ne, "oturum izni" diyenlere yardım etmeyin, yalvarırım. oturum toplantı; ya da bir toplantının ayağı/basamağı demek. bir ülkeye gitmek isterken, istedikleri belgenin toplantı izni olduğunu söyleyecek kadar şuursuzlar mıdır, dil ile olan ilişkileri mi kısıtlıdır bilmiyorum ama, bu hatayı düzeltmekten yıldım artık. oturma iznine "oturum izni" diyenler de bilinç seviyelerinden mütevellit bir zahmet otursunlar oturdukları yerde. cidden "sana ne ya, istediğim gibi yazarım -de'yi -da'yı" diyen örgütten sonra bir de oturma ve çalışma iznine toplantı izni diyenler türedi. sıkıyorsa, herhangi bir dil diploması sınavında yapın bakayım aynı tarz bir yazım hatasını, ya da gidin residence permit yerine session permit yazın başvurunuzda, görün dünya kaç bucak. ne günlere kaldık ya...

    ek: görüyorum ki bazılarında mantık değil de küfretmek ata sporu. bilinç seviyesi ankara'nın bozkırı. o bilinç seviyesiyle de gidin nerede alıyorsanız alın "oturum kartı"'nı. yalnız, sistematik dil yanlışı yapma özgürlüğünü savunurken ettiğiniz küfürlerde yazım hatası yapmamanız, insanın gerçekten doğru kültürden beslenmesi gerektiğini kanıtlar nitelikte. küfretmek o kadar büyük bir mesele ki ve sadece işinize geldiğinde doğru anlaşılmak ve doğru yazmak o kadar önemli ki kimse küfrederken yanlış yapmıyor, çok komik ya. bir tek küfrederken ciddiye alınmak istiyorsunuz galiba. söylediğinizin kalanınında siz de ciddiye alınacak bir şey olmadığını sezdiğiniz için, yanlış gırla.

    neyse. gelelim, didaktik tavır kasacağım yere: o ab tarafından hazırlanmış türkçe metinler de, anadili türkçe olmayan insanlar tarafından ya da anadili olsa bile türkçesi sizinki gibi gerçekten kötü insanlar tarafından hazırlandığı için yanlış yapılıyor zaten. ben gördüğüm zaman mail atıyorum, alman, fransız, belçika kurumlarına ve özür dileyip düzeltiyorlar. her şeyi bildiğini sanıp hiçbir b*k bilmeyen bazıları gibi sadece reaksiyon göstermek adına ilkel ilkel küfretmiyorlar. çünkü, medeniyet. hani şu hepimizin hasret kaldığı... ayrıca bir şeyin çoğunluk tarafından benimsenmiş olması doğru olduğu anlamına da gelmiyor. "çoğunluk ne derse odur, çoğunluk diyorsa doğrudur"dur ilkesi temelinde hayatı cehenneme dönmüş insan, aynı toksik ilkeyi içselleştirdiğinin farkında bile değil. hayır, bir şeyin çok kişi tarafından kullanılması, o şeyi meşru kılmaz. bir şeyin çok kişi tarafından yanlış kullanılması, o şeyi sadece daha fazla yanlış yapar. yanlışı, yapa yapa doğruya yaklaştıramazsınız. sadece yanlışı, daha fazla yanlış yaparsınız. adam kalkmış, "o zaman her yerde yanlış kullanılıyor" diyeceğine, "her yerde böyle kullanılıyor, o zaman doğrusu budur" diyor. abi gidin tekrar azıcık mantık çalışın ya, lise 1'de görmüş olmanız lazım.

    nereden geldi peki bu yanlış? dil ile ilişkisi şu ya da bu sebeple sekteye uğramış ve isim-fiillere yabancı gurbetçiler tarafından. avrupa'da yaşayan ve toplama işlemine toplum işlemi; çıkarma işlemine çıkarım işlemi diyen kaç insan duydum biliyor musunuz? aradaki farkı duyamıyorlar. toplama işlemi diye düzeltince, "toplama"'daki "ma" olumsuzlama değil mi diyorlar. toplama işlemi, onlara göre toplamama işlemi. çıkarma işlemi, onlara göre çıkarmama işlemi. çarpanlara ayırma onlara göre çarpanlara ayırmama. oturma izni onlara göre oturmama izni. çıkarma işlemine çıkarım işlemi diyen o insanlar oturma iznine oturum izni dedi ve böyle kaldı. almanyada bir başkonsolosun, bizzat gurbetçi çalışanıyla bu konularda verdiği mücadeleye ben şahidim. yılmış durumdalar.

    bana gelip küfredeceğinize gidin omega falan alın, beyniniz açılsın. böyle de iyiyiyim diyorsanız, siz kırsalda kalın abi, dünyaya karışmayın zaten çünkü dünya zararlısısınız. almanya'da kafanıza langenscheidt falan fırlatırlar, buna da alınır, bundan da aşağılanmış hissedersiniz falan ağlayarak günlüğünüze yazarsınız ya da sözlük'e. küfür de edersiniz tabii, pardon, shsnfjnjf. yüce zeus insana, egosu doğru bilgiyle karşılaşınca kendisine küfredilmişçesine sinirlenen kırılgan küfürbaz insan güveni versin. başkasına küfrediyor, bunu yazıyor, bir de gönder tuşuna basıyor. artı, hiç tanımadığı insana "sen" diyebiliyor. avrupa'da yapınca hanzo ve "diplomalı afgan, başka hiçbir şey değil" muamelesi göreceğiniz her şeyi yapın abi ayağınızın sağlam bastığı yerde, ne olacak. ne olacak? herkes önce adap bilecek.
265 entry daha
hesabın var mı? giriş yap