182 entry daha
  • şans, talih, baht karşılığı olarak kullanılmasından yanayım.

    talih, arapça kelime olarak zaten çıkmak, yükselmek, yükselen yıldız, şans demek.

    şans, chance ise gidip latince cadere fiiline dayanır, yani düşmek, çakılmak. başımıza düşen şey, elbette düştüğünde (kaydığında) dilek tuttuğumuz yıldızdır. yukarıdan düşer, etkiler, iyi veya kötü şans getirir. (bkz: influenza)

    hint-avrupa dillerindeki star'ın etimolojisi, bildiğim kadarıyla dönüp dolaşıp sümer'in inanna'sına, oradan babil'in iştar'ına, yani venüs'e dayanıyor.

    sanırım babil iştar -> fenike astoret -> yunan astarte ve afrodit, buradan da latinceye astrum ve stella (ve venüs); nihayetinde bütün avrupa dillerinde aynı kelimedir: star.
    arapçada da zühredir, parlak manasına da gelir ve venüs demektir. (bkz: zehra)

    ve özel isim olarak kullanıldığında, yıldız ilkin gökte güneş ve aydan sonraki en parlak nesne olan venüs'ü işaret eder. inanna'dan itibaren politik, askeri başarı/başarısızlık, aşk, güzellik, doğurganlık, verimlilik ile ilgili talih hep venüs'le, ve onu simgeleyen çoğu zaman aynı isimli tanrıçayla ilişkilendirilmiştir. ve atfettiği bu öngörülemez doğası gereği antik dünya venüs'ü daima dişil kabul etmiş, onu hep tanrıça bilmiştir. biz de nesneleri dişil/eril diye ayırmasak da, yıldız'ı kadın adı olarak kullanıyoruz.

    ve inanna'dan itibaren bu tanrıçanın sembolü daima 8 köşeli yıldızdır (bkz: iştar yıldızı).
    türkçede ve türklerde yıldızın özel olarak venüs'le ilişkilendirildiğine dair bir kayıt yok sanırım, varsa da bilmiyorum. biraz zorlamayla, yakın zamandaki selçuklu yıldızının 8 köşeli yıldızlardan olması itibariyle ilişki kurulmaya çalışılabilir. daha bariz bir ilişki, türklerin sembolü olan * ay yıldızdaki yıldızın venüs olması. ve bunun türklerde sembol olarak kabul edilişinin öyküsü de, talihin (yıldızın) yanımızda olduğu bir savaş sonrası hilal ve venüs'ün su üzerine yansıması üzerine şekilleniyor.

    fakat en nihayetinde yıldızın etimolojisiyle ilgili bildiğimiz, onun parlama, parlaklık ile ilişkili olduğu (arapçadaki zühre gibi). yıldızların gökyüzündeki tam bir döngüsünü tamamladığı yıl ile ilişkili olabilirse de, sanırım bununla ilgili bir kayıt yok.

    akdeniz havzasında talih, daha yakın tarihlere gelindiğinde, özel olarak venüs'ün başrolünden çıkıp daha genel olarak yıldızların tümüne, burçların tamamına atfediliyor. yani artık venüs/afrodit'ten değil, daha ziyade fortuna/tyche'den bahsediyoruz.

    fortuna tanrıçası belli bir yıldızı değil, dönmekte olan zodyak'ın yani yıldızların/burçların tamamına, bazen de bu zodyak'ın belli bir anda bulunduğu belli bir pozisyona işaret ediyor. bugün de şans, talih ve servet anlamlarında kullanılan fortuna, yaygın olarak bir geminin dümeni veya küre olarak sembolize ediliyor.

    esasında fortuna'nın tam karşılığı talih değil, felek olacaktır.
    (bkz: rota fortunae)
    (bkz: çark-ı felek)
    (bkz: feleğin çemberi)

    tabii bunlar ne eski çağlarda, ne de bugün keskin biçimde birbirlerinden ayrılmış şeyler. özellikle gündelik dilde talih, felek, venüs, fortuna hepsi birbirine karışıverir, birbirinin yerine kullanılır.

    ancak birbirinden daima dikkatle ayrılmış olan, talih/şans/felek/fortuna ile kader/yazı/yazgı/fatum *. günlük dilde bunlar da zaman zaman birbirine karışsa da, politik, dini ve astrolojik anlamda bunlar hep ayrılmıştır. ve gök cisimleriyle, yıldızlarla, venüs'le özdeşleştirilen hep birinci gruptur.

    yani bundan böyle şans, talih, baht, felek yerine nefasetle yıldız sözcüğünü kullanabilirsiniz.

    peki ben bu kadar şeyi aslında neden yazdım?
    çünkü talih cesurdan yanadır olarak çevrilen fortis fortuna adiuvat sözünü, yıldız yiğidin yanındadır olarak çevirmek istiyorum.

    yani hem fonetik olarak güzel, hem bu şekilde tamamen türkçe olması güzel bir ayrıntı; kazakistan'a gidip "jıldız jigittin jandadır" deseniz de sizi anlayacaklar. daha önemlisi, cesur tam olarak fortis karşılığı değil; fortis cesur, güçlü, eril, yılmaz, sarsılmaz anlamlarının hemen hemen tümünü kapsıyor. ingilizcede de bu problem var: hem fortune favors the bold olarak çeviriyorlar, hem fortune favors the strong olarak, hem de fortune favors the brave olarak. çünkü fortis sözcüğünün tam bir karşılığı yok. ama bizde var: yiğit.

    evet arkadaşlar, şimdi hep beraber tekrar ediyoruz: yıldız yiğidin yanındadır!
37 entry daha
hesabın var mı? giriş yap