hd iskender

• bugün son 2 ayda 3.kez istemeye istemeye mecburiyetten gittiğim ^* yer. öncelikle daha önceki deneyimlerimden bahsedeyim.
  
  yaklaşık 1 ay önce burada bir arkadaşımla yemek yerken getirilen suları "biz istemiyoruz alabilirsiniz" dememize rağmen "içmediğiniz takdirde hesaba yazmıyoruz" diyerek masada bıraktılar. hesabı istediğimizde bu suların hesaba dahil olduğunu görüp itiraz ederek hesaptan çıkarttık.
  
  bir önceki yalnız gidişimde ise memleket hasretinden iskender yemeye karar vermemle başladı her şey. içeri gittiğim gibi duble iskender yemeye zorlayan, turşu-patates-çorba almamda ısrar eden garsonlar sebebiyle daha iskender gelmeden isyanlara başladım.
  
  zaten etler plastik, pide mermer kıvamında.. bir tek fiyat ve yoğurt düzgün. tabi fiyat konusu içecekler için geçerli değil.
  
  neyse, bugün yine gitmek zorunda kaldım buraya. (bkz: kafama sıçayım)
  oturduğum gibi duble porsiyon söyledim. garsonun çorba ısrarına soğuk bir "hayır" ile yanıt verdim. sipariş alındıktan sonra buz gibi bir bardak su masama kondu. o an "suyu götürür müsünüz, istemiyorum teşekkür ederim." dedim. garson anlamsız bir şekilde yüzüme bakarken suyu alıp eline tutuşturdum.
  
  yaklaşık 2-3 dakika sonra mutfaktan çıkan şef garson masamda su olmadığını görüp diğer garsonları "niye su vermiyorsunuz?" diye fırçaladı. suyu getiren garson da ona kaşlarıyla "istemiyor" işareti yaptı. bu dakikadan sonra anlamsız bir sertlik başladı bana karşı. iskenderim geldikten sonra tereyağını getirmediler. uyardıktan çok sonra geldi. daha yemeğim bitmemişken "başka bir arzunuz var mı?" diye sordu bir garson. ulan daha tabağımın yarısı duruyor, görmüyor musun? teşekkür ettim. "çay ikram edelim?" dedi. tabağı göstererek "yemekten sonra" dedim. kovmaktan beter ettiler resmen.
  
  yemekten sonra çayı getirdiler. o da berbat. bu arada bir kutu kola 3,40 ytl. tekrar düşünün.
  
  bundan sonra gitmem, gidene de mani olmaya çalışırım.