78 entry daha
  • bugün önce güzellik yarışması yarışmacıları (#129086059) için yazdım, sonra da bu. demek bugün dikkatler bu yönde.
    şimdi, şu ajda'ya gelirsek, ki uzun süredir hakkında yazmak istiyordum, bu kadın anneannemden de epey önceden beri bu toprakların moda ikonu.
    anneannemin anlattığına göre, eskiden de 'zengin' olanlar, giysilerini bu kadın ne giyiyorsa ona göre belirliyorlarmış. şimdi öyle değil tabii. çünkü artık bir tek ajda yok ki, modayı ülkeye taşıyan. dünya ve moda, interneti olan herkesin evinde.
    ben ajda'nın değişmesini, tanrı korusun, ölmesini asla istemem. burada her daim açılan başlıklardan biridir; 'ölürse en çok üzülünecek ünlüler', heh işte ajda da benim için o ünlülerden biridir. eğer o ölürse sonsuz güzellik fikri de ölecektir bana göre.
    o ve kardeşi semiramis görece varlıklı bir ailede doğup büyüyorlar; tipik bir asker ailesi. anne ki ajda'ya göre erken yaşlanmış ve ölmüş sayılır, güzel bir kadın. hatta ajda'nın ilk hallerinden çok daha güzel. ajda sanırım hep annesine benzeyen yönde estetikler geçirmiş ve şimdiye ulaşmış.
    ajda ve kardeşini en çok etkileyen ve onları o zamanın 'prenses'leri olarak yetiştiren bu kadıncağız gibileri çok günümüzde ama bence o zamanlar için anneleri çok ender rastlanan bir anne sayılır. (düşünsenize, 40'lı yıllarda kadın kızlarından birinin adını ajda, ötekini semiramis koyuyor. bugünlerde herkes neptün :))
    bu iki kızın şanslarına, çok güzel olmasalar da şarkı söyleyebiliyorlar, kafaları da başka dilleri öğrenmeye basıyor veeee en önemlisi; doğru insanlarla karşılaşıyorlar. bakın burası çok önemli. hani büyüklerimizin her zaman ettiği o dua var ya; 'allah iyi insanlarla karşılaştırsın.' işte bu dua onlara süper işleyen bir dua.
    hep adım adım ama doğru adımlar, doğru tavsiyeler. yanlış olduğunda da doğruya çevirmeceler. unutulmamalı ki, kardeşi semiramis'in başına aslında epey kötü bir şey de gelmiş; kadın tecavüze uğramış. (artık orası gerçekte nasıl çok iyi bilinmez ama tecavüze uğradığı kişi o dönemin en bilinen 'jön'lerinden biri; fikret hakan. ve o fikret hakan ki, kendisi sinemanın o dönemdeki sayılı entelektüellerinden biri. ve hemen nikahlanıyorlar tabii, çünkü o zaman semiramis'in yaşı çok küçük. sonra boşanılsa bile bu önemli bir başlangıç.)
    ve sonra her ikisi de 'yürü ya kulum!'
    bu iki kız her zaman birbirine destek. dünyada yalnızca ikisi varmış gibi, dünya bir yana onlar bir yana.
    ajda'nın fransa yıllarında ve daha sonrasında semiramis de türkiye'nin en önemli, zengin ve saygın işadamlarından biriyle evleniyor; milliyet gazetesi'nin o zamanki sahibi ercüment karacan'la. düşünün, o yılların türkiye'sinin en 'güçlü' insanlarından biriyle. ve bir oğlan da doğuruyor kendisinden çok yaşlı kocasına, oğlu çok yaşamasa da. bir evladın kaybı bir anne için nasıl bir acıdır ama o acıdan ablasının yardımıyla çıkıyor semiramis. ve hikayesi daha yukarıya, daha yukarıya devam ediyor. ölen oğlunun yerine başka bir oğlu daha oluyor.
    sanki iki ayrı yaşantıda aynı kişi gibiler. hatta az önce semiramis araştırması yaparken açtığım sitedeki semiramis fotoğraflarına ve videolarına gerçekten ajda zannederek baktım.
    ikiz olsalar bu kadar benzeyemezler hele bu yaşlarda. (hatta bir ara semiramis tabii daha önce pek çok estetik geçirmesine rağmen, bu sefer derimi gerdirmeyeceğim diye tutturmuştu da iyice nineye dönmüştü, sonra caydı ve ablasıyla aynı oldu.)
    ajda'nın çocuk doğurmasına bile gerek kalmadı, çünkü kardeşinin oğlu onun da oğlu sayılırdı. (çocuktaki şansa bakın.)
    bu yazı uzar da uzar. bir yerde kesmek lazım.
    yanisi, birbirinin görüntü olarak aynısı olan bu iki kadından hangisi daha şanslı diye düşündüğümüzde elbette semiramis deriz. neden? çünkü gerçek anlamda bütünüyle sevilmiş ve arzulanmış bir kadın, anne olabilmiş bir kadın ve -bugünün türk jet sosyetesi için bu bir ölçüttür- evinde gelecekteki ingiliz veliahtının (prens william) annesini (diana) hem de çocuklarıyla ağırlamış bir kadın.
    birbirlerini kıskandıklarını hiç düşünmüyorum, ikisi aslında tek kişi gibi. bugün ajda pekkan'a şaşıranların semiramis'e de şaşırmaları gerekir. bu iki kadın da kendine her anlamda yatırım yapmanın ve -elbette- şansın dünya üzerindeki ender temsilcilerinden.
    ikisinin de daha çok yıllarca bu görüntüde, sağlık içinde yaşamaları dileğimiz olmalı. çünkü onlara bir şey olursa gerçekleşmiş bir masalın da sonu gelecek. dünya -türkiye- asla eskisi gibi olmayacak.
198 entry daha
hesabın var mı? giriş yap