40 entry daha
  • kusura bakmasınlar ama nazım hikmet'e hakaret tadında bir film olmuş bu. bir tv programında bu filmin senaryosu için beş yıl uğraşıldığını duydum. senaristimiz sanırım bu film öncesinde hiç senaryo yazmamış olacak ki önce senaryo yazma tekniğini, sonra kurguyu öğrenmiş sonra da sağdan soldan duyduğu hikayelerden ilk senaryosunu yazmış. evet biraz fazla kötüleyici oldu ama aksi durum bence onun için daha kötü bir ortam oluşturuyor. her karede kendi kendine şiir okuyan, insanlara sürekli kendi şiirleriyle cevap veren bir nazım hikmet'i nasıl yaratmışlar anlayamadım. orta kalite türk dizilerinin "martıları düşün azizim" tadında replikli ağır abi kılıklı hafif karakterlerine çevirmişler nazım hikmet'i. üstelik geçmiş gelecek ilişkisi o kadar başarısız sergilenmiş ki filmi izleyen ortalama bir izleyici bana ne oldu nazım neden hapisten çıktı şimdi diyebilmiştir. siyah beyaz yaparak geçmişe dönülmeyeceğini birilerinin anlatması lazımmış yönetmenimize. bir kare önce hapisteyken kesme ile siyah beyaz'a geçerek olmaz bu işler. gelelim oyunculuklara yetkin dikinciler bile kötü oynamış kardeşim bu adamı ne filmlerde ne başarılı şekillerde gördük burada olmamış. nazım'ın sürekli taralı saçlı bir resmi var onun makyajını uygulamışlar abimize sabah akşam öyle gezmiş zaten filmde. kısacası çekilmeseymiş nazım hikmet ve türk sineması için daha hayırlı bir şeyler olacakmış bu film. duygudan da, anlatımdan da, görsellikten de yoksun aslına bakarsanız gerçek bir nazım'dan da yoksun bir film bu. çekenlerin hepsine bir daha böyle bir işe kalkışmamaları dileğiyle kalkışacaklarsa da beş yılı daha iyi bir şekilde değerlendirmeleri dileğiyle demek istiyorum.
23 entry daha
hesabın var mı? giriş yap