3 entry daha
  • sait halim kavalalı mehmet ali pasa'nin torunudur. kavalalı yanilmiyorsam ermeni bir mutercimine makyavel'in prens'ini cevirtmeye baslar, ve birkac bolum sonra, "tamam," der, "bu kadar yeter, biz bunlari biliyoruz." (kaynak: ismail kara)

    bu anekdot, mesrutiyet entelektuellerinin sahip olmadigi bir zihinsel konuma isaret ediyor. sait halim de bu tur bir konumdan, ileri duzey bir farkindalikla bakar musluman ve batili toplumlara. risaleleri, o donem entelektuellerimiz arasinda, sosyolojik bakis acisinin ne derece kabul edilmis oldugunun bir delili mahiyetindedir. sosyolojik cozumlemeleri ve tarih felsefesi kurmaya varan tarih yorumlari yer yer asiri genellemeci de olsa, ozgun ve zihin acicidir. fikih hakkinda yaptigi cozumleme de ilginctir. musluman toplumlarin direnclerinin temeline fikhin varligini koyar.

    mehmet akif gibi sait halim de batı toplumlarından alınacak seyin bilim ve teknikle sinirlandirilmasi gerektigini savunur. sinirlamak kelimesi aldatici olabilir. cunku sait halim, bilim ve teknigin aktarilmasi geregini icsellestirmis olarak savunur bunu. ama benim sait halim'de yetersiz gordugum, elestirdigim sey tam da budur. ne bilimi ne teknigi kardesim.

    ismet ozel'e kadar, bilim ve teknigin deger yargilarindan bagimsiz olarak ortaya cikmis tirnak icinde evrensel seyler olmadiklarini fark eden turk entelektueli yok gibidir, ve sait halim de bilim-teknik-doga anlayisi-ahlak-zulum iliskisini gozden kacirmistir. bati avrupa zihniyetini, siniflar tarihini, emperyalizmle ulke ici mazlumlugun diger ulkelere tasinmasi olayini ayri bahisler olarak anlatir, ama bunlarin teknikteki degismelerle iliskisini kurmaz.

    soyle de bir elestirel -teknikteki degismelerin bati toplumlarında bazi sorunlara yol actigini gorecek kadar elestirel- konumu vardir aslinda teknik konusunda:

    "fizik ve kimya sahasindaki kesif ve icatlar sayesinde (!) (unlem bana ait:) bati medeniyeti gorulmemis teknikler bularak, az bir kulfetle en buyuk verimi saglayacak mukemmel ve saglam vasitalar yapti. bu da bati milletlerindeki zahmetsiz kazanc, somurme ve tahakkum hislerini son derece artirdi." (kaynak: buhranlarimiz ve son eserleri, haz. ertugrul duzdag, istanbul, iz yayıncılık, 3. bs., 1998, s. 157)

    ama teknigin olumsuz sonuclari konusunda bu kadar uyanik olan bir zihin, niyeyse teknikteki degisikliklerin bicimlenisinin arkasindaki iktisadi saiklere, zihniyete, dunya gorusune, doga anlayisina egilmez. neyse, ne yapalım, kısmet. bu da ismet ozel'in nasibiymis.
39 entry daha
hesabın var mı? giriş yap