2 entry daha
  • terapi guru'su gibi iyilesmek icin her yolu deniyorum sdfghj bunun son yontemlerinden biri de icsel aile sistemleri terapisi oldu. https://ifs-institute.com/practitioners sitesinde, dunya uzerinde ifs egitimi almis, sertifikali terapistlere ulasmak mumkun.

    ben de oyle bir terapist buldum kendime uzaktan ve oyle basladim yeni bir seruvene.

    sadece bikac seanstan sonra rahatlikla diyebilirim ki, travmadan iyilesmek icin ifs en anlamli yontemlerden biri bence.

    cunku normalde bilissel terapi ile ya da diyalektik terapi yontemleri ile saatlerce konus konus konus... yine ayni yerde sikisip kaliyorsun. ama ifs'te amac terapistin kendi "oz"unde olmasi (self) o an onun (ingilizce) 8c denen (sakin, merhametli, merakli, cesaretli, yaratici, baglanabilen, ozguvenli, netligi olan" bir "oz") tutumundan biriyle ya da bir kaciyla en basitinden sordugu sorularla basliyorsun...

    travma insanin amygdala'sini etkiledigi icin, tetiklendigi an vucutta tepkilerle kendini gosterir, sozlerle kolay kolay anlatip ifade edemez, cozemezsin. travma, sana bir seyin olmasidir, kontrolunun olmadigi, seni egip buken sana zarar veren bir seye maruz kalmak zorunda olmandir. hal boyle olunca beyin bunu isleme alamiyor ve sikisip kaliyor...

    bilissel terapi gibi yontemler on beyini aktive etmeye calisir, olumsuz olani irade ile birakip, 'mantikli' cozumler sunmaya calisir. ama travma somatik'tir yani bedeninde aslinda izlerini gorursun (beden kayit tutar kitabi da bunu anlatiyor zaten tamamen)

    o yuzden travmaya maruz kalmis insanlar belli bir zaman sonra artik "deli" gibi gorunur, hatta direkt deli bile denir onun bu verdigi tepkilere...

    iste tam da o noktada icsel aile sistemleri terapisi bu verdigin tepkilere ve onlarla kurdugun iliskiyle ilgileniyor. seni tam da o noktada bulup, kucakliyor, orada yaninda olup seninle konusuyor ve oradaki iliskini duzeltmen, kendi icinde hep aradigin huzuru bulmana yariyor...

    kendi seansimdan ornek vereyim;
    ornegin, bir seansta terapistim bana 'vucudunda ne hissediyorsun' diye sordugu zaman aklima ilk gelen sey, aslinda senelerdir hissettigim tasidigim ama adlandiramadigim agirliklar oldu. konustukca ben bile sasirdim aslinda kullandigim dile, onu anlayabilmeme, cozebilmeme.

    terapistin ilk sorusu bedenine donup, nerede ne hissettiginle alakali. cunku oradan yola cikarak, ne hissettigine baglanabiliyorsun, o an icinde bulundugun durumla kontakt kurabiliyorsun. neyse, isin norobilimcisi degilim, simdi anlatamadim fghjk

    ornegin bir keresinde bogazimda hissettigim dugumu anlatmaya basladim... o dugum hissi bir topa donustu. sanki bogazimda bir top var ve yutamiyorum. ankisiyete ataklarim tetikleniyor bu sayede... (yazmayla olmuyor iste, seans ani oyle derin bir sey ki, yasayan ve sahit olan anliyor, yine de denemeye devam edeyim)

    bogazimdaki bu top benim yutkunmami engelliyor, esneyip durmama sebep oluyor. beni cok yoruyor. "ilk ne zaman hissettin" dediginde, 20 yasindaki halime dondum. ilk kez terk edildigimde... ilk kez yalnizligi derinlerimde hissettigimde. ve yalnizlik benim icin kendimi ifade edememek, anlasilamamak.. ona konustukca bu da aciga cikiyor.

    ve son zamanlarda kendimi ifade etmek icin, cozum aramak icin konussam da anlasilmadigimi hissettigimden o top hissi buyuyor, nefes alamiyorum... sonra o top'la konusmaya basliyorum.

    (bu arada "top" diyen benim, herkes kendince parcalarini cesit cesit gorup, anlatabilir... her parcanin baska bir ozelligi var.) bu top'a soruyorum "bana nasil yardim etmeye calisiyorsun" diye, yani onu anlamak istiyorum ilgiyle. (iste o an 'self' enerjide olmus oluyorum)

    "daha fazla aci cekme, aciyi sindirme diye burada bekliyorum. cunku cok aci cekiyorsun daha fazla sindirmeni istemiyorum" diye beni korumaya calisiyor aslinda...

    yoneticiler, iste boyle iyi niyetli ama belli rollerde sikisip kalmis parcalar... o an onu anlamak, bastirmaya calistigi aciyi cozmek, terapistin 'sahitligi' ve klavuzluguyla kucaklamak aslinda o topun adeta azalip kaybolmasina sebep oldu. amac, o toptan kurtulmak da degil ama o top zaten bu rolden kendi de yorulmus, baska sekillerde bana destek olmayi kendi istedi konustukca... anlasildikca...

    bu arada o top, ayni zamanda hissettigim ofke, anlasilamamazlik ve keder, hepsi idi. ve onunla iletisimde olan baska bir yonetici vardi, onu durdurmaya calisan, konusmami engelleyen, susmami isteyen.

    ben bu ikisinin arasinda sikisip kaliyordum o an. (polarizasyon, iki parcanin kavgasi arasinda sikisip kalmak, aile terapisinde oldugu gibi, icsel ailende sikisip kalmak)

    sonra o yonetici ile de konustuk... onun da beni "konusursam daha cok yara alacagimi, susarsam hayatta kalacagimi" diye korumaya calistigini anladim. daha dogrusu o anlasilmis hissetti ve takdir hissetti ilk defa. rolunde yorulmustu. o beni bastirmaya calisan yonetici yanima gelip oturdu, bu sefer o beni koruyordu dis dunyadan...

    bunu boyle anlatinca bi boka benzemedi bence. ama bu hikaye tamamen bir seansta cok kisa zamanda, sadece vucudumdaki hisleri takip etmemle ve terapistin kisa, sade sorulariyla kendime odaklanip, kendimi dinlemememle aciga cikiyor.

    tabii bu hikayenin ardinda cesit cesit travma var. bagirmak isteyip, anlatip inanilmamam mi defalarca... ya da reddedilmem mi... veya konustugum zaman cezalandirilmam, inanilmamam ve konusursam hayatimin tehlikede olmasi mi...

    benim kendi yasadigim seylerin yaninda ya da jenerasyonlar arasi bana miras gecen travmalarin 'ders'leri mi... onu o an tek seansta tamamen cozmek mumkun degil, ama konunun derinine inmek iste boyle bu kadar cabuk ve 'basit'

    ve bunu bedeninde hissediyorsun. bedeninden yola ciktigin icin parcalarla direkt iletisim kuruyorsun. onlarla iletisimin duzeldikce, onlar yardim aldikca sen rahatliyorsun... siradan bir bilissel terapi seansindan cok baska bir his bunu yasamak, bedeninde o enerjileri, o tepkileri ve sikismisliklari transforme ediyorsun, baskalastiriyorsun, donusumune sahit oluyorsun ve sen icinde o hissin getirdigi etki ile baskalasiyorsun. cok enfes bir sey bunu o an yasamak!

    icsel aile terapisi yontemi kendi icinde basit gibi gorunse de cok derin ve karmasik, ama aciga cikan sonuc cok rahatlatici ve insanin hayatinda kendi olmasina, parcalarinin islevsiz hali icin degil de 'kendi' ozbenligi ve gercekten iyiligi icin yasamasina buyuk destek veren bir guce donusuyor.

    turkiye'de bir tek kitap cevirileri yapan zeliha babayigit sanirim bunun seminerlerine katilip, uyguluyor. danisan aliyor mu bilmiyorum. eger kitabi edinebilirseniz, ihtiyaciniz varsa terapist bulabilir denerseniz, cok acayip bir deneyim yasamis olacaksiniz.

    hele hele koklesmis travma semptomlarindan cekiyorsaniz.... direkt dilini bulmus, onune gelen kismini cabucak cozmus gibi heyecanlanabilirsiniz benim gibi de...
10 entry daha
hesabın var mı? giriş yap